Serbest bölgeler bulundukları ülkenin siyasi sınırları içinde yer alan, fakat dış ticaret, vergi ve ticari faaliyetler için ülkede sağlanandan daha geniş muafiyet ve teşvikler tanınır. Türkiye’de serbest bölgeler Türkiye Gümrük Bölgesi’nin parçası olmakla beraber; serbest dolaşımda olmayan herhangi bir gümrük rejimine tabi tutulmadığı; gümrük vergisi, ticaret ve kambiyo uygulamaları bakımından Türkiye gümrük bölgesi dışında kabul edildiği; serbest dolaşımdaki eşyanın ise, çıkış rejimi hükümlerine tabi tutularak konulduğu yerlerdir.
Serbest bölge çalışmalarının Türkiye’de uzun bir geçmişi vardır. Osmanlı gümrük ve vergi sisteminde 1850 yılından sonra yapılan değişikliklere rağmen aksaklıklar önlenememiştir. Bu aksaklıklar ve uygulamada ortaya çıkan sorunlar, ithalatın gümrük vergi ve resimlerinin pahalıya mal olmasına neden olmuştur. Serbest liman ve bölge kurulmasının sağlayacağı faydalar, özellikle dış ticaret ve Beyoğlu tüccarları tarafından sık sık vurgulanarak fikrin yaygınlık kazanmasını sağlamıştır. Fakat bu öneriler, gümrük gelirinin bir bölümünü alan Düyun-u Umumiye tarafından, gelir kaybına neden olacağı endişesiyle olumlu karşılanmamıştır.