Arama


DreamLiKe - avatarı
DreamLiKe
Ziyaretçi
4 Kasım 2008       Mesaj #426
DreamLiKe - avatarı
Ziyaretçi
ZoR HaFTa

92797975vd5


Sezon başından beri saha içindeki hatalarından arınamadığı için Fenerbahçe'nin her hangi bir rakiple oynayacağı maç öncesinde kesin konuşamıyoruz.

Bu hataların gerçek sorumlusu, Asbaşkanları Ali Koç'un açıkladığı gibi öncelikle yönetim kurulu ve Başkan Aziz Yıldırım olsa da, bir düzeltme hamlesi de gelmediği için Aragones'in payı da gittikçe büyüyor.

Aziz Yıldırım, Aurelio'yu elinden kaçırarak, Fenerbahçe hedeflerine uyabilecek kalitede oyuncuları transfer demeyerek, bu kalitedeki oyuncuların da ayrılıp, gitmesine göz yumarak, üç yıldır süren erozyonun baş aktörüdür.

Bütün bunlara rağmen; Fenerbahçe takımı kadro olarak Turkcell süper Ligi'nde yenildiği veya puan kaybettiği rakiplerinden kötü değil. Ciddi rakipler veya Şampiyonlar Ligi'ndeki maçlarında zorlanmasını, yönetimin erozyon defosu nedeniyle doğal karşılanabilir. Hatta teknik direktör "istediğim oyuncular alınmadı, ne yapayım?" gibi bir mazeret de üretebilir. Fakat lig maçlarında bunu hiç biri söyleyemez.

Aragones'in; takımın bu duruma düşmesindeki "öncelikli neden" haline gelmesi bu yüzdendir. Sistemin tutmadı. Takım defansif olarak dirençli çıkmadı. Elindeki oyuncularla tek ön liberolu sistemde istenen baskıyı kuramıyorsun. Çünkü sahadaki oyuncuların özellikleri buna uygun değil. O zaman bu anlamsız ısrarın nedeni ne?

50 yıldır ciddi şekilde futbolun içinde olan, gördükleri – yaşadıkları ile bizlere hayat dersi verebilecek kapasiteye ulaşmış bir teknik adamın, en önemli sözünün "Hatalardan ders almak" olması gerekmiyor mu?

Kendi takımının son maçta, daha öncekinde veya daha da öncekilerde düştüğü durumu, yaptığı hataları, gösterdiği performansı değerlendirmekten, buna karşılık farklı bir formül geliştirmekten nasıl aciz olabilir?

Son basın toplantısında "Ben futbolcuya göre de sistem oluşturmayı bilirim" diyor. Biz de inanıyoruz buna. Niye yapmıyor?
Görsek ki, daha iyiye ulaşmak adına bazı hamleler, değişiklikler var; "Tamam" diyeceğiz… "Hoca farklılaşmayı deniyor. Bir - iki maç sonra, sistemi oturtur"
Bu da yok…

Eskişehirspor maçında, Volkan'ın çevirdiği topun, yayıncı kuruluşun bilgisayarlarına göre gol olduğu açıklandı. Yani 10 kişilik rakibine; gerçekte mağlupsun. Bu kez hatalı karar işine yaramış. Ama 70 dakika 10 kişi oynayan rakibini baskı altına bile alamamışsın.

Bu görüntü ve moral gücü ile bu kez iki zor etap gelecek. Arsenal ve Galatasaray maçları. Alex'in sakatlığı ciddi. Galatasaray maçında oynamak istiyor ama kaç dakika devam edebilir belli değil. Yani "kaptan bir şeyler yapar" diyecekler de yok ortada. Sadece Semih'in omuzlarına bindi takımın gücü. 30 milyon euroluk Guiza'nın yedek oturması veya Semih ile görev değiştirmesi ciddi şekilde tartışılmalı artık.

İşler daha sarpa sarmadan, radikal çözümleri üretmek zorunda Fenerbahçe. Yoksa zor hafta, daha farklı isimlerle anılabilir...