Yalnızlığa Karışıyor Nakaratın...!
Asırlardır dengesiz bir akrebin izindeyim...
Yüzyıllar evvel can siper
Dinlediğim bir şarkıydın sen ise
Melodin hala dilimin ucunda...
Hayal meyal mırıldanıyorum bazen seni...
Gece çökünce uğultuya karışıyor nakaratın...
Nefeslerimiz tıkanmıştı
Sevda dönemeçlerinde hatırlarsın
İzbe iz yakalanıyordu alın yazgılarımız..
Mahkumluğunda bir asaleti var
Hani bilirsin!
Sende yargılanmıştın gidişinle..
Kokunu giyinmek isterdim ben bugün...
Teninle örtmek isterdim çıplaklığımı...
Gözlerinle varlığımın yakın temasını izlemek
Salonumdaki boy aynasının karşısında..
Muhakkak irisindeki hıdırellez ateşine
düşmekti bizzat..
Çok arzulardım uluorta öpüşelim
Bakışmalarımızın kalabalık koridorlarında...
Gölgenin etrafında
Sevdam kadar gezinsin parmaklarım,
Adımlarını tavaf edeyim...
Bırakta 'varlığın kabemdir'
can sözümü yerine getireyim...
Besmeleyle öpeyim saçlarındaki hayal kırıklıklarını...
Sevaplarına girmek isterdim ben bugün..
Tam da meleklerin günahkarlara darıldığı dönemde...
Okumak ellerindeki ayetleri
Ve kulak asmamak şehirdeki iblis kalabalıklarına.
Mavilenmek isterdim dokunuşlarının
Yedi kat ortasında..
Issız göğün örtünürken endamıyla
İsterdim ki en masum yerinde şehrinin
Gül kızarsın hicabından...
Haklısın susmalıyım...
Nasılsa son yazan hikayenin
Son ötesine geldi benliğim..
Katli vacip bir yelkovandım...
Hızını kesemedim hüzünlü tik takların
Suretimi kaybettim
Ne kadar yakınındayım
Bana tarif ettiğin ecelin
Kestiremedim...
Kadınım güneş batmadan
Kaç kere daha katledebilirsin beni...(?)
Duydum ki
Zifiri geceleri göndermişsin
Edebi yalnızlığıma ilham olsun diye
Ben kimsesizliği kitabına uydurmuşum...!
Sen merak etme.
Madem yardımcı olmaya
Bu kadar meyillisin
Gözlerini azat et aklımdan
Sözlerini çağır kulaklarımdan
Uzaklaş ki iyiden iyiye varlığımdan
Cümle alem
'İyi bilirdik kendisini'
Sahipsizliğiyle gitti desin...
Fatih Erol