Arama

Doğal Afetler - Çığ - Tek Mesaj #3

Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
22 Aralık 2008       Mesaj #3
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
ÇIĞ NEDİR?

Genellikle dağlık, engebeli ve eğimli arazilerde, vadi yamaçlarında tutulan kar örtüsünün iç ve dış kuvvetlerin etkisiyle başlayan ilk hareketi ile vadi tabanına doğru hızla kayması sonucu çığ oluşur.

Kaç tip çığ var?
TOZ ÇIĞ: En çok rastlanan çığ tipi. Toz kardan oluşan bu tip çığlar, saatte 400 km hıza erişebilir ve yarattığı hava basıncı ile büyük zarar verir.
TABAKA ÇIĞ: Sert ve ezilmiş kardan oluşur. Önceden tahmin edilmesi çok zordur ve en ufak titreşimde ortaya çıkabilir.
AĞIR KAR ÇIĞI: Nemli ve eski kardan oluşur, çok ağır kitleleri harekete geçirir ve genellikle kış mevsimi sonunda görülür.

Çığ oluşumunun nedenleri ?
o Topoğrafik koşullar
o Ağaçsız çıplak arazi,
o % 35' den fazla eğimli arazi,
o Güneye açık dik yamaçlar,
o Yeni kar birikmiş yamaçlar,
o Beklemiş kar toplamış yamaçlar,
o Rüzgar altı yamaçlar,
o Yamaç sırtları
o B.meteorolojik koşullar
o Uzun süreli şiddetli bir kar tipisinden sonra,
o Eski kar üzerine yeni fazla kar yağması,
o Tipi sırasında hızlı ve uzun süreli rüzgarın esmesi,
o Mevcut kar üzerine yağmur yağması,
o Güneşin hızla erimeye sebep olması,

Kimler çığdan etkilenir ?
o Yamaçlarda, engebeli dağlık arazide yaşayan ve çalışanlar,
o Şehirlerarası çalışan taşımacılar, karayolcular,
o Kar rasatçıları,
o Kış turizmcileri,
o Yapım ve onarım ekipleri,
o Madenciler,
o Avcılar,
o Dağcılar,
o Kolluk güçleri.

ÇIĞI ÖNLEMEK:
Pasif Olarak
o Çığ riski olan yerleşim alanlarını, turistik kayak alanlarını, karayollarını geçici olarak kullanmamak,
o Münferit yapıları (tek bir cami, okul binası vb.) Sivri üçgen beton yapı ile korumak,
o Çoklu yerleşim alanlarını, kar barajı, dizi bariyer, sapmalar, sekileme ve bentleme ile korumak,
o Çığ tünelleri ile karayolları ve enerji nakil hatlarını korumak

Aktif Olarak
o Yürüyerek, hedikle, paletli kar araçları ile mevcut kar tabakasını sıkıştırmak,
o Kar tabakasını eritmek ve tekrar dondurmak, dolayısıyla dayanımını arttırmak,
o Yapay çığ oluşturmak,
o Riskli arazinin mevcut topoğrafyasını ve eğimini değiştirmek.

ÇIĞ, GÖÇÜK, HEYELAN’DAN KURTARMA VE İLK YARDIM
İnsan vücudu birkaç metre kalındığındaki çığ, toprak yığını ve çöken kömür ocağı altında 1 saat kalırsa insanın yaşama şansı % 50’dir. Eğer bir saat’ten fazla kalırsa hayatta kalma şansı % 30’a iner.
Böyle bir durumda, kişi şuurunu kaybedebilir. Vücudunun diğer kısımlarında yaralanmalar ve kırık olabilir. Yaralı, yüzünün önündeki oksijenli havayı kullanır. Her soluk verişte karbondioksitçe zenginleşen hava burada birikirken oksijence zengin hava nefes alma ile azalır. Karbondioksitle zenginleşen hava toprak ve kar içindeki hava boşluklarında toplanır. Yaralının karbondioksiti soluması ile karbondioksit boğulması (uykuya dalma), solunum merkezinin çalışmaması ve solunumun durması ile ölüm olur. Soğuğun etkisi ile genel donma belirtileri de olur.

