Arama

Nicolai Hartmann - Tek Mesaj #1

ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
23 Mart 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Nicolai Hartmann
Nicolai Hartmann (Niklāvs Hartmanis; d. 1882, Riga, Letonya - ö. 1950), ünlü Alman spekülatif metafizikçisi ve düşünürüdür.
Agnostik (bilinemezci), usaaykırıcı (irrasyonalist) ve düşünceci (idealist)dir. Marburg ve Berlin üniversitelerinde profesörlük yapmıştır. Kendine özgü ve Husserl’in olaybilimine (fenomonoloji) dayanan bir varlıkbilim (ontoloji) geliştirmiştir.
Bilgi ve varlık öğretisi dışında, insan ve insani değerleri ön plana çıkartan ahlak anlayışıyla da, 20. yüzyıl felsefesinin en önemli düşünürlerinden biri olan Hartmann Batı felsefesi geleneğinin, Descartes'tan beri, düşünen özneden hareket ettiğini ve bunun da büyük bir yanlış olduğunu savunmuştur. Ona göre, bağımsız bir gerçekliğe ilişkin bir kavrayış, bene ilişkin kavrayış kadar doğrudan ve aracısızdır. Hartmann bu bağlamda tüm felsefi problemlerin ontolojik nitelikte problemler olduğunu söylemiştir; onlar, bize verilen varlık türünü anlama yönündeki girişimlerdir. Hartmann'a göre, bilgi, her zaman bir nesnenin kavranmasıdır. Bu kavrayış da nesnelerin kendiliğinden bizim bilincimize düşmesiyle değil de, tam tersine düşünen varlık olarak öznenin kendisini aşıp nesneleri kavramasıyla gerçekleşir. Bu ise, bir tasarım yoluyla olur. Bilgi, nesnenin bilinçteki yansıması olan tasarımlar yoluyla gerçekleşir. Hartmann'a göre, tasarım her ne kadar bilginin nesnesi ile var olsa da, nesnenin kendisi, bilgi söz konusu olmadığı zaman bile varolmaya devam eder. Bundan dolayı, Hartmann ontolojinin bilgi kuramına değil, fakat bilgi kuramının ontolojiye dayandığını savunmuştur. Çünkü ona göre, nesnenin bilgisinin söz konusu olabilmesi için, önce nesnenin varolması gerekir.
Hartmann’a göre insan dünyada tek başına değildir, varlık ilişkilerinin oluşturduğu bir sistem içindedir. Bu sistem insana özgü de değildir, insanın bulunmadığı yerde de vardır. İnsanın da bir parçası olduğu dünya, varlık ilişkileriyle kurulmuştur. İnsan kendini bu ilişkilerden soyutlarsa içinde bulunduğu dünyayı kavrayamaz. Varlık ilişkilerini tanımadan ne tarihin oluşumunu, ne de yaşamın toplumsal biçimleri anlaşılabilir. Bu ilişkiler bilinmedikçe insanın ruhi yapısı da anlaşılamaz. Bunun içindir ki, bir felsefi temel bilim aramak zamanımızda bir ihtiyaç olmuştur. İşte bu temel bilim, varlıkbilimdir.

Başlıca yapıtlarından birkaçı:
  • Zur Grundlegung der Ontologie (Varlıkbiliminin Temelleri – 1935)
  • Möglichkeit und Wirklichkeit (Olabilirlik ve Gerçek – 1938)
  • Der Aufbau der realen Welt (Gerçek Dünyanın Kuruluşu – 1940)
  • Philosophie der Natur (Doğa Felsefesi – 1950), Aesthetik (Estetik – 1953)
Derleme
Son düzenleyen Safi; 19 Ekim 2015 01:50
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!