Arama

Askeri Ceza Kanunu - Tek Mesaj #1

asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
7 Mayıs 2009       Mesaj #1
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Askeri Ceza Kanunu
← Kanunlar Kanun Numarası: 1632 →
Kabul Tarihi: 22/05/1930
Resmî Gazete Tarihi ve No: 15/06/1930 - 1520
Tertip: Cilt: Sayfa:

BİRİNCİ KISIM: ASKERİ SUÇLAR VE KABAHATLER VE CEZALAR

BİRİNCİ BAP: ESASLAR

ASKERİ CÜRÜM VE KABAHAT :

Madde 1 - Türk Ceza Kanununa göre cürümler ve cezalar hakkında umumi suretle cari olan esaslar bu kanunda hilafı yazılı olmadıkça askeri cürümler ve cezalar hakkında da tatbik olunur.

1 - Bu kanunun ölüm, ağır hapis ve hapis cezalariyle cezalandırdığı suçlar askeri cürümlerdir.

2 - Bu kanunun kısa hapis cezasiyle cezalandırdığı suçlar askeri kabahatlerdir.


ASKERLERİN ASKERİ OLMAYAN SUÇLARI :

Madde 2 - Askeri şahısların askeri olmayan suçları için Türk Ceza Kanunu hükümleri tatbik olunur.


ASKERİ ŞAHISLAR :

Madde 3 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./1 md.)

Askeri şahıslar; Mareşalden asteğmene kadar subaylar, astsubaylar, Milli Savunma Bakanlığı ile Türk Silahlı Kuvvetleri kadro ve kuruluşunda çalışan sivil personel, uzman jandarma ve uzman erbaşlar, erbaş ve erler ile askeri öğrencilerdir.

Milli Savunma Bakanlığı ile Türk Silahlı Kuvvetleri kadro ve kuruluşunda çalışan Devlet memurlarının asker kişi sıfatları, 04/01/1961 tarihli ve 211 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri İç Hizmet Kanununun 115 inci maddesinde belirtilen yükümlülükleri ile sınırlıdır.


İHTİYAT ASKERİ ŞAHISLAR :

Madde 4 - İhtiyat askeri şahıslar askeri hizmetlerde bulundukları müddetçe bu kanun hükümlerine tabidirler.


ASKER KİŞİLERİN YABANCI ÜLKELERDE İŞLEDİKLERİ ASKERİ SUÇLAR :

Madde 5 - (Mülga madde: 25/10/1963 - 353/259 md.; Yeniden düzenlenen madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./2 md.)

Asker kişilerin yabancı ülkelerde Türk askeri kıt'a, karargah ve kurumlarında veya diğer resmi görevleri sırasında veya esir kamplarında işledikleri askeri suçlar, Türkiye'de işlenmiş sayılır. Bunlar hakkında yabancı ülkede hüküm verilmiş olsa bile, Milli Savunma Bakanının talebi üzerine Türkiye'de tekrar muhakeme olunurlar. Bu halde, yabancı ülkede verilip infaz edilen ceza, verilecek cezadan indirilir. Ceza nevileri farklı ise, mahkeme yapılacak indirmeyi tayin eder.


MÜTTEFİK HÜKÜMETLERİN ASKERİ ŞAHISLARINA KARŞI YAPILAN SUÇLAR :

Madde 6 - Müttefik hükümetlerin askeri şahısları ile müşterek vazife sırasında bu şahıslara karşı yapılan askeri suçlar müttefik hükümetler ile mukabele bilmisil mukavelesi varsa Türkiye askeri şahıslarına yapılmış sayılarak ona göre cezalandırılır.


HARB HÜKÜMLERİ VE CARİ OLACAĞI HAL VE VAKİTLER:

Madde 7 - (Değişik madde: 15/06/1942 - 4257/1 md.)

Bu kanunda "seferberlikte" tabiriyle takyit edilen ceza hükümleri (Harb hükümleri) dir ve aşağıdaki hal ve vakitlerde caridir:

A) Umumi seferberlik müddetince askeri şahıslar hakkında;

B) Kısmi seferberlik ilan olunan mıntıkalarda bunun devamı müddetince askeri şahıslar hakkında;

C) Örfi idare ilan olunan mıntıkalarda harb hükümleri tatbik olunacağına İcra Vekilleri Heyetince karar verildiği takdirde bunun devamı müddetince mezkur mıntıkada bulunanlar hakkında;

D) Fesat ve isyan halinde veyahut silah kullanılacak askeri bir hareket yapılması halinde kumanda eden subay tarafından harb hükümleri mer'i olacağı resmen bildirilen askeri kıtalar hakkında bu hallerin devamı müddetince;

E) Bulundukları mahalde en büyük rütbeli komutan tarafından harb hükümleri mer'i olacağı kendilerine resmen tebliğ olunan harb esirleri hakkında.


SEFERBERLİK VE TARİFİ :

Madde 8 -

1 - Sefer tabiri harb halini ihtiva eden seferberliktir.

2 - Seferberlik, ordunun veya bazı kısımlarının seferber olmasını amir olan emirde yazılı ve muayyen tarihten başlayarak ilgasını mübeyyin neşrolunan emirde yazılan tarihte biten haldir.

3 - Hazarda Türkiye Cumhuriyeti hudut ve kara suları dışında yalnız dahi seyrü hareket eden her harb tayyare ve harb gemisi üssülharekelerinden birine varıncaya kadar bu kanunun tatbikatında seferber sayılır.


DÜŞMAN KARŞISI:

Madde 9 - Seferberlikte düşman ile müsademeyi intizaren emniyet hizmetleri tatbik ve ifa olunmağa başladığı zamandan itibaren bu müsademeye memur kıta, gemi, tayyare düşman karşısında sayılır.


SİLAHLI EŞKİYA:

Madde 10 - Silahlı eşkiya düşman sayılır.


SİLAHLININ TARİFİ:

Madde 11 - Bu kanunun tatbikatında; "Silahlı" tabirinden maksat hizmetin icabı olan silahı hamili bulunmak, veya silahının başında olarak bir amirin kumandası ve nezaretiyle hizmete başlanılmış olmak halidir.


HİZMETİN TARİFİ:

Madde 12 - Bu kanunun tatbikatında (Hizmet) tabirinden maksat gerek malüm ve muayyen olan ve gerek bir amir tarafından emredilen bir askeri vazifenin madun tarafından yapılması halidir.


MEMUR, AMİR VE ÜSTÜN TARİFİ :

Madde 13 - (Değişik madde: 15/06/1942 - 4257/1 md.)

1 - Bu kanunun tatbikatında "memur" tabirinden maksat 12 nci maddede yazılı hizmeti ifa ile mükellef olandır.

2 - Amir, makam ve memuriyet itibariyle emretmek salahiyetini haiz kimsedir.

3 - Üst tabiri rütbe ve kıdem büyüklüğünü gösterir.

4 - Herhangi bir suretle ciheti askeriyece göz altına alınan yabancı devlet orduları mensupları arasında astlık ve üstlük münasebetleri cari değildir. Bunlar arasında astlık ve üstlük münasebetleri salahiyetli komutanlar tarafından hususi surette verilen emirle teessüs edebilir.


TOPLU ERBAŞ VE ER KARŞISININ TARİFİ :

Madde 14 - Bir fiil toplu erbaş ve er karşısında yapılmış sayılarak kanunun bu kayıt ile takyit ettiği hükümlerin tatbikı için amir veya mafevk ile failden veya şeriklerden başka askeri hizmet maksadiyle toplanmış en az yedi askeri şahsın bulunması şarttır.


NÖBETÇİ, KARAKOL, DEVRİYENİN TARİFİ :

Madde 15 -

1 - Bu kanunun tatbikatında nöbetçi hazarda ve seferde emniyet, muhafaza, disiplin, tarassut maksatlariyle silahlı olarak bir yere konulan ve muayyen bir talimatı bulunan tek veya çift askerdir.

2 - Karakol hazarda ve seferde aynı maksatlarla konulan ve bir amir emrinde bulunan silahlı bir kısım askerdir.

3 - Devriye hazarda ve seferde aynı maksatlarla muayyen bir mıntakada seyyar olarak vazife yapan bir veya daha ziyade silahlı askerdir.


ORDU VE KITANIN TARİFİ:

Madde 16 - Bu kanunda yazılı olan "Ordu" kelimesi kara, deniz ve hava kuvvetlerine; ve kıta kelimesi subay kumandasında bulunan her birliğe şamildir.


İSTİRDAT VE TAZMİNAT NASIL HÜKMOLUNUR:

Madde 17 - Askeri mahkeme istirdat ve tazminata Türk Ceza Kanununun koyduğu kaideler mucibince hükmeder.

(Ek fıkra: 11/12/1935 - 2862/1 md.) Adli amirler disiplin cezasile birlikte değeri 25 lirayı geçmiyen şeyler için istirdad ve tazminata da karar verebilirler.

Bu kararlar aleyhine tefhim veya tebliğden itibaren 15 gün içinde askeri mahkemede itiraz olunabilir. İtiraz üzerine duruşma yapılarak hüküm verilir. İtiraz eden, muhakeme için tayin edilen günde mahkemede bulunmazsa itiraz hakkının düşmesine mahkemece karar verilir.

İtiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kat'i olup bunlar aleyhine temyize müracaat olunamaz.


ASKERİ CEZA KANUNUNDA YAZILI CEZANIN İCRASI VE DİSİPLİN CEZALARININ TATBİKİ:

Madde 18 - Bu kanunda yazılı olan bir ceza ancak bir mahkemenin karariyle infaz olunur.

Aşağıdaki hallerde disiplin cezalariyle mücazat yapılabilir.

A : 82, 96 ve 136 ncı maddelerin 1 numaralı ve 93, 116, 117 ve 150 ncimaddelerin 2 numaralı fıkralarında,

B : 68, 83, 86, 108, 130, 137 ve 145 inci maddelerde yazılı kısa hapis cezaları.


DİSİPLİN CEZALARI:

Madde 19 - Disiplin yoluyla aşağıda yazılı olan hapis cezalarından başka hürriyeti tahdit eden hiç bir ceza verilemez.

Göz ve oda hapsi olarak dört hafta, (...) olarak üç hafta ceza verilebilir.


İKİNCİ BAP: CEZALAR UMUMİ HÜKÜMLER [değiştir]

BİRİNCİ FASIL: ASKERİ CEZALAR [değiştir]

ÖLÜM CEZASI:

Madde 20 -

1- Ölüm cezası, buna mahkum olan kimsenin hayatının izale olunmasıdır. Bu ceza askeri şahıslar hakkında askeri bir cürümden dolayı hükmedilmiş ise mahkumun kurşuna dizilmesi suretiyle infaz olunur.

2 - Askeri olmayan bir cürümden dolayı askeri şahıslar ile askeri olmayan şahıslar hakkında askeri mahkemelerden verilen ölüm hükümleri Türk Ceza Kanununun 12 nci maddesi mucibince icra olunur. Bu veçhile asılacak ölüm mahkumları cezanın infazı için o baptaki ilam ve tasdik emri suretleriyle C. Müddeiumumiliğine verilirler.


ŞAHSİ HÜRRİYETİ TAHDİT EDEN CEZALAR:

Madde 21 - Bu kanuna göre şahsi hürriyeti tahdit eden cezalar ağır hapis ve hapis ve kısa hapistir.


AĞIR HAPİS VE HAPİS CEZALARININ MAHİYETİ VE NETİCELERİ:

Madde 22 - Ağır hapis ve hapis cezalarının mahiyeti ve neticeleri ve icrası Türk Ceza Kanununda yazılı olan kaidelere tabidir.


KISA HAPİS CEZALARI :

Madde 23 - (Değişik madde: 15/06/1942 - 4257/1 md.)

A) Kısa hapis cezaları üç türlüdür:

1 - Göz hapsi;

2 - Oda hapsi;

3 - (Mülga bent: 22/03/2000 - 4551 S.K./38 md.).

B) (Değişik fıkra: 22/03/2000 - 4551 S.K./3 md.) Subay, astsubay, Milli Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet memurları, uzman jandarma ve uzman erbaşlar hakkında:

1. Dört haftaya kadar göz hapsi,

2. Dört haftaya kadar oda hapsi,

Cezaları verilebilir.

C) Erbaş ve er hakkında:

1 - Dört haftaya kadar oda hapsi;

2 - (Mülga bent: 22/03/2000 - 4551 S.K./38 md.)

D ) (Değişik fıkra: 22/03/2000 - 4551 S.K./3 md.) Askeri öğrenciler hakkında: (Askeri orta ve lise ile eşiti okullar öğrencileri hariç) dört haftaya kadar oda hapsi cezası verilebilir.

E) Kısa hapis cezalarında maaş ve tahsisat tam olarak verilir.


GÖZ VE ODA HAPSİ CEZALARININ MAHİYETİ, NETİCELERİ VE YERİNE GETİRİLMESİ:

Madde 24 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./4 md.)

Subay, astsubay, Milli Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet memurları, uzman jandarma ve uzman erbaşlar;

A) Göz hapsi cezalarında;

1. Resmi daire, kışla, eğitim alanları ile sair yerlerdeki hizmetlerine devam ederler.

2. Hizmetin bitiminden sonra hiçbir yere gidemezler. Kışlada veya resmi odalarda kalırlar.

3. Hizmete ilişkin olanlar dışında hiçbir ziyaret kabul edemezler.

B) Oda hapsi cezalarında;

1. Mümkün olduğu takdirde cezayı tek başlarına belirli bir hapis odasında geçirirler.

2. Emir veremezler.

3. Genel hizmet yapamazlar.

Askeri öğrenciler, oda hapsi cezasını belirli hapis odalarında topluca geçirirler. Hapis odalarının kapısında bir nöbetçi bulundurulur.


ERBAŞ VE ER HAKKINDA ODA VE ... CEZALARININ MAHİYETİ VE İCRASI:

Madde 25 - Erbaş ve er :

1 - Oda hapsi cezasını muayyen hapis odalarında topluca geçirirler.

2 - (Mülga fıkra: 22/03/2000 - 4551 S.K./38 md.)

3 - Hapis odalarının kapısında bir nöbetçi bulundurulur.

4 - (Mülga cümle: 22/03/2000 - 4551 S.K./38 md.). Onbaşı ve erler ağır askeri hizmetlerde kullanılabilirler.


KATIKSIZ HAPSİN İCRASI :

Madde 26 - (Mülga madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./38 md.)


KATIKSIZ HAPSİN DEĞİŞTİRİLMESİ:

Madde 27 - Mahkumun sıhhati katıksız hapse müsait değilse disiplin cezasının bir derece daha hafifi tatbik olunur.


KISA HAPİS CEZALARININ TATBİKI ŞARTLARI:

Madde 28 -

1 - Bu kanunda kısa hapis cezası gösterilen yerlerde failin rütbesine göre caiz olan kısa hapsin her nev'i hükmolunabilir.

2 - Bu kanunda kısa hapis cezasının nevi tasrih edilipte bu nevi cezanın failin rütbesine göre verilmesi gayricaiz olduğu takdirde failin rütbesine göre caiz olan bir derece hafifi hükmolunur.


FERİ ASKERİ CEZALAR :

Madde 29 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./5 md.)

Askeri şahıslar hakkında hükmolunacak feri askeri cezalar şunlardır:

A) Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarma.

B) Rütbenin geri alınması.

C) Askeri öğrencilik hukukunu kaybettirme.


TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNDEN ÇIKARMA CEZASI :

Madde 30 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./6 md.)

Aşağıda yazılı hallerde subay, astsubay, uzman jandarmalar ve özel kanunlarında bu cezanın uygulanacağı belirtilen asker kişiler hakkında, askeri mahkemeler veya adliye mahkemelerince asıl ceza ile birlikte, Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarma cezası da verilir. Bu husus mahkeme hükmünde belirtilmemiş olsa dahi, Silahlı Kuvvetlerden çıkarmayı gerektirir.

A) Taksirli suçlardan verilen cezalar hariç olmak üzere ölüm, ağır hapis, bir seneden fazla hapis cezası ile hükümlülük halinde,

B) Devletin şahsiyetine karşı işlenen suçlarla basit ve nitelikli zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi yüz kızartıcı veya şeref ve haysiyeti kırıcı suçtan veya istimal ve istihlak kaçakçılığı hariç kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat karıştırma, Devlet sırlarını açığa vurma suçlarından biriyle hükümlülük halinde.

Taksirli suçlardan verilen cezalar hariç olmak üzere, askeri mahkemelerce üç aydan fazla hapis cezası ile birlikte Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarma cezası da verilebilir.


TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNDEN ÇIKARMA CEZASININ NİTELİĞİ VE SONUÇLARI :

Madde 31 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./7 md.)

Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarma cezasının niteliği, hükümlünün Silahlı Kuvvetlerle ilişiğinin kesilmesidir. Bu ceza, ayrıca bir hükme gerek kalmaksızın;

A) Askeri rütbe ve memuriyetlerin kaybedilmesi,

B) Subay, astsubay, uzman jandarma ve Devlet memuru olarak tekrar Türk Silahlı Kuvvetlerine kabul edilmeme,

Sonuçlarını doğurur.


ASKERİ ÖĞRENCİLİK HUKUKUNU KAYBETTİRME CEZASI, NİTELİĞİ VE SONUÇLARI :

Madde 32 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./8 md.)

Aşağıda yazılı hallerde askeri öğrenciler hakkında, askeri mahkemeler veya adliye mahkemelerince; asıl ceza ile birlikte askeri öğrencilik hukukunu kaybettirme cezası da verilir. Bu husus mahkeme hükmünde belirtilmemiş olsa dahi, Silahlı Kuvvetlerden çıkarmayı gerektirir.

A) Taksirli suçlardan verilen cezalar hariç olmak üzere ölüm, ağır hapis veya üç aydan fazla hapis cezasına hükümlülük halinde,

B) 30 uncu maddenin birinci fıkrasının B bendinde yazılı hallerde.

Taksirli suçlardan verilen cezalar hariç olmak üzere, askeri mahkemelerce üç ay veya daha az hapis cezası ile birlikte askeri öğrencilik hukukunu kaybettirme cezası da verilebilir.

Bu ceza ayrıca bir hükme gerek kalmaksızın;

A) Askeri öğrencilik sıfatının,

B) Muvazzaf askeri personel yetiştiren askeri okullara girme hakkının,

Kaybedilmesi sonuçlarını doğurur.


İHRAÇ CEZASININ MAHİYETİ VE NETİCELERİ :

Madde 33 - (Mülga madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./38 md.)


ASKER KİŞİLER HAKKINDA MEMURİYETTEN MAHRUMİYET CEZASININ UYGULANMASI :

Madde 34 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./9 md.)

Subaylar, astsubaylar, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet memurları, uzman jandarma ve uzman erbaşlar hakkında memuriyetten mahrumiyet cezası verildiği takdirde, bu feri cezaya karşılık o kadar süre açığa çıkarılmalarına hükmolunur. Bu süre kıdemden ve emeklilik süresinden indirilir.

Yükümlü olan erbaş ve erler hakkında memuriyetten mahrumiyet cezası terhislerinden sonra yerine getirilir.

Bir seneden fazla memuriyetten mahrumiyet cezasına hükümlülük halinde, bu Kanunun Türk Silahlı Kuvvetlerinden çıkarmaya ilişkin hükümleri uygulanır.

Altı aydan fazla memuriyetten mahrumiyet cezası alan uzman jandarma ve uzman erbaşların Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişikleri kesilir.


RÜTBENİN GERİ ALINMASI CEZASI, NİTELİĞİ, SONUÇLARI VE YERİNE GETİRİLMESİ :

Madde 35 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./10 md.)

Rütbenin geri alınması cezası 30 uncu maddede yazılı hallerde erbaşlar hakkında uygulanır. Bu husus mahkeme hükmünde belirtilmemiş olsa dahi, rütbenin geri alınması işlemi idarece re'sen uygulanır.

Rütbenin geri alınması cezası, hükümlünün rütbesinin geri alınarak erliğe indirilmesi, askeri hizmetten doğan ve özel kanunda saklı tutulmayan bütün hakların kaybı sonuçlarını doğurur.

(İptal fıkra : 08/11/2006 - 26340 S.R.G Ana. Mahkemesi 2000/34 E.,2005/91 K) *1


RÜTBENİN GERİ ALINMASI CEZASININ MAHİYETİ VE NETİCELERİ :

Madde 36 - (Mülga madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./38 md.)


UMUMİ MAHKEMELERİN VERDİĞİ CEZALARIN İCABETTİĞİ ASKERİ FER’İ CEZALARIN TATBİKİ ŞEKLİ:

Madde 37 - (Mülga madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./38 md.)


YENİ BAŞTAN ASKERLİK CEZASI, MAHİYETİ VE NETİCELERİ :

Madde 38 - (Mülga madde: 14/06/1989 - 3574/4 md.)


ASKERİ MAHKEMELERCE VERİLEN TUTUKLAMA KARARLARI İLE ASKER KİŞİLER HAKKINDA VERİLEN CEZALARIN VE TUTUKLAMA KARARLARININ İNFAZ YERİ:

Madde 39 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./11 md.)

Asker kişiler hakkında hükmolunan ve aşağıda gösterilen cezalar, 353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanununun beşinci kısmında yazılı esaslar dahilinde askeri cezaevlerinde infaz edilir.

A) Subay, astsubay, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli Devlet memurları, uzman jandarma ve uzman erbaşlar hakkında verilen ve Türk Silahlı Kuvvetlerinden veya Devlet memurluğundan çıkarmayı, ilişik kesmeyi veya sözleşmenin feshini gerektirmeyen hürriyeti bağlayıcı ceza hükümleri.

B) Askeri öğrenciler hakkında verilen ve askeri öğrencilik hukukunun kaybettirilmesi sonucunu doğurmayan hürriyeti bağlayıcı ceza hükümleri.

C) Erbaş ve erler hakkında, asker edildikten sonra işledikleri suçlardan verilen bir yıl veya daha az süreli hürriyeti bağlayıcı ceza hükümleri.

Hürriyeti bağlayıcı diğer cezalar, genel cezaevlerinde çektirilir. İnfaz sırasında hükümlülerin üzerinden askerlik kıyafeti ve işaretleri kaldırılır.

Genel cezaevlerinde ceza sürelerini tamamlayan askerlik yükümlüleri, geri kalan askerlik hizmetlerini tamamlamak üzere askeri makamlara teslim edilirler.

Yargı organlarınca haklarında tutuklama kararı verilen asker kişiler, bu sıfatlarını korudukları sürece askeri tutukevine konulurlar.

Savaş ve sıkıyönetim hallerinde askeri mahkemelerce tutuklanan sivil kişiler, askeri ceza ve tutukevlerine konulurlar. Bu hallerin bitiminde tutuklular, Adalet Bakanlığı ile Milli Savunma Bakanlığı arasında varılacak mutabakat üzerine sivil tutukevlerine nakledilirler.


İKİNCİ FASIL: CÜRME TEŞEBBÜS [değiştir]

TEŞEBBÜS :

Madde 40 -

1 - Askeri curümlerde müteşebbisler hakkında Türk Ceza Kanununun 61, 62, 63 üncü maddeleri hükümleri tatbik olunur.

2 - Bir cürümün cezasiyle beraber askeri fer'i cezalardan birinin hükmedilmesi lazım veya caiz ise o cürme teşebbüs halinde dahi bu fer'i ceza verilir, veya verilebilir.


ÜÇÜNCÜ FASIL: CÜRÜMDE VE KABAHATTE İŞTİRAK [değiştir]

İŞTİRAK :

Madde 41 -

1- Askeri cürümlerde ve kabahatlerde iştirak halinde, Türk Ceza Kanununun 64 üncüden 67 nciye kadar olan maddeler hükmü tatbik olunur.

2 - Hizmete mütaallik hususlarda verilen emir bir suç teşkil ederse bu suçun işlenmesinden emir veren mesuldur.

3 - Aşağıdaki hallerde maduna da faili müşterek cezası verilir :

A : Kendisine verilen emrin hudutlarını aşmış ise,

B : Amirin emrinin adli ve askeri bir suç maksadını ihtiva eden bir fiile mütaallik olduğu kendisince malüm ise.


DÖRDÜNCÜ FASIL: CÜRÜMDE TEKERRÜR [değiştir]

TEKERRÜR :

Madde 42 -

1 - Bir cürüm işleyenin mükerir sayılması ve bu kanunun o suretle gösterdiği hükümlerin ve cezaların tatbik edilmesi, suçlunun askeri bir cürümden dolayı bir Türk askeri mahkemesinde mahkum olarak ceza gördükten sonra aynı askeri cürmü tekrar yapmasına bağlıdır.

Bu hüküm evvelce verilen ceza kısmen tenfiz edilmiş veya hususi af yoluyle düşmüş olsa bile tatbik olunur. Şu kadar ki cezanın tenfizinden veya affından itibaren yeni cürmün işlendiği tarihe kadar aradan beş sene geçmiş ise bu hükümler tatbik olunmaz.

2 - Tekerrürün teaddüdünde aynı kaide caizdir.


BEŞİNCİ FASIL: CÜRÜM VE CEZALARIN İÇTİMAI [değiştir]

CÜRÜM VE CEZALARIN İÇTİMAI:

Madde 43 -

1 - Bu kanunda yazılı cürümlerle cezaların içtimaında Türk Ceza Kanununun 68 inciden 80 inciye kadar olan maddeleri hükmü tatbik olunur.

2 - Bir araya gelen cezalar aynı neviden kısa hapis cezalarından ibaret ise mecmuuna bir kısa hapis cezası verilir ve İçtima hali şiddet sebebi sayılır.

3 - Kısa hapis cezaları aynı neviden değil ise umumi ceza en ağır cezanın azami haddine göre tayin olunur. Bir gün (...) iki gün oda hapsine müsavi tutulur.

4 - Müteaddit cürümlerin cezalarından velevki yalnız biriyle beraber fer'i bir cezanın dahi hüküm edilmesi lazım veya caiz ise bu fer'i ceza hükmolunur veya hükmolunabilir.


ALTINCI FASIL: CEZAYA EHLİYET VEREN VE BUNU KALDIRAN VE HAFİFLETEN SEBEPLER [değiştir]

CEZAYA EHLİYET VEREN, KALDIRAN VE HAFİFLETEN SEBEPLER:

Madde 44 - Cezaya ehliyet veren ve bunu kaldıran veya hafifleten sebeplere dair Türk Ceza Kanununun birinci kitabının dördüncü babında yazılı hükümler, bu kanunda hilafı yazılı olmadıkça askeri cezalar hakkında da mer'idir.


DİN VE VİCDANA GÖRE LAZIM SAYILAN HAREKETLER CEZAYA EHLİYETİ VE TESİRİ:

Madde 45 - Bir şahsın hareketini vicdanına veya dinine göre lazım saymış olması, yapmak veya yapmamakla vukua gelen bir cezayı mucip olmasına mani teşkil etmez.


KORKU VE İHTİYARİ SARHOŞLUĞUN CEZAYA TESİRİ:

Madde 46 -

1 - Vazife ve hizmette şahsi tehlike korkusu cezayı hafifletmez.

2 - Disiplin tecavüzünde ve kabahatlerinde veya hizmet esnasında yapılan suçlarda ihtiyari sarhoşluk cezayı hafifletemez.


YEDİNCİ FASIL: CEZALARIN TECİLİ [değiştir]

CEZALARIN TECİLİ VE HÜRRİYETİ BAĞLAYICI CEZALAR YERİNE UYGULANABİLECEK CEZA VE TEDBİRLER:

Madde 47 - (Değişik madde: 13/05/1940 - 3823/1 md.)

Türk Ceza Kanununun birinci kitabının müstakil faslında yazılı olan cezaların tecili hakkındaki kaideler aşağıdaki hükümler nazara alınmak şartiyle askeri şahıslar hakkında da tatbik olunur.

A) (Değişik bent: 22/03/2000 - 4551 S.K./12 md.) Askeri mahkemelerden Askeri Ceza Kanununun Üçüncü Babının Dördüncü Faslında yazılı suçlardan dolayı verilen cezalar tecil edilemez ve para cezasına veya tedbirlerden birine de çevrilemez. Aynı Kanunun Üçüncü Babının Üçüncü Faslı ile 84 üncü maddesi hariç olmak üzere 5 inci ve 130 uncu maddesi hariç olmak üzere sekizinci fasıllarında yazılı suçlardan dolayı verilen cezalar tecil edilemez. Ancak fiili işlediği zaman onsekiz yaşını doldurmamış çocuklarla, hüküm zamanında yetmiş yaşına girmiş olanların mahkum oldukları bir seneden az hapis cezaları tecil olunabilir.

B) Türk Ceza Kanunu mucibince bir kabahat fiilinden dolayı mahkum olan ve cezası tecil edilen kimse bir sene içinde ve yine mezkur kanuna tevfikan hapis cezasile mahkum olan ve cezası tecil edilen bir kimse beş sene içinde; askeri bir suçtan dolayı hapis veya daha ağır bir cezaya mahkum olur ve bu askeri cürüm Türk Ceza Kanunu mucibince cezayi mucip fiillerden bulunmazsa, ikinci mahkumiyet evvelki cezanın teciline mani olmaz.

C) Evvelki mahkumiyet askeri bir suç için verilmiş bir ceza olur ve bu askeri suç Türk Ceza Kanunu mucibince cezayi mucib bir fiil bulunmazsa ikinci fiilden dolayı Türk Ceza Kanunu mucibince verilecek cezanın teciline birinci fiil mani olamaz.

SEKİZİNCİ FASIL: MÜŞTEREK HÜKÜMLER [değiştir]

ASKERİ SUÇLARDA ŞİKAYET VE İZİN:

Madde 48 - (Değişik madde: 12/05/1941 - 4026/1 md.)

A) Askeri suçların takibi şikayete bağlı değildir

B) Askeri kazaya tabi olupta Türk Ceza Kanunu mucibince takibi Adliye Vekilinin izinine bağlı suçlar hakkında izin, Milli Müdafaa Vekili tarafından verilir.


ASKERİ CÜRÜMLERDE DAVA VE CEZANIN NASIL DÜŞECEĞİ:

Madde 49 - (Değişik madde: 11/12/1935 - 2862/4 md.)

Aşağıdaki fıkralarda yazılı hükümler mahfuz olmak üzere askeri suçlarda dava ve cezanın düşmesi hususlarında Türk Ceza Kanununun birinci kitabının 9 uncu babı hükümleri tatbik olunur.

A) Yoklama kaçağı, bakaya, saklı ve firar fiilleri hakkında dava müruru zamanı, bütün askeri mükellefiyetlerin veya bizzat girmiş oldukları taahhüdün bitmesinden itibaren işlemeğe başlar.

B) Hıyanet cürümlerile maznun ve mahkum olanlar hakkıda müruru zaman yoktur.

C - ( Ek bent: 14/06/1989 - 3574/1 md.) Sırf askeri suçlarda Türk Ceza Kanununun 119 uncu maddesi hükümleri uygulanmaz.


CEZANIN NASIL ARTTIRILACAĞI:

Madde 50 - Bu kanunda bir suç için şahsi hürriyeti tahdit eden bir cezanın arttırılacağı yazılı olan yerlerde mezkur ceza mevzuubahis cürüm için muayyen olan cezanın iki misline kadar çoğaltılabilir. Şu kadar ki ceza o cürüm için kanunda yazılı azami haddi geçemez.


CEZANIN ARTTIRILMASI İCABEDEN SEBEPLER:

Madde 51 - Bu kanunda hususi bir hüküm tayin edilmemiş oldukça aşağıdaki haller her halde cezanın arttırılmasını muciptir.

A) Madunlarla birlikte bir suçu yapmak veya madunların bir suçuna iştirak etmek;

B) Suç silahın veya resmi nüfuz ve salahiyetin suistimali suretiyle hizmetin ifası esnasında yapılmak;

C) Suç müteaddit şahıslar tarafından toplu olarak veya herkesin gözü önünde birlikte işlenmek.


MEMNU HAKLARIN NE SURETLE GERİ VERİLECEĞİ VE NETİCELERİ:

Madde 52 -

1 - Türk Ceza Kanunu ile Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunun memnu hakların geri verilmesi hususundaki hükümleri askeri şahıslar hakkında da tatbik olunur.

2 - Memnu hakların geri verilmesine karar verildiği takdirde mahkumiyetle zayi olan bilcümle askeri rütbe, unvan, memuriyet, nişan ve askerİ hizmet esnasında kazanılan tekaütlük ve sair haklar geri gelmez. Şu kadar ki bu kararı alan tekrar orduya girerse yeni baştan rütbe, nişan ve madalya ve tekaüt hakkı kazanabilir.

3 - Umumi af ilanından mahkum bulunan askeri şahsın nişan, rütbe ve madalya ve tekaütlük hakkının geri verilmesi, ancak Umumi Af Kanununda yazılı olmağa bağlıdır.


ŞARTLA SALIVERİLME:

Madde 53 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./13 md.)

Askeri mahkemeler tarafından mahkum edilen askeri şahıslar hakkında şartla salıverilme ve şartla salıverilme kararının geri alınması hususlarında 765 sayılı Türk Ceza Kanunu ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanunun ilgili hükümleri uygulanır.

Gerek askeri mahkemelerden ve gerekse adliye mahkemelerinden şartla tahliye kararı alanların tamamlanacak askeri yükümlülükleri varsa, tahliyelerinde tamamlattırılır.


ÜÇÜNCÜ BAP: CÜRÜMLER VE CEZALARI [değiştir]

BİRİNCİ FASIL: HİYANET [değiştir]

VATAN ALEYHİNDEKİ CÜRÜMLER:

Madde 54 - Vatan aleyhinde bir cürüm yapan askeri şahıslar hakkında Türk Ceza Kanununun 125 inciden 145 inci maddeye kadar olan maddeleri hükümleri tatbik olunur.


HARB HİYANETİ:

Madde 55 - (Değişik madde: 21/08/1940 - 3914/1 md.)

(1) Seferberlikte veyahut Türkiye Cumhuriyetini tehdit eden yakın bir harb tehlikesi mevcut olduğunu gösteren fevkalade zamanlarda Türk Ceza Kanununun 129 uncu maddesinin birinci fıkrasında yazılı cürümleri işleyenler veya işlemeye teşebbüs edenler (Harb hiyaneti) cürümünden dolayı ölüm cezası ile cezalandırılırlar.

(2) Az vahim hallerde ölüm cezası yerine müebbet veyahut on beş senede n aşağı olmamak üzere hapis cezası verilebilir. Maksat hasıl olursa her halde ölüm cezası verilir.


MİLLİ MÜDAFAAYA HİYANET:

Madde 56 - (Değişik madde: 08/06/1959 - 7331/1 md.)

1) Bu maddede gösterilen fiilleri işliyenler ve bunlara teşebbüs edenler (Milli Müdafaaya hiyanet) cürmünden dolayı aşağıda yazılı cezalarla cezalandırılırlar.

A) Türk Ceza Kanununun 133 üncü maddesinde ve 136 ncı maddesinin siyasi ve askeri casusluğa dair 3 üncü fıkrasında yazılı cürümleri işliyenlere Türk Ceza Kanununa göre ceza verilir. Bu cürümleri seferberlikte veyahut Türkiye Cumhuriyetini tehdit eden yakın bir harb tehlikesi mevcut olduğunu gösteren fevkalade zamanlarda işliyenler veya işlemiye teşebbüs edenler, 136 ncı maddenin son fıkrasında suçlunun taksirine müstenit olarak yazılı olan haller hariç olmak üzere, ölüm cezasiyle cezalandırılır.

B) Doğru olması halinde askeri veya siyasi bir sır teşkil edecek olan evrak ve vesaikı ve sair maddeleri Milli Müdafaaya hiyanet maksadiyle sahte olarak vücuda getiren veya bu suretle vücuda getirilmiş olduğunu bildiği halde bunları aynı maksatla bir başkasına bildiren veya tevdi edenler hakkında on beş seneden aşağı olmamak üzere hapis cezası verilir.

Fiil seferberlikte veyahut Türkiye Cumhuriyetini tehdit eden yakın bir harb tehlikesi mevcut olduğunu gösteren fevkalade zamanlarda işlenmiş ise failleri ölüm cezası ile cezalandırılırlar.

C) A ve B bentlerinde yazılı cürümlerden birini veya bazılarını işlemek üzere iki veya daha ziyade kimseler aralarında ittifak ederlerse bunlardan herbiri sekiz seneden on beş seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Fiil seferberlikte veyahut Türkiye Cumhuriyetini tehdit eden yakın bir harb tehlikesi mevcut olduğunu gösteren fevkalade zamanlarda işlenmiş ise failleri müebbet hapis cezası ile cezalandırılırlar.

D) A ve B bentlerinde yazılı hiyanet cürümlerini işlemeyi bir kimseden talep veya bu cürümleri işlemek için hizmetini arz veyahut böyle bir talebi veya arzı kabul edenler hakkında da bu bentlerde yazılı cezalar aynen verilir. Eğer böyle bir talep veya arz veya kabul yazılı şekilde vukubulmuşsa, bu yazının fail tarafından mücerret gönderilmiş olmasiyle cürüm tamam olur.

E) A ve B bentlerinde yazılı cürümlerden birini veya bazılarını işlemek üzere bir teşekkül kuranlar, tanzim ve sevk ve idare edenler üç seneden aşağı olmamak üzere hapis veya böyle bir teşekküle yalnız iştirak edenler bir seneden üç seneye kadar hapis cezasiyle cezalandırılırlar.

Fiil seferberlikte veyahut Türkiye Cumhuriyetini tehdit eden yakın bir harb tehlikesi mevcut olduğunu gösteren fevkalade zamanlarda işlenmiş ise teşekkülü kuranlar, tanzim ve sevk ve idare edenler ölüm ve böyle bir teşekküle iştirak edenler müebbet veya on beş seneden aşağı olmamak üzere hapis cezasiyle cezalandırılırlar.

F) C, D, E bentlerinde yazılı hallerde her hangi bir suretle olursa olsun cürmün işlenmesine mani olan suç ortağı cezadan kurtulur.

G) Türk Ceza Kanununun 127 nci maddesinin 3 üncü fıkrasında yazılı olan milli menfaatler aleyhine yabancıdan menfaat veya vait kabul eden vatandaşla bu maksatla para veren veya menfaat temin veya vadeden yabancılar bu fıkra hükümlerine göre cezalandırılırlar.

Fiil seferberlikte veyahut Türkiye Cumhuriyetini tehdit eden yakın bir harb tehlikesini mevcut olduğunu gösteren fevkalade zamanlarda işlenmiş ise, failleri ölüm cezasiyle cezalandırılır.

Eğer para veya menfaat, yazılı bir beyan ile talep veya kabul ve taahhüt edilmiş ise, fail tarafından bu beyanın mücerret gönderilmiş olması ile fiil tamam olur.

Bu bentte yazılı cürümler ancak Milli Müdafaa Vekilinin talebi üzerine takip olunur. Talebin geri alınması caizdir.

2) Az vahim hallerde bu maddede yazılı ölüm cezaları yerine müebbet hapis veya on beş seneden aşağı olmamak üzere muvakkat hapis cezası verilir.


MİLLİ MÜDAFAA ALEYHİNE SAİR HAREKETLER:

Madde 57 - (Değişik madde: 21/08/1940 - 3914/1 md.)

(1) Her kim, bir müstahkem mevkide, bir harb limanında veyahut diğer bir askeri müessesede ve askeri sahada, deniz ordusuna ait bir gemide, yahut Devlet karasuları içinde Devletin bir makamına, bir memura veya bir askere karşı ismi ve şahsı halleri, sıfatı, mesleki, ikamet mahalli veya tabiiyeti hakkında kasten yanlış malümat verir veya malümat vermekten çekinirse üç aydan üç seneye kadar hapis ile cezalandırılır.

Resmen tahdit ve ilan edilmiş olan emniyet mıntakaları ve ordunun ihtiyaçlarına taallük eden mevat ve eşyayı imal ve tamire ve muhafazaya tahsis edilmiş olan sınai müesseseler, depolar dahi askeri müessese gibi telakki olunur.

(2) Türk Ceza Kanununun 135 inci maddesinde yazılı fiilleri işleyenler bu maddede gösterilen cezalarla cezalandırılır.


MİLLİ MUKAVEMETİ KIRMAK:

Madde 58 - (Değişik madde: 21/08/1940 - 3914/1 md.)

Her kim, Türk Ceza Kanununun 153, 161 inci maddelerinde yazılı suçlardan birisini ve 155 inci maddede yazılı halkı askerlikten soğutmak yolunda neşriyatta ve telkinatta bulunmak ve nutuk irat etmek fiillerini işleyecek olursa milli mukavemeti kırmak cürmünden dolayı mezkur maddelerde gösterilen cezalarla cezalandırılır.


MİLLİ MÜDAFAA VASITALARINI TAHRİP:

Madde 59 - (Değişik madde: 21/08/1940 - 3914/1 md.)

(1) Milli Müdafaayı ihlal kastiyle müdafaaya yarayan vasıtalardan birini veya her hangi bir tesisi tahrip eden, yok eden, terkeden, kullanılmayacak hale getiren veya kusurlu olarak imal, teslim veya tesellüm eden veya bunlara her hangi bir suretle zarar verenler sekiz seneden aşağı olmamak üzere hapis cezasiyle cezalandırılır.

(2) Milli Müdafaanın emniyeti için ehemmiyetli olan bir işletmeye muktazi her hangi bir vasıtayı Milli Müdafaayı ihlal kastiyle kısmen veya tamamen bozarak veya tahrip ederek veyahut mesaisini ihlal eyleyerek işletmenin faaliyetini tehlikeye düşürenler veya muattal bir hale koyanlar sekiz seneden aşağı olmamak üzere hapis cezasiyle ce zalandırılır.

(3) Fiil, seferberlikte yapılmış veya Devletin harb hazırlıklarını veya harb kudretini veya kabiliyetini ve askeri hareketlerini tehlikeye koymuş ise 1, 2 numaralı fıkralarda yazılı curümlerin failleri ölüm cezası ile cezalandırılır.


SÖZ VEREREK TAHLİYE OLUNAN HARB ESİRLERİ:

Madde 60 -

1 - Harb esiri olupta verdiği sözü tutmayarak Türkiye Cumhuriyeti aleyhine muharip olarak tutulmak ve yahut ecnebi olupta Türkiye Cumhuriyeti hizmeti askeriyesinde bulunduğu halde Türkiye aleyhine bir düşman ile beraber olmak hiyanet addolunarak faili ölüme mahkum olur.

2 - Düşman eline düşen her Türk askeri düşmana karşı silah tutmamak üzere söz vererek serbestisini elde ederse bir seneden beş seneye kadar hapsolunur.


İKİNCİ FASIL: SEFERBERLİKTE HARB KUVVETLERİNİ TEHLİKEYE DÜŞÜRMEK [değiştir]

SEFERBERLİĞİ GECİKTİRENLERİN VE İHLAL EDENLERİN CEZASI:

Madde 61 -

1 - Her kim kasten seferberliği geciktirip veya askeri bir hizmet ve vazifeyi ihlal edip bu suretle düşman teşebbüsatının kolaylaşmasına ve terakkisine ve yahut muharip Türkiye Cumhuriyeti ve mütteffikleri kıtalarına zarar ve tehlike gelmesine sebep olursa muvakkat ağır hapis ve yahut üç seneden fazla hapis cezasiyle cezalandırılırlar.

2 - Az vahim hallerde veya vazife ve hizmeti ihlal kasten vukubulmamış ise, üç seneye kadar hapsolunur.


MÜSTAHKEM BİR MEVKİİ VEYA KENDİ MEVKİİNİ VEYA KENDİSİNİ VEYA BİR GEMİYİ, BİR TAYYAREYİ DÜŞMANA TESLİM EDEN KUMANDANLARIN CEZASI:

Madde 62 - 1 - Aşağıda yazılı olan askeri şahıslar ölüm cezasiyle cezalandırılır:

A) Müstahkem bir mevkii; müdafaasına hizmet eden bütün vasıtaları kullanıp bitirmeksizin düşmana teslim eden mezkur mevkiin kumandanı;

B) Emri altında bulunan müdafaa vasıtalarını ihmal ile kendisine mevdu mevkii terkeden veya düşmana teslim eden kumandan;

C) Vazifesinin kendisinden talep eylediği her şeyi evvelden yapmayarak emri altına tevdi edilen kıtaatın teslimisilah etmesini intaç edecek surette açık sahrada düşmanla mukavele yapan kumandan;

D) Askeri bir gemi ve tayyareyi ve yahut mürettebatını düşmana teslim etmemek için vazifenin kendisinden talep ettiği her şeyi evvelden yapmayarak düşmana teslim eden gemi ve tayyare kumandanı;

2 - B. ve C. fıkralarında yazılı olan cürümlerin failleri az vahim hallerde, beş seneden az olmamak üzere, muvakkat ve yahut müebbet ağır hapis cezasiyle cezalandırılır.


ÜÇÜNCÜ FASIL YOKLAMA KAÇAĞI, BAKAYA, SAKLI, FİRAR

Madde 63 -

1 - (Değişik fıkra: 30/04/1945 - 4726/1 md.)

A) ( Değişik bent: 16/02/1994 - 3970/1 md.) Kabul edilecek bir özrü olmadan barışta bakayalarla yoklama kaçağı veya saklılardan yaşıtlarının veya birlikte işleme bağlı arkadaşlarının ilk kafilesi yollanmış bulunanlar ve ihtiyat erattan çağrılıp da özürsüz yaşıtlarının yollanmalarından başlıyarak yedi gün içinde gelenler bir aya kadar, yakalananlar üç aya kadar, yedi günden sonra üç ay içinde gelenler üç aydan bir yıla kadar, yakalananlar dört aydan bir buçuk yıla kadar, üç aydan sonra gelenler dört aydan iki yıla kadar hapis, üç aydan sonra yakalananlar altı aydan üç yıla kadar hapis;

B) A Bendinde yazılı erbaştan ve erden gelip te veya yakalanıp ta kıtasına varmadan savuşanlar ayrıca bir aydan bir yıla kadar hapis cezasiyle cezalandırılır.

2 - (Değişik bent: 15/06/1942 - 4257/1 md.) Seferberlikte birinci fıkrada yazılı olanlarla ruhsatlılardan sevk gününün bitmesinden itibaren yedi gün içinde gelenler bir aydan bir seneye, elde edilenler dört aydan iki seneye kadar, yedi günden sonra üç ay içinde gelenler iki seneden aşağı olmamak üzere elde edilenler üç seneden aşağı olmamak üzere hapis, üç aydan sonra kendiliğinden gelenler beş seneden az olmamak üzere hapis, elde edilenler ölüm cezasına mahkum edilirler. Az vahim hallerde ölüm cezası yerine müebbet veya on seneden aşağı olmamak üzere hapis cezas ı verilir ve diğer hallerde gösterilen cezalar yarıya indirilir.


ÇAĞIRILIPTA GELMİYEN YEDEK SUBAYLARLA ASKERİ MEMURLARIN CEZALARI:

Madde 64 - (Değişik madde: 15/06/1942 - 4257/1 md.)

1 - Hazarda askeri hizmete çağrıldığı halde 1076 sayılı kanunun 15 inci maddesine tevfikan Milli Müdafaa Vekaletince emredilen müddet içinde askerlik şubesine gelmiyen yedek subay ve askeri memurlardan bu müddetin bitmesinden sonra on beş gün içinde elde edilenler bir aydan altı aya kadar, on beş günden sonra üç ay içind e elde edilenler altı aydan bir seneye kadar hapis ve üç aydan sonra elde edilenler beş seneye kadar hapis cezasiyle cazalandırılır. Bu müddetler içinde kendiliğinden gelenlerin cezaları yarıya indirilir.

2 - Seferberlikte çağrıldığı halde muayyen müddet içinde askerlik şubesine gelmiyen yedek subaylarla askeri memurlardan bu müddetin bitmesinden sonra yedi gün içinde gelenler üç aydan iki seneye kadar, elde edilenler altı aydan üç seneye kadar, yedi günden sonra üç ay içinde gelenler iki seneden ve elde edilenler üç seneden aşağı olmamak üzere hapis, üç aydan sonra gelenler beş seneden az olmamak üzere hapis, elde edilenler ölüm cezasiyle cezalandırılırlar.

3 - Askeri hizmet için yapılan davet üzerine şubeye gelen yedek subay ve askeri memurlardan mahalli müretteplerine hazarda on iki ve sefeberlikte dört gün içinde hareket etmiyenler veya yol müddeti hariç olarak bu müddetlerin yarısından fazla bir müddeti yolda geçirerek vazife ve memuriyetlerine iltihak etmiyenler hazarda üç aya kadar ve seferberlikte üç aydan beş seneye kadar hapsolunurlar. Bu fıkrada ve 65 inci maddede yazılı müddetler halin icabına göre Milli Müdafaa Vekilliğince azaltılabilir veya uzatılabilir.

Az vahim hallerde 63 üncü maddenin son fıkrasında yazılı hükümler bu maddede yazılı olan cezalar hakkında da tatbik olunur.

4 - 1076 sayılı kanunun 13 ve 15 inci madelerinde yazılı haller bu maddenin tatbikında da nazara alınır.


VAZİFE VE MEMURİYETLERİNE GİTMEYENLERİN CEZALARI:

Madde 65 - (Değişik madde: 25/01/1957 - 6889/1 md.)

Tayin olunduğu vazife ve memuriyet emrinin tebliğinden itibaren mazeretsiz hazarda 15 ve seferberlikte 6 gün içinde hareket etmiyen veya yol müddeti hariç olarak hazarda 7, seferde 3 günden fazla bir müddet yolda geçirerek vazife ve memuriyetlerine iltihak etmiyen subaylar, askeri memurlarla astsubaylar üç aya kadar ve seferberlikte üç aydan beş aya kadar hapsolunurlar. Tekerrürü halinde ilk fiil hazarda ise altı ay ve seferberlikte ise sekiz ay ve her iki fiil seferberlikte ise bir sene hapsolunurlar.

Yukarda hareket ve iltihak için tayin olunan müddetlerin bitmesinden itibaren hazarda altı, seferberlikte üç gün içinde kıtasına iltihak etmiyenler hakkında da 66 ncı madde hükümleri tatbik olunur.


FİRAR VE CEZASI:

Madde 66 - (Değişik madde: 14/06/1989 - 3574/2 md.)

1) Aşağıda yazılı askeri şahıslar bir yıldan üç yıla kadar hapsolunur:

a) Kıt'asından veya görevi icabı bulunmak zorunda olduğu yerden izinsiz olarak altı günden fazla uzaklaşanlar,

b) Kıt'asından veya görevini yapmakta olduğu yerden izin, istirahat veya hava değişimi alarak ayrılanlardan, dönmeye mecbur bulundukları günden itibaren altı gün içerisinde özürsüz olarak gelmeyenler,

2) Aşağıda yazılı hallerde hapis cezası iki yıldan aşağı olamaz.

a) Suçlu, silah, mühimmat ve bunların teçhizat veya nakil vasıtalarından ve hayvanlardan birini veya ordu hizmetine tahsis edilen herhangi bir şeyi beraberinde götürmüş ise;

b) Suçlu hizmet yaparken kaçmış ise; c) Suçlu mükerrir ise;

3) Seferberlikte bu maddede yazılı mehiller yarıya indirilir.


YABANCI MEMLEKETE FİRAR EDENLERİN CEZALARI:

Madde 67 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./14 md. *1* ;Değişik madde: 22/01/2004 - 5080 S.K./1. md.) *2*

Aşağıda yazılı fiilleri işleyen asker kişiler, yabancı ülkeye kaçmış sayılarak bir seneden beş seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılırlar:

A) (İptal bent: Anayasa Mah. 21/01/2004 tarih ve E. 2002/166, K. 2004/3) *3* *4*

B) Ülke sınırları dışındaki bir askeri birlik veya görev yerinden, deniz veya hava aracından kaçıp da bu durumda üç günü geçirenler.

C) Ülke sınırları dışındaki bir askeri birlikten, deniz veya hava aracından herhangi bir nedenle ayrı düşüp de askeri veya sivil bir Türk resmi makamına veya müttefik devlet makamlarına özürsüz olarak müracaat etmeksizin üç günü geçirenler.

D) Harp esiri iken serbest bırakılıp da askeri veya sivil bir Türk resmi makamına veya müttefik devlet makamlarına teslim olmak üzere harekete geçme imkanı doğduğu halde, özürsüz olarak hareketsiz kalan ve bu durumda üç günü geçirenler.

Aşağıda yazılı hallerde üç seneden yedi seneye kadar hapis cezası verilir:

A) Fail beraberinde silah, mühimmat, savaş araç veya gerecini götürmüş ise.

B) Fail hizmet yaparken kaçmış ise.

C) Fail mükerrir ise.

Seferberlik ve savaş halinde, bu maddede yazılı mehil bir güne iner. Bu ma ddedeki suçu seferberlikte işleyenlere beş seneden, savaş halinde işleyenlere ise yedi seneden aşağı olmamak üzere hapis cezası verilir.


MEHİL İÇİNDE YAKALANANLARIN CEZASI:

Madde 68 - ( Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./15 md.)

66 ve 67 nci maddelerde yazılı olan süreler içinde yakalananlara iki aydan altı aya kadar hapis cezası verilir.

Aşağıda yazılı hallerde, gün unsuru aranmaz ve ceza artırılır.

A) Fail beraberinde silah, mühimmat, savaş araç ve gerecini götürmüş ise,

B) Fail hizmet yaparken kaçmış ise.


DÜŞMAN TARAFINDA, DÜŞMAN KAŞISINDA, MAHSUR MEVKİDEN KAÇANLARIN CEZASI:

Madde 69 -

1- Düşman tarafına kaçan ölüme mahkum edilir.

2 - Düşman karşısında veya mahsur bir mevkiden kaçan müebbet veya muvakkat ağır hapis ile cezalandırılır. Vahim hallerde ölüm cezası verilebilir.


SÖZLEŞEREK FİRAR VE CEZASI

Madde 70 -

1- İkiden ziyade askeri şahıslar önceden kararlaştırarak toplu kaçarlarsa sözleşerek firar sayılır.

2- Suçlular yabancı memlekete kaçmışlar ise ön ayak olanlar beş seneden yedi seneye kadar; ön ayak olanlar subay veya askeri memur ise beş seneden on seneye kadar ağır hapis ile cezalandırılırlar.

3 - Suçlular vatan içine kaçmışlarsa ön ayak olanlar iki seneden beş seneye kadar, ön ayak olan subay veya askeri memur ise beş seneden yedi seneye kadar ağır hapis ile cezalandırılırlar.

4 - Sözleşerek kaçan diğer suçlular bir seneden üç seneye kadar hapsolunur.

Firar yabancı memlekete ise ceza bir kat arttırılır.

5 - Seferberlikte sözleşerek firara ön ayak olanlar ölüm cezasiyle cezalandırılırlar, diğer suçluların cezaları muayyen cezanın yarısı kadar arttırılır.

6 - (Mülga bent: 14/06/1989 - 3574/4 md.)


ERBAŞLARIN RÜTBELERİNİN GERİ ALINMASI:

Madde 71 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./16 md.)

Firar ve izin tecavüzü cürümlerinden hüküm giyen erbaşların rütbelerinin geri alınmasına da hükmolunur.


FİRAR CEZALARININ SONRAYA BIRAKILMASI:

Madde 72 -

1 - (Mülga bent: 25/10/1963 - 353/259 md.)

2 - Bunlar sevkolunurken, yollardan misafirhanelerden, bulundukları kıta ve müesseselerden tekrar kaçarlarsa evvelce mahkum oldukları ceza iki misline iblağ olunur.


GERİ GELEN KAÇAKLARIN CEZALARININ İNDİRİLMESİ

Madde 73 - Kaçak, kaçtığından altı hafta, seferberlikte bir hafta içinde kendiliğinden geri gelirse yukarıki maddelere göre verilecek cezalar yarısına indirilir. Ölüm cezası yerine müebbet ağır hapis yahut beş seneden az olmamak üzere ağır hapis cezası verilir.


FİRARA KALKIŞANLARI HABER VERMİYENLERİN CEZASI :

Madde 74 - Bir firar teşebbüsünü doğru olarak haber alıpta firarın önü alınabilecek bir zamanda bunu amirine haber vermekte ihmal eden askeri şahıs, eğer firar vuku bulmuş ise altı aya kadar ve firar seferberlikte vuku bulmuş ise iki seneye kadar hapsolunur.


KAÇAKLARA YARDIM EDENLERİN CEZALARI

Madde 75 -

1 - (Değişik fıkra: 30/04/1945 - 4726/2 md.) Asker kişileri kaçmağa kışkırtan veya kaçmalarını veya kaçaklığın devamını kolaylaştıran veya kaçakları, izinsizleri, bakayayı, yoklama kaçaklarını, saklıları ve çağrılıp ta gelmiyen yedek subaylarla yedek askeri memurları bilerek özel ve resmi hizmete alanlar veya gizliyenler veya Devlet, il ve belediyelerle bunların deneti altındaki bütün kuruluş ve kurumlarda ve banka ve kamu faydasına çalışan dernek ve mesleki kuruluşlarda her ne suretle olursa olsun çalıştıranlar ve Hükümetten yapılacak tebligat üzerine özel işlerinden çıkarmıyanlar barışta üç aydan bir yıla ve tekerrüründe bir yıldan üç yıla, seferberlikte veya olağanüstü hallerde altı aydan iki yıla kadar hapis ve bu eylemin seferberlikte veya olağanüstü hallerde tekerrüründe yedi yıla kadar ağır hapis cezasiyle cezalandırılır.

2 - Seferberlikte herhangi bir suretle askeri kuvveti tenkise sebep olacak surette vakıa gayrimutabık kasten vesika verenler birinci defasında iki seneden beş seneye kadar ağır hapis ve mükerrirler ölüm cezasiyle cezalandırılırlar.


TUTUKEVİ VEYA CEZAEVİNDEN KAÇMAK VEYA KAÇMAYA ARACI OLMAK:

Madde 76 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./17 md.)

Askeri tutukevi veya cezaevinden kaçmak veya kaçmaya aracı olmak suçlarını işleyen asker kişiler hakkında, Türk Ceza Kanununun İkinci Kitabının Dördüncü Bab Yedinci Faslında yer alan hükümler uygulanır.

Ancak, askeri ceza ve tutukevlerinden altı gün veya daha fazla süre ile kaçan asker kişilere verilecek hapis cezası veya asıl cezaya ilave olunacak hürriyeti bağlayıcı ceza bir yıldan az olamaz.


GÖZ VEYA ODA HAPSİ CEZA YERİNDEN KAÇMAK, İNFAZ ŞARTLARINA UYMAMAK, KAÇMAYA ARACI OLMAK:

Madde 77 - (Değişik madde: 22/03/2000 - 4551 S.K./18 md.)

Disiplin mahkemeleri ile disiplin amirleri tarafından verilen göz veya oda hapsi cezalarının çekildiği yeri terk edenlere veya cezanın diğer infaz şartlarını yerine getirmeyenlere, bir aydan altı aya kadar hapis cezası verilir.

Göz veya oda hapsi ceza yerinden kaçanlara, aracı olanlara veya ihmal yahut kayıtsızlıkları ile kaçmalarına sebebiyet verenlere de aynı ceza uygulanır.

Göz veya oda hapsini çekmekte olduğu yeri terk fiili, altı gün veya daha fazla devam etmiş ise, verilecek hapis cezası bir yıldan az olamaz.


DÜŞMAN TARAFINA, YABANCI MEMLEKETE KAÇANLAR HAKKINDA MALİ VE FER’İ CEZALAR

Madde 78 -

A:1 - Düşman tarafına kaçan veya seferberlikte mükellef olduğu hizmetten uzak kalmak kastiyle yabancı bir memlekete sığınanların veya yabancı memlekette kalanların mevcut ve ileride vücut bulacak menkul ve gayrimenkul bütün mal ve mülklerinin millet namına zaptına karar verilir. Bu karar verilirken suçlunun hısımları bir müdafi tayin etmek hakkını haizdirler.

2 - Bu karar maznuna, mümkün olmadığı halde onun son ikametgahına tebliğ olunur ve askeri mahkemece kapısına asılır, gazetelerle ilan olunur. Seferberliğin bittiğini bildiren emir tarihinden üç ay içinde bu tebliğ bir kere daha yapılır.

3 - Zabıt kararının bir hulasası karar tarihinden sekiz gün içinde tapu idarelerine ve gaiplerin mallarını idare ile muvazzaf olan makama tebliğ olunur.

4 - Zaptına karar verilen mal ve mülkler mezkur idareler tarafından satılıncaya kadar mahcuz kalır. Bu mal ve mülkler satılmazdan evvel maznun gelir veyahut yakalanır da muhakemesi yapılırsa haciz kaldırılır.

5 - Suçlunun kanunen infaka mecbur olduğu kimselerin geçinmeleri son ikamet gahı sulh hakiminin emriyle haczolunan mallarından kıymetlerine göre temin olunabilir.

B:1 - Suçlunun füruu, baba ve anası, kardeşleri yahut karısı sağ ise, ölüme bağlı tasarruf hükümlerine göre (K. M. 452, 453) bu kimselerin mahfuz hisseleri miktarı kendilerine verilir ve mütebakisi millet menfaatine satılır. Bu mirasçılardan kimse bulunmazsa, bütün mallar millet menfaatine satılır.

2 - Suçlunun gelmesine maddi bir imkansızlığın sebebiyet verdiği resmi tahkikat ile sabit olmaz ise veya hısımları tarafından ispat edilemez ise A fıkrasının 2 rakamında yazılı olduğu üzere seferberlik bittikten sonra yapılacak son tebliğ tarihinden bir sene sonunda zabıt katileşir ve zaptolunan mallar satılır.

3 - Zaptolunan mallar devlet mallarının satılmasına dair kanunlara ve nizamnamelere göre satılır.

4 - Malların satılmasına ve kıymetlerine karşı itirazlar suçlunun Türkiyede bulunduğu son ikametgahı veya son bulunduğu mahal mahkemelerine arzolunur.

5 - Suçlunun borçları mirasçılara terkedilen hisselerden istifa olunur. Mirasçı yoksa bütