Bir Veda Havası
Vakit tamam, seni terk ediyorum.
Bütün alışkanlıklardan öteye...
Yorumsuz bir hayatı seçiyorum.
Doymadım inan, kanmadım sevgine.
"Güçlü biri değilim ben. Hiçbir zaman da olmadım. Ama güçlü bir karar vermem gerekti kendimi korumam için, güç bir karar vermem gerekti, verdim. İçimde yıktığın onca şeyin intikamını alır gibi gidiyorum şimdi. Senden öcümü alır gibi. Paramparça ettiğin hayatımın her bir parçasını senden koparıp geri alır gibi. Kendimi bütünler gibi, bizi parçalıyorum. Vakit geldi. Seni terk ediyorum."
Korkulu geceleri sayar gibi,
Birden bire bir yıldız kayar gibi,
Ellerim kurtulacak ellerinden
Bir kuru dal ağaçtan kopar gibi.
"Yenilerek zafer kazanıyorum. Parçalanarak tamamlanıyorum. Seni canım gibi severken, senden vazgeçiyorum. Seni kendimden çok severken, kendimi seçiyorum."
Aşksa bitti, gülse hiç dermedik
Bul kendini kuytularda hadi dal
Sen bir suydun, sen bir ilaçtın.
Hoşçakal iki gözüm, hoşçakal.
"Sen ve benden bizi yaratmaya çalıştım ben. Sana kendimi adarken, sen hep ayrı kaldın içimde. Kendini sakladın. Yaklaştırmadın yüreğine, duvarlarını yıktırmadın. Ben ne kadar sen oldumsa, sen de o kadar sen kaldın. Biz olamadık; sen kaldık. Biz olarak verdiğim savaşı, ben olarak bırakıyorum şimdi. Şimdi senden vazgeçiyorum. Şimdi bizi terk ediyorum."
Vakit tamam seni terk ediyorum
Bu incecik bir veda havasıdır
Parmak uçlarına değen sıcaklık
İncinen bir hayatın yarasıdır.
"Güçlü biri olmadım ben. Sanma ki kolay olacak benim için sensiz yaşamak. Sanma ki göğüs gerebileceğim sensizliğin acılarına. Aldığım her nefeste seni içime çekerken, sanma ki hiç anmayacağım adını. Sanma ki yaşayabileceğim. Sanma ki bir hayat kurabileceğim."
Kalacak tüm izlerin hayatımda
Gözümden bir damla yaş aktığında
Bir yer bulabilsem seni hatırlatmayan
Kan tarlası gelincik şafağında
Ölümse korktum savaşsa hep kaçtım
Vur kendini korkularda hadi al
Seninle bir bütün olabilirdik
Hoşçakal iki gözüm, hoşçakal...
Yusuf HAYALOĞLU
(Alıntıdır)