Tuhaf
TDK, Türk Dil Kurumu
sıfat Arapça tu§af
1 . Acayip:
"Nahit'in onda hiç görmediği bir tuhaf hâli vardı."- T. Buğra.
2 . Şaşılacak, garip.
3 . Güldürücü:
"Kibirli, alıngan olmayan, tuhaf ve nükteli bir adammış."- A. Ş. Hisar.
4 . Gülünç:
"Bu kıyafetle tuhaf oluyorsun."- .
5 . Anlaşılmaz:
"Tuhaf çocuk, günü gününe uymuyor."- .
6 . (ünlem) Şaşılan bir şey karşısında söylenen söz:
"Tuhaf! Her yerde olduğunun aksine, burada şehirden uzaklaştıkça binaların güzelliği artıyor."- A. Haşim.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- (bir şey birinin) tuhafına gitmek
Birleşik Sözler