SESSİZ ÇIĞLIKLAR
Yalnızlığımdan kurtulmak için tüm bu çırpınışlarım… ama ne gören var, ne de sonu gelmeyen çığlıklarımı duyan!
Bu sessizliğin içinde sessizce boğulup gidiyorum… Sesimi kimseye duyuramıyorum bu sessizliğin içinde…
Ufak bir ışık görcek oluyorum; hemen yok oluveriyor!.. Bu sessizlik beni korkutuyor.. Artık nefes alamıyorum.. yalnızlığım peşimi birakmıyor!
Bu karanlık ve sessiz yerde tek görebildiğim bir kapı.. Ardında ne olduğunu bildiğim ama açmaya cesaret edemediğim bir kapı.. Bu kapıyı açtığım an tüm bu sessizikten ve yalnızlığımdan kurtulacağım! Ama cesaret edemiyorum..
Bir gün beklenmedik bir şey oluyor ve o kapıdan bir ses çıkıyor…! Kapının kolu oynuyor! Meraklı ve ürkek gözlerle bakıyorum kapıya.. kapı açılıyor, açmaya cesaret edemediğim kapı açılıyor! Biri var kapının önünde ama yüzü görünmüyor.. Arkasında kocaman bir kalabalık var! O an korkuyorum; bana elini uzatasaya kadar.. arkasındaki kalabalığa bakıyorum ve hepsi bana sevgi dolu gözlerle bakıyorlar. Tam elimi uzatmışken o kalabalığın arkasında duran, kin ve nefret dolu gözlerle beni izleyen başka bir kalabalığı görüyorum! Elimi geri çekiyorum korkuyla.. O an bir ses duydum, sanki benimle konuşan biri vardı.. ve bana karşı çıkarcasına ‘daha ne kadar burda yaşamayı düşünüyorsun?! Senin korkun sadece şurda duran, sıradan bir kalabalık! Ama sen onun önünde duran, sana sevgiyle kucak açan kalabalığı göremeyecek kadar körleşmişsin! Korkun gözlerini bağlayan bir bez parçasına dönmüş sanki..’ ve elim tekrar uzanıyor.. ve kapıdan dışarı adımımı atıyorum! O an kin dolu bakışlar yok oluyor, kalabalık uzaklaşıyor..
Artık kurtuldum bu sessizlikten!