Arama


ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
6 Mayıs 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Çevre Yönetimi ve Amaçları

Çevre, insanların ve diğer canlıların yaşamları boyunca ilişkilerini sürdürdükleri ve karşılıklı etkileşimde bulundukları biyolojik, fiziki, sosyal, ekonomik ve kültürel ortamıdır. Çevre yaşadığımız ortamdır. En kapsamlı tanımı birlikte etraf, canlı varlıklar ve insan etkinlikleri üzerinde doğrudan veya dolaylı bi şekilde tesirler yapabilen fiziksel, kimyasal, biyolojik ve toplumsal etmenlerin tümü anlaşılır.
Doğal dengeyi oluşturan zincirin halkalarından meydana gelen kopmalar zincirinin tümünü etkileyip dengenin bozulmasına niçin olmaktadır. Bu dengenin bozulmasında en kritik etmen insandır. İnsanın yaptığı bütün türlü davranış doğal dengeyi etkilemektedir.
Çevre yönetimi insanın etraf üzerindeki etkisini asgari düzeye indirmek, doğal dengenin kendini yenilemesine imkân tanıyabilmek ve doğal dengenin bozulmasını önleyebilmek sebebiyle sorunları ortaya çıkmak, toplumun etraf bilincini arttırıp çevrenin korunmasına, geliştirilmesine katkıda bulunmasını sağlamak ve bu amaçla çıkartılan kanun, yönetmelik ve kararları sıkı bir biçimde uyulmasını sağlamak amacıyla örgütsel binalar oluşturulmuştur. Çevre yönetimi milli ve milletler arası alanda amaçlarının gerçekleştirilmesi sebebiyle bu örgütsel yapıları oluşturulmuştur.
Çevre yönetimi konusu ilk önce uyulması lazım kurallar şeklinde mecburi bir yönetim biçimi bi şekilde ortaya çıkmıştır. Emir ve denetim birlikte uyma zorunluluğu sağlayan uygulamalar birlikte başlamış, gönüllü bir şekilde uygulanan ve devamlı gelişme gösteren bir yapıya geçmiştir. Özellikle sanayileşmenin çevreye vereceği tahribi en üye indirmek açısından etraf yönetimi en epey organize sanayi bölgelerinde uygulanabilir.
Çevre yönetimi disiplinli bir niteliğe sahiptir. Çevre kirlenmesine yönelik insan etkinliklerinin gözlemlenmesi, planlanması ve yönetilmesi birlikte ilgilenir. Çevre yönetimi eşdeğer zamanda ekonomi birlikte ilgilenir. Çevre ve ekonomi arasında dengeli ve devamlı bir ilişki bulunur. Çevre yönetimi de dengeli kalkınmayı sağlamaya çalışır. Çevre yönetimi çevreye önleyici bir yaklaşımla yaklaşır. Bu yaklaşımın amacı etraf sorunları ortaya çıktıktan sonraki etkileri ortadan kaldırmaktan ziyade etraf sorunları ortaya çıkmadan önce bu sorunları engellemektir. Çevre yönetimi sağlıklı ve dengeli bir çevrenin oluşmasını amaç edinir. Bu çevrenin oluşturulması içinde doğa kaynaklarının korunmasını sağlar. Bu sistemin çalışmasını sağlayacak örgütsel binalar oluşturur. Çevre yönetiminin öncelikli alt yapısal gereklerinden birisi genel, tutarlı, günce ve süreklilik gösteren bir bilgi tabanının oluşturulması ve lazım bilgilerin üretilmesidir.
Çevre yönetiminin amacı insanların yaşamlarını sürdürebilecekleri sağlıklı ve dengeli bir çevrenin oluşturulması ve korunmasıdır. Bu amaçla etraf kirliliği ortadan kaldırılmaya çalışılır. Çevre üzerinde olumsuz tesirler yaratan riskler ortaya konur ve bunlarla alakadar vatandaşlar uyarılır.
Varolan doğal kaynaklar korunur, iyileştirilir ve geliştirilir. Çevre birlikte ortaya çıkabilecek etraf sorunları birlikte alakadar araştırmalar yapılır. Bunlarla ilgilenecek ve bu araştırmaları yönetecek kurum ve kuruluşlar kurulur.
Çevre yönetiminin amaçlarına ulaşabilmesi sebebiyle vatandaşlarında bu amaçla devinim etmeleri ve davranışlarını, alışkanlıklarını, etik değerlerini bu yönde değiştirmeleri gerekir.
Çevre yönetiminin başarılır olabilmesi bütün şeyden önce halkın bu amaçla devinim etmesine bağlıdır.


Çevre Yönetimi Sorunları
Çevre yönetiminin sorunları etik açmaz kabul edilebilirlik, tüze açmazı, hürriyet açmazı, kesin olmama, değerlendirme açmazı gibi sorunlardır. Bu meseleler etraf yönetimi sürecinde karşılaşılan sorunlardır. Çevre konusunda daha bilgili ve hassas olunduğu vakit bu meseleler aşılabilir.
Ülkemizde etraf sorunlarını bütüncül bir yaklaşımla birlikte ele alacak bir örgüt yakın tarihimize kadar yoktu. Bu kamu yönetiminde etraf birlikte alakadar hiçbir örgütlenmenin bulunmadığı anlamına gelme. Bazı merkezi ve yerel kuruluşlar vazife alanları çerçevesinde çevrenin korunmasına ve geliştirilmesine ilişkin işlevlerini birbirinden bağımsız bir şekilde sürdürmektedirler.
Çevre içinde örgütlenmede başlıca iki yol bulunur. Birtakım ülkelerde salt etraf sorunlarından mesul bir etraf bakanlığı bulunur. Bu ülkelerde etraf bakanlığı ya bağımsız bir bakanlık veya afiyet, bayındırlık, ev ve lokal yönetim bakanlıklarından biri birlikte birleştirilmiş durumdadır. Mesela, Hollanda da kamu sağlığı ve etraf sorunları bakanlığı, Avusturya da afiyet ve etraf koruma bakanlığı, İtalya da kültür ve etraf bakanlığı, İngiltere de ise bağımsız bir etraf bakanlığı bulunur. Birtakım ülkelerde etraf konuları bakanlık statüsünde olmayan merkezi kuruluşların sorumluluklarına bırakılmıştır. ABD de etraf koruma yönetimi, Japonya da etraf sorunları yönetimi, İsviçre de federal etraf ofisi, Yugoslavya da etraf planlama konseyi bu ikinci kümede bulunan örgütlere örnektir.
Merkezdeki etraf örgütleri ya yürütme yetkileri birlikte donatıldıkları muhtelif kuruluşlar arasında eşgüdüm sağlamaktan mesul oldukları veya bütün iki işlevi ile üstlendikleri görülmektedir. Merkezdeki, etraf örgütlerinin nitelikleri bütün ülkenin yönetim yapısının ve özelliklerine ve gereksinimlerine göre değişir.


Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!