Arama


Jarlen - avatarı
Jarlen
Ziyaretçi
15 Aralık 2008       Mesaj #2
Jarlen - avatarı
Ziyaretçi
Sokrates.Heykeltıraş Sophroniskos’un ve ebe Fenarete’nin oğlu olan Sokrates, Antik Yunan filozofudur. Yunan Felsefesinin kurucularındandır. Özel yaşamına ilişkin fazla bir şey bilmediğimiz Sokrates, Platon ve Ksenophon’a kadar uzanan bir geleneğe göre kendisine üç çocuk veren Ksanthippi ile evlidir. Platon ve Ksenophon’un çizdiği portreye göre basık burunlu, patlak gözlü, sarkık dudaklı ve koca göbeklidir. Alçakgönüllü, alışkanlıklarını ve felsefeden başka bir uğraşı olmadığını bildiğimiz Sokrates başta öğrencisi Platon olmak üzere Yunan gençleri üzerinde giderek yükselen bir etki yaratır. Öylesine büyük bir hayran kitlesine sahip olur ki çoğu onun bazı alışkanlıklarını taklit etmeye başlar; onun gibi yalın ayak yürürler yıkanmazlar. Hatta bu grup özentisini alaya almak için Aristophanes “Kuşlar“ adlı komedyasında bir terim icat eder, uzun saçlı olurlar, açlık çekerler, yıkanmazlar, Sokrateslik taslayanlardır. Bu terim Esokraton’dur. Ahlak felsefesinin kurucusu olarak kabul edilen Sokrates’in yaşamının en belirgin olaylarından biri M.Ö. 399 yılında hakkında açılan davadır. Platon'un “Sokrates’in Savunması” adlı eserinden bildiğimiz kadarıyla Sokrates, şehrin tanrılarına inanmamak onların yerine başka tanrılar koymak ve böylece gençliği zehirlemekle suçlanır. Sokrates bu suçlamalar sonucunda ölüme mahkum edilir. Sokrates, yazılı bir kaynak bırakmamıştır. Yaşamı ve düşünceleri ile bilgileri Aristophanes gibi çağdaş yazarlarla, Platon ve Ksenophon gibi çömezlerinin yazdıklarıyla ve en önemlisi Sokrates’in ölümünden on beş yıl sonra dünyaya gelen Aristoteles’in dolaylı anlatımlarıyla öğrenmekteyiz. Bu tanıklıklar çeşitlilik gösterir. Tarihçilerin karşı karşıya kaldıkları ve çözmeye çalıştıkları Sokrates, felsefi tarihi boyutu diyebileceğimiz tarihi ve yöntemsel sorun kısaca “Sokrates Sorunu” olarak adlandırılır.