Arama


AeraCura - avatarı
AeraCura
Ziyaretçi
13 Mart 2009       Mesaj #4
AeraCura - avatarı
Ziyaretçi
Ünlü kahinin gerçek adı, Michel de Nostredame Jacques olup, Renée de Saint Rémy’nin oğlu olarak 14 aralık 1503 Saint Rémy şehrinde dünyaya geldi. Dedesi kralın doktoruydu. Daha sonra kendisi de doktor olan Michel, okulda hafızasının kuvvetliği ve zekasıyla hep dikkati çekti...
Evlendi iki çocuğu oldu ancak ikisi de öldüler peşinden karısını yitirdi. Sekiz yıl boyunca Fransa ve İtalya’yı dolaştı kehanetleri de bu sırada baş gösterdi. 44 yaşında tekrar evlendi, bu arada hem doktorluk yapıyor hem de kadın makyaj malzemeleri satıyordu. Bu konuyla ilgili bir de kitap yazdı.
Bu arada ünü de iyice yayıldı. Bunun üzerine kral huzuruna çağırdı, kral ve ailesiyle ilgili kehanetlerde bulundu. Ancak gut hastasıydı ve 62 yaşında 1566 yılında kendi kehanetinde belirtildiği şekilde öldüğü söyleniyor.
Kralın armağanını aldıktan sonra bir saray dönüşü verecek son soluğunu en sevgili dostları, yakınları yatağının ve sedirin başında ölmüş bulacaklar onu…
Birçok müridi ve inananı bulunan bu adam hep şiirler şeklinde yazmış kehanetlerini ve günümüze kadar gelmesi aslında daha da ilginç;
"Hitler’in nerde, nasıl ve hangi zamanda öleceğinin kehanette bulunan Nostradamus’un yazmış olduğu kitaplar ise Hitler tarafından toplatılır ve yakılmıştır. Hitlerin zulmünden kaçıp Amerika’ya sığınan bir Yahudi, kahinin yazmış olduğu kitabın yeniden basılması ve çoğaltılmasını sağlamıştır..."
Ünlü kahinin başka yeteneklerinin de olduğu anlaşılmıştır. Nostradamus’u yalnızca kehanetleriyle tanıyan insanlar tarafından saygı gösterilmeyen, dikkate alınmayan kahin, astrolog ve hekim. Yaşadığı dönemde yayılan 3-4 veba salgınında sayısız insanı tedavi etmiş, ölümden kurtarmıştır. Dinine sıkı sıkıya bağlıdır.
Her ne kadar kaçık ve düzenbaz olduğu düşünülse de, ölümünden kısa bir süre önce oğluna yazdığı mektuplarda söylediklerinden yola çıkarak diyebilirim ki; iddialarını sağlam temellere oturtmuş ve ne dediğini bilen bir kişidir.
Hayatını araştıranlar zamanına göre üstün bir zeka sahibi olduğunu söylerler ancak 16. yy’ın bağnaz, skolastik düşünce yapısından kendisini kurtaramadığını da eklerler.
Kehanetlerini yazıya geçirirken ilk okunuşta anlaşılmaması için bazı şifreleme yöntemleri kullanmıştır. Bu yöntemleri kullanma sebebini, kehanetlerini, kötü amaçları için kullanabilecek kişilerden sakınmak olarak açıklamıştır. Ölümünden sonraki beş yüz sene boyunca kehanetlerini kimsenin çözemeyeceğini belirtmiştir.
Kehanetlerini 7 ciltlik eserinde toplamıştır. Ölümünden 2-3 sene sonra bu kitaplar birçok yabancı dile çevrilmiş ve Avrupa’da fazlaca satılmıştır. Kehanetler Fransızca yazılmıştır fakat günümüzde kullanılan Fransızca’dan çok farklıdır.
Kendisiyle ilgili çok bilinen ve gerçekliği rahatlıkla tartışılabilir bir rivayete göre; ölümünden 100 sene sonra mezarı açılmış, iskeletinin boynunda kapaklı bir kolye bulunmuş ve kapak açıldığında şuna benzer bir yazıyla karşılaşılmış:
"Ölümümden 100 sene sonra mezarım açılacak."

Bazı kehanetlerini incelersek...
  • "Uzun süredir beklenen kişi hiç dönmeyecek Avrupa’ya Asya’da ortaya çıkacak Hermes’in birliğinden gelen biri doğu’nun bütün krallarının üstünde ünlenecek..."
  • "Kırk yıl hiç gökkuşağı görülmeyecek sonra kırk yıl boyunca her gün görülecek kurak topraklar daha da kuraklaşacak ardından dev su baskınları gelecek..."
  • "Geceler boyunca yeryüzü sallanacak sonraki baharda iki kez daha olacak Korent Efes boğulacak denizde yiğit şampiyonlar savaşa girecek..."
  • "Ortadoğu’da kara altın için yıllarca iki Arap liderin savaşacağı, diğer ülke liderleri birleşip bu savaşı durduracakları..."
  • "...1945 de Japon gülünün gökyüzünde açılacağını, o ülkenin insanları bu gülün izlerini yıllarca yüzlerinde taşıyacakları..."
  • "Afrika’dan kuzeye siyah çekirgelerin Avrupa ve Asya’ya yayılıp, hastalık taşıyacaklarını..."

Ve kahin günümüze bakın nasıl uzanmış?
"Üçüncü dünya savaşı 2076’da, dördüncüsü ise 2106 da çıkacağını söylemiş olup dördüncü dünya savaşından sonra bin yıllık bir barışın olacağını açıklamış."

Beni en çok acıtan kehaneti ise;
" İnsanlık bitecek ve dünya yok olmayacak. Nostradamus 2015’e kadar dünyayı kötü olayların beklediğini, iklimlerin değişeceğini, insanoğlunun kuraklık ve susuzluk çekeceğini ama daha sonra da, boyutunu tahmin edemeyeceği su baskınlarının olacağı doğrultusunda kehanetleri var."
Benim hala tüylerim diken diken oluyor...
Hele hele, Peygamberimizin Miraç sonrası, ashabına "kıyamet emarelerini" anlatımı ve Nostradamus’un kehanetleri ile örtüşmesi, içimi bir garip yapıyor.
Peygamberimize ashabı sormuş;
-"Kıyamet ne zaman kopacak ya Allah’ın Resulü?"
-"Bir buçuk gün sonra."
Miraçtaki 1 gün yeryüzünde 1000 yıl olarak değerlendirdiklerine göre, Nostradamus’un verdiği tarihler tıpa tıp benzerlik taşıması, beni daha da şaşırtmaya yetti...

Yıllar önce okuduğum kitaptan kısacası bu kadarı aklımdan süzülüverdi...
Aşağıda alıntı yaptığım yazı ise “sabah” gazetesinin 2005 de yayınladığı haberdir.

"...İnternetteki bazı kaynaklar Güney Asya depremleri sonrası Türkiye’de yeni bir depreme neden olabileceğini öne sürerken, Fransız Fontbrune dördüncü satırın Gölcük depremini temsil ettiğini söylüyor. Çünkü Gölcük depreminden 6 gün önce birinci satırda geçtiği gibi güneş tutulması yaşanmıştı. Ve Türkiye’nin geçtiği son dörtlük, beşinci cildin 25’inci dörtlüğü Mars, Güneş, Venüs Arslan burcunda, Arap prensi, kilisenin egemenliğini denizde yenecek. İran’da bir milyondan fazla insan birleşecek. Gerçek yılan Türkiye ve Mısır’a saldıracak Fontbrune’a göre ’’Gerçek yılan’’ Asyalı bir ejderhayı yani Çin’i anlatıyor. Bir milyondan fazla insan (asker) İran’da toplandığında Çin, Türkiye’ye ve Mısır’a saldıracak. ’Arap Prens’ ifadesiyle, Ortadoğu yoluyla Asya’dan Avrupa’ya ilerleyen, orduları milyonlarla sayılan dev bir güç kastediliyor... Bu savaş tarihi ise Nostradamus’un takvimine göre 15 Ağustos 2015..."


Kaynak: (SABAH/05.04.2005)