Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Tek Mesaj #2627

kambis - avatarı
kambis
Ziyaretçi
19 Haziran 2006       Mesaj #2627
kambis - avatarı
Ziyaretçi
Gelinciklerle Yazabilmek İçin Seni

(I)
Otel odalarının ekşi kokusunda duyunca yalnızlığını
Dağıtma umudu
Bozkırda bir çiçek kadarsın unutma.

Gece ortalarında soğuk tadıdır ranzalar
Dağıtma sevdayı,
Günebakanlar kadar doğrulamasan da
Bir otel odasında kalan
Yalnız bir adam sevdasındasındır
Aslında...

(II)
Yürü geceleri,
Duysa da zemheri keskinliğini ayak parmakların
Sen bakma yağan yağmura
Pis bulvarların çamuruna.

Çıkar alabildiğine;
Yalnız,pis ıslanabilme özgürlüğünün
Tadını.

İşte o anlarda
Gönlün yırtıcı bir kaplan
Görünüşün ürkek bir ceylandır
Ama sen “her şeye rağmen”
İnsansın unutma
Dağıtma direnci...

(III)
Öykün rüzgarlara
Delişmen sevdaların göbeğine çökmüş
Engin dağların tanrılığındasın.

İnsansın
İnsan
İn
Irmaklara
Bir kerevit arılığındaki yaşamı kucakla
Bu ırmaklara yükle umudu.
Ama koş
Bekleme,
Kan yürüyen patikalarda dur biraz.
Akan acıları dinle
Duru sulara gebedir zaman
Bakabiliyorsan acılara yılmadan
Korkmadan
İnsansın işte
Bırakma gülmeyi...

(IV)
Kurtla koyunun masalıdır bu yaşanan,
Kaldırdığında kafanı görebiliyorsan eğer bu kumpanyayı
Unutma;
Ne kurt olabilmektir
Şavk karanlığında,
Ne de güneşler altında miskin bir koyun.
En kötüsü çoban olmaktır ne dersin?

Kurtla koyunun masalıdır bu yaşanan
Ne kurt olmalı, ne koyun, ne çoban
İnsan olabilmektir, insanım diyebilmektir aslolan...

(V)
Belki de
En güzeli,
Bırakıp bu kenti
Çoban olmalarda yakalamaktır sevdayı
Mavi kavallı bir çoban.

Anla beni
Gelinciklerle yazabilmek için seni
Dağlarına yurdumun,
Seviyorum diyebilmek için
Denizleyin sevdama.
Bunca dizeler insanım diyebilmek için...

Öde acılarla borcunu
Geçici yalnızlıklar sorgusundasın.
Kanıyla sevda yazanların gökyüzüne
Adını taşıyabilmek için çocuklara,
Bir başına
Zulme sevdayı giydirebiliyorsan
Önemlidir belki de
Mavi kavallı bir çoban olmak.

Şaşırma!
Yalnız kavalı mavi çobanlarındır bu türkü
Dağıtma yaşam erincini...

(VII)
Konumların gömleğini soyun
Sana verilen kimlikleri savur rüzgara.

Uza, büyü ırmak ol
Gümbürtülü bir sevda ırmağı.
Ulaş özgür dağlara
Kuşlar kadar yetkinleş
Yerçekimine inat.

Serp gönenç çiçeklerini küskün dağlara
Acılar bahçesinin bahçıvanısın,
Sula toprakları
Rengarenk çiçekler üret ki
Acılar kapansın.

Sayrılı çocukları eğlendir biraz
Ama boğma sevgiden.
Ağlıyorsun,
Kim dayanabilir ki çocuklara
Dağıt onların kederini...

(VIII)
Bir ayrılık türküsü duyulan
Varoşların sokaklarından,
Bir çocuğun özlem yüklü elleri
Zorluyor demirleri.
Dağıt acıları, savur umarsızlıkları
Sen de,
Sen de zorla güzel günleri...

1987 Düzce

Bülent Top