Aşk üstüne . . .
Aşk cesaret ister, kocaman bir yürek ister.
Aşk hayata karşı işlenilen en doğru suç ortaklığıdır,
Aşk hayatın tekdüzeliğine, bütün sıradanlığına en soylu başkaldırıdır. Ondan
korkup kaçmak hiç kimseye yakışmaz. Ve elbette Aşkı suçlamak, yargılamak,
karalamak inkar etmek de asla yakışık olmaz
Niçin aşk ?
Nedir bu aşk denilen şey, elle tutulmaz gözle
görülmez bir şeyse nedir bu yaşanan somut acılar, güzellikler ?
Tek başına aşkı tanımlamak her şeyden soyutlamak mümkün mü ? Hayır !
Nedir şu aşk. . . ?
Aşk hayatın bize hazırladığı en güzel sürprizdir, bu yüzden de kalpleri ne
zaman ele geçireceği hiç belli değildir. Daha ne olduğunu bile anlayamadan
onun hükümdarlığına giriverirsiniz.
Aşk; en yalın biçimde anlatılan tek kavramdır o, adı kendisidir zaten. Onu
anlatmak için sonu gelmez cümleler kurmanıza gerek yoktur, "Aşık oldum"
dediğiniz an akan sular durur, küçücük çocuk bile sizi rahatlıkla
anlayabilir, çünkü aşkın dili tektir.
Aşkın zamanını biz ayarlayabilseydik eğer ve kime neden aşık olduğumuzu
anlayabilseydik,aşkın sırrını da çözerdik herhalde. Ama o zaman da aşkın
insanı alıp götüren büyüsü tamamen kaybolurdu. Aşk hayata karşı işlenen en
güzel ve en doğru suç ortakIığıdır,
Aşk hayatın bütün tekdüzeliğine, bütün sıradanIığına en soylu
başkaldırıdır. Ondan korkup kaçmak hiç kimseye yakışmaz. Ve elbette
yasanılan aşkı suçlamak ,yargılamak, karalamak, inkar etmek de aşka yakışık
kalmaz. Bu önce haksızlık, kendinize saygısızlık olur. İnsan sonuna kadar
savunmalı aşkını, karşılık görmesede, acı çekeceğini hissetsede, yarın
terkedileceğini bilsede, ailesini karşısına alacağını bilsede taviz
vermemeli aşkından, "Seni Seviyorum" diyebilmeli göğsünü gere gere.
Aşk iste o zaman aşktır. Ve bunun dogrusu yanlışı yoktur, zaten aşkın
kendisi doğrudur, kime karşı duyuluyorsa bu aşk, doğru insanda işte odur.
Aşkın zamanı yoktur, hep hazırlıksız yakalar insanı. Evli olmanız,
sevgilinizin olması, bir ayrılığın taze yaralarını kurutmaya calışmanız,
bağlılıktan korkmanız, ailenizden çekinmeniz, hatta sevilenin hapse girmesi
bile onun hiç mi hiç umrunda değildir. İşte aşk bütün bunlara tek başınıza
karşı gelebilme yurekliliğidir, belkide yeni hayata geçebilme yolu...
Aşkın ne zaman gelebileceği belli olmadığı gibi, ne zaman gideceği de hiç
belli değildir. Fazla vakti yoktur onun, uzun süre beklemeye ve bekletilmeye
tahammülü de yoktur. Bir başka göze bakmaya, bir başka tene dokunmaya
başlaması o kadar da zor değildir...
Aşktan değil, onun kaçmasından korkun ve doğruluğuna yanlışlığına bakmadan
sonuna kadar savun aşkını. Biliyor musunuz , hayat zaten kocaman bir yalan,
bu kadar sahteligin içinde gerçek ve doğru olan tek guzellik AŞK.!!. Lütfen
ona haksızlık etmeyin ...