YAPILMASI GEREKENLER
1.Kaza yerini tespit ediniz.
2.Aynı çığ yada göçük altında kalmamak için dikkat ediniz.
3.Bulduğunuz bir cisim, elbise, kayak vs. varsa yerinden kaldırmayınız. Eğer kazazedeyi bulamazsanız içeri sokacağınız bir sopayı sağa–sola çevirerek kişiyi bulmaya çalışınız.
4.Yaralıyı göçük yada kar yığını altından kurtarınız.
5.Kazazedeyi 20–30 dakikada bulamazsanız yardım isteyiniz.
6.Polise ve İtfaiyeye telefon edip durumu bildiriniz.
7.Önce yaralının yüzünü açınız.
8.Varsa ağzındaki kar, kum, çamur gibi yabancı cisimleri temizleyiniz.
9.Göğüs kafesinin üzerini açınız.
10.Yaralı hiç solumuyorsa veya solunumu yetersizse ağızdan ağıza yapay solunum yapınız.
11.En sonunda bütün vücudu kar yığını yada toprak altından kurtarınız.
12.Kurtarma sırasında boyun ve bel omurlarında kırık olabileceğini unutmayınız. Kazazedeyi bükmeden taşıyınız.

KARLI VE DAĞLIK BÖLGELERDE YARALI TAŞIMA
Kötü hava koşullarında ve dağlık bölgelerde yaralılara ulaşmak ve bunları en yakın sağlık merkezine veya helikopterlerin konacağı yere kadar taşımak oldukça zordur.

1.Eğer yaralanma hafifse, kaza yeri yola yakınsa, yaralı ile birlikte bulunanlar kuvvetli ve dinlenmiş ise, birlikte en az 7–8 kişi varsa, taşınacak uzaklık 3–4 km.’den fazla değilse ve yaralının ruhsal durumu uygunsa taşıma yapılır.
2.Aksi durumda yardım gelene kadar beklenir.
3.Helikopterle taşıma en uygun ve hızlı olmalıdır. Helikopterin ineceği yer 50x50 M2 büyüklüğünde olmalıdır. Paletli, kar ve buz üzerinde giden motorlu kızaklar ile de taşıma yapılabilmektedir.
4.Yaralı önceden ruhsal yönden hazırlanmalı, üşümesi önlenmeli, su geçirmez battaniye ile sarılmalı, güneş gözlüğü takılmalı ve şapka giydirilmelidir.
5.Eğer yaralanma bacaklarda ise başı gidecek yönde; göğüs, baş ve kollarda olan yaralanmalarda ayakları gidecek yönde olacak şekilde taşınır.

DONMALAR
Normalde vücut iç ısısı 37° C dir.Vücut ısısının düşmesi ile normal vücut çalışması da değişir. En sonunda kalp durması sonucu ölüm olur.
Normal vücut ısısında kan damarları elastiki olup kanla doludur. Deri ısısı 20°C nin altına düşünce derideki kan damarları vücudun savunma mekanizmasının sonucu olarak büzüşür. Buradaki kan vücut içindeki duyarlı organlara gider. Deri ısısının daha çok düşmesi ile kan dolaşımı daha çok bozulur. Deri beyazlaşır, soğur his kaybolur. Böbreklere giden kan artar.
İdrar çoğalır, idrar yapma isteği artar. Damarlarda dolaşan su miktarı azalır. İlk yardım olarak verilen sıcak şekerli içecekler vücut ısısını tamamladığı gibi enerji de sağlar.
–10°C de kan damarlarına elastiki özellik veren sinirler felç olduğundan kan damarları gevşer ve genişler. O zaman deri kızarır ve kişi sıcaklık duyar. Kendisini ısınmış hisseder.
Deri ısısının daha çok düşmesi ile vücut içi ısısı daha da düşer. Vücut içinde sıcak durumdaki kan vücut yüzeyine gelir. Orada kan daha da soğur. Sonra da soğuk kan vücut içindeki organlara tekrar gelir. Birdenbire vücut ısısında düşme ve kalp durmasına yol açabilir.
İyi giyim donmaya karşı en iyi koruyucu önlemdir. Bilgili olarak giyinme vücut ısısının düzenlenmesinde çok önemlidir. Dışarıdaki soğuğa göre değil, dışarıda yapılacak harekete göre giyinilmelidir. Vücut araba motoruna benzer, hareket etme ile vücut ısınır. Arabayı soğutan radyatör gibi baş ve el bilekleri de vücudu en çok soğutan kısımlardır.
Hareket edildiği sürece vücut ısınır. Elbiseler terden ıslanır, işte o zaman donma tehlikesi artar. Elbiselerdeki nem soğuğu havaya göre 25 kez daha fazla iletir. Donmalar değişik derecelerdeki soğuğun etkisi ile meydana gelir. En çok sırasıyla ayak parmak uçları, kulak, burun ve el parmaklarında donma görülür.
Soğuğun etkisi ile o bölgedeki damarlar büzülür. Kandaki oksijen miktarı azalır. Deri morarır. En sonunda damarlarda tıkanıklık olur. Psikolojik nedenlerin daha çabuk donmaya yol açabileceğini unutmayınız. Koruyucu önlem olarak sokağa çıkmadan önce yüzünüzü sabunlu su ile yıkamayınız. Sabun yağları erittiğinden, donmayı çabuklaştırır. Yalnız geceleri yüzünüzü sabunlu su ile yıkayınız. Sokağa çıkmadan önce yüzünüzü soğuk su ile siliniz. “Kötü hava yok, kötü giyim var” sözünü hatırlayınız.

DONMALARDA İLK YARDIM

1.Önce yaralıyı donma bölgesinden kurtarınız. Rüzgardan koruyunuz. Açıkta iseniz kapalı bir yere giriniz. Örneğin –10°C hava sıcaklığında saniyede 10 metre hızla rüzgar estiği zaman hava sıcaklığı –30°C gibi etki eder. Farkına varılmadan donmaya yol açar.
2.Donmuş kişiyi soba, lamba gibi sıcaklık veren cisimlerden uzak tutunuz.
3.Donmuş vücut kısmındaki elbiseleri çıkarınız. Eğer bunlar da donmuş ve deriye yapışmışsa hafif ılık su uygulayarak buzun erimesini sağlayınız. Ayakkabısını çıkarınız. Battaniyeye sarınız.

a. Bir battaniyeyi çapraz diğerini birincinin alt ucuna paralel koyunuz.
b. Üstteki battaniyenin bir ucunu hastanın bir omuzu üzerine diğerini diğer omuzu üzerine getiriniz. Ayaklarını örtünüz. Böylece hastanın kolları serbest kalır.
c.Alttaki battaniyenin en üst köşesini baş hizasına kadar yuvarladıktan sonra bir taraftaki köşeyi karşı tarafta göğüs altına sıkıştırınız.Üst köşeyi baş etrafında yüzü açıkta kalacak şekilde dolaştırınız.
d.Karşı taraf ucunu da hastanın karşı taraf omuzu altına sıkıştırınız.

4. Kuru, ısıtılmış giyecek giydiriniz. Sıcak, şekerli içinde alkol bulunmayan içecek veriniz. Örneğin, sıcak şekerli süt, çay gibi. Vücut enerjiye gereksinim duyar. Yapılan fazla idrar ile kaybedilen su yerine konmuş olur.
5. Kesinlikle karla ya da elinizle ovuşturmayınız. Masaj yapmayınız. Donmuş yerinizi daha fazla yaralamış olursunuz.Elinizle tutarak ve verdiğiniz solukla ısıtınız.
6. Kol ve bacakların hareket etmesini sağlayınız. Bu, vücut ısısını ve kan dolaşımını arttırır
7. Soğuğun aynı bölgeyi tekrar etkilemesine karşı koruyucu önlem alınız. O bölgeyi varsa yünlü giyeceklerle örtünüz.
8. Derin donmadan sonra deri normal rengini ve ısısını tekrar kazansa da hemen yürütmeyiniz.
9. Eğer 30 dakika içinde donan yer normal renk ve ısısını kazanmışsa o yeri 40°C lik sıcak suya batırınız. Yüksek sıcaklık zararlıdır, bu nedenle suyun sıcaklığı değişmemelidir. Mümkünse sıcaklık termometre ile ölçülmeli yada dirsekle kontrol edilmelidir. Küvet varsa bütün vücudu aynı anda ısıtmak en iyisidir.Isıtma ağrı yapar, gerekirse yaralıya ağrı kesici ilaç verilmelidir.
10. Derinin ısısı, rengi ve dokunma hissi 30 dakika içinde düzelmemişse hemen hastaneye gönderiniz. Gevşek, yumuşak bir pansuman ile sıkmadan sarınız. Birkaç kat pamuk sargı en uygunudur.
11. Donan kişinin dinlenmesini sağlayınız.
12. Donmuş yerin altına yastık koyarak kalp seviyesinin yukarısına kaldırınız.
13. Şuuru yerinde değilse ağızdan içecek vermeyiniz. Hafif baş aşağı yatırınız.
14. Bilezik ve yüzük varsa çıkarılmalıdır. Donma nedeni ile şişlik olursa bunlar kol ve parmağı sıkarak kan dolaşımını bozar. Hatta kangrene yol açabilir.
15. Deride oluşan su dolu kabarcıklar delinmemelidir. Mikrop bulaşma tehlikesi vardır.
Son düzenleyen Safi; 13 Mart 2016 14:14
Quo vadis?