Her İntihar Yaşamayı Özler Kamburlu imge
ıssız meydanda oturuyor öylece
sırtı dönük hem gündüze hem geceye
gövdenin şiddeti düşüyor gözlerine
tanrıdan bile gizlice
kapalı bu sessizlik herşeye
kulakları patlayacak biraz daha sessizleşirse
kış gibi
güz gibi
rüzgar gibi
kurşun ve kurşun
keskin
iniyor göğsüne
yalnızlığı
içgüdüsel edebiyatın!
bir kuş geçiyor işte
herşey kendi gövdesinde
ıssız toprak yol uzanıyor ardı boyunca
şehre değil
işe değil
içe açılanın !
tahta ve kurtlu
kapılar devriliyor
kocaman olması umulan yaşam öykülerine
kuşlar sürüleştikçe
kimi zaman ve
sadece.
ölüleri seviyor bu yüzden onlar
ölü çocuklar dineliyor geçici bedenlerinde
merhaba Pavese
merhaba adın
prensesim
( yıldızlara düşen ağır başın )
kirpik döküyor yollarınıza
kıyamadığım intiharlarım