Arama

Hayata Dair - Tek Mesaj #149

ramsstein - avatarı
ramsstein
Ziyaretçi
5 Haziran 2006       Mesaj #149
ramsstein - avatarı
Ziyaretçi
Yavaşça sokul yanıma, üşüyen ruhum esirgesin senden korkularımı. Yeşilin
gamzelerinden çalınmış hırsız gözlerin yorganımız olsun gök kubbenin
altındaki çıplak bedenlerimize. Yalanlarımızla avutalım tuzlu damlalarla
üşüyen yüzlerimizi. Hiç olamayacaklarımızı dünmüş gibi anlatalım
birbirimize, Baykuş gece düşlerini biriktirirken, bizde gündüzden
çaldıklarımızı renklerle birleştirerek çatı yapalım kendimize, Ormanın tüm
yaratıkları ruhlarını teslim ederken, biz de ödünç verelim yüreklerimizi
birbirimize. Akreple yelkovan hiç söyleşmesin. Gece ile gündüz sarhoş olup
unutsunlar kendilerini. Zaman denen kabusu alalım avuçlarımıza,
atalım yosun kokulu deniz kızlarına. Herkesin zamanla alıp veremediği bir
şeyler var. Herkesin zamanda bıraktıkları,
uçuşan, havaya karışmış minik yağmur bulutları,Bırakalım bu gece yağmur
bulutlarımız çisil çisil, usul usul karışsın toprağa
Su olsun, deniz olsun, dalga olsun. Ormanda rüzgar ıslık çalarken, yeşilin
gamzelerinden çaldığın gözlerin anlatsın bana tüm çağları.
Zamanla öyle bir savaşalım ki tüm anlar imrensin bize. Geçmek için
önümüzden,
karışmak için geçmişe elleri önünde iki büklüm selam dursunlar bize.
Dolunay kurda kavuştuğunda, dalgalar okyanusa vurduğunda, yeşilin
gamzelerinden çaldığın gözlerin yosun olduğunda, gel tekrar bana.
Baykuşun sakladığı gece düşlerini usulca çaldığında, onu kucağına alıp
ninnilerle uyuttuğunda gel.
Gökyüzü her damlasıyla yeryüzüne kavuştuğunda gel. Çağlarda kaybolmuş bütün
yitik aşık ruhlar şarkılarını söylediklerinde gel.
Minatour dehlizlerinin kağıt kaplı uçlarını yırtıp ruhunu bulduğunda gel.

Öyle bir gel ki, yeşilin gamzelerinden çaldığın gözlerin, deniz damlalarıyla
serinletsin beklemekten kuruyan bedenimi.
Öyle bir gel ki, zamanla olan savaşta tüm asılı kalanlar, engizisyon
kurbanları, düğümler, bilmeceler bıraksın kendilerini sonsuzluğa
zamanın gururlu çocukları olarak.
Şimdi git. Dolunay kurttan ayrıldığında. İnsanlar deniz kızlarının
türkülerini söylemeyi unuttuklarında.
İhanetler zafer sayılmaya başladığında.
Git. Ormanın asi rüzgarıyla bırak beri. Ağaçların dallarında yapraklara
asılı kristal, kırılgan, donuk tuzlarla bırak.
Zamanla baş başa. Sonra. Yağmur toprağa. Toprak suya. Su buluta. Bulut
yağmura.



Şimdi sus. Deniz kızlarının türkülerine aç yüreğini. Çağlarca sakladığın
utançlarını. Zamanlardır gömdüğün günahlarını; çıkar topraktan teker teker
Günahlarını sev. Yeşili n gamzelerinden çaldığın gözlerinle günahkarsan eğer
sen, cehenneminde yanan bensem eğer. Ötesinden kime ne?
Şimdi git. Kokunu rüzgarlara bırakarak git. Usulca. Denize doğru.
Sıcağa doğru. Git. Yosun kokusunu karıştır düşlerine.
Aşkınla yanmaksa eğer cehennem, ruhumu teslim ederek beyaza tüm renkleri
unutup cenneti aramak niye?..
Aşkın gittiğinde bırakacağın cam parçalarından korkarsa eğer yüreğim,doğmak
En karasıyla. Bu gece. Yaşama ve ölüme. Aşka ve günaha . Dahası
niye?..Yaşamak niye....