Arama


HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
29 Kasım 2008       Mesaj #8
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
'Dayak atan erkek reklam panosunda teşhir edilsin!'
Sığınma evlerinde barınan kadınlar, şiddet uygulayan erkeklerin reklam panolarında teşhir edilmesini istedi. Şiddet Mağdurlarına Şefkat Kapısı Derneği, mağdur kadınların beyanlarını raporlaştırdı. Çalışmada, erkekler için ses getirecek yaptırımlar öneriliyor. Kadına şiddetin yüz kızartıcı suçlar kapsamına alınması isteniyor. Şiddet uygulayanların tutuklu yargılanması talep ediliyor. En ilginç öneri ise kaba kuvvete başvuran erkeklerin televizyon, gazete, internet ve belediye reklam panolarında teşhir edilmesi.
Raporda 1995 yılından bu yana fiziksel, cinsel ve psikolojik şiddete maruz kalarak sığınma evlerine yerleşen 81 ilden 9 bin kadının yaşadıkları yer alıyor. Mağdurlar, eşlerinin tuttuğu takımın yenilmesinden çocuğun ağlamasına, yemeğin tuzlu olmasından erkek çocuk doğurması gibi sudan sebeplerle bile dayak ve işkenceye mağruz kaldıklarını anlatıyor.
Şefkat-Der Genel Başkanı Hayrettin Bulan, raporu '25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü' etkinlikleri kapsamında hazırladıklarını belirtiyor. Şiddete maruz kalmış kadınların yüzde 95'inin herhangi bir karakola veya savcılığa şikayette bulunmadığına dikkat çeken Bulan, şunları söylüyor:
"Mağdur şiddet neticesinde hastaneye gitmesi gerektiyse bile eşinden gördüğü şiddeti gizlemeye çalışıyor, çeşitli yalanlar söyleyerek saklıyor."

  • Şiddet suçu af ve indirime girmesin.
  • Erkeklere kadına uyguladığı şiddetin aynısı yapılsın. Dayak atanlar televizyon, gazete, internet ve belediyelerin reklam panolarında teşhir edilsin.
  • Kadına karşı şiddet yüz kızartıcı suçlar kapsamına alınsın, ceza affa ve indirime girmesin.
  • Şiddet uygulayan erkeklerin sokağa çıktığında 'Dikkat ben kadına şiddet uyguladım utanmam gerek' vb. yazılı bir yelek giymesi mecburi olsun.
  • Bu erkekler tutuksuz yargılanmasın, alınan cezalar ertelenmesin ve para cezasına çevrilmesin. Akıl ve ruh sağlığı yönünden gözetim altında tedavi edilsinler.
  • Şiddete yönelik risk altındaki kadınların korunması için kimlik değişikliği, estetik ameliyat dahil 24 saat korumalı tedbirler alınsın.
  • Her il ve ilçede ihtiyaca cevap verecek kadar kadın sığınma evleri açılsın. Mağdur kadınların hiçbirine yer yok denilmeyecek tedbirler alınsın.
  • Sığınma evindeki süre sınırlamaları kadının ruh sağlığını olumsuz etkiliyor. Sığınma evi yönetmelikleri daha insancıl hazırlansın.
  • Hayati yönden risk altında olan, şiddete maruz kalan kadınların yurtdışındaki büyükelçilik, başkonsolosluk, kültür merkezlerinde çalışmalarına öncelik verilsin.
  • Şiddet yönünden risk altında olan çalışan kadınlar, risk ortadan kalkıncaya kadar ücretli izin alabilsin.
  • Emniyet ve jandarmanın birimlerinde şiddet konusunda eğitim almış kadın görevliler bulunsun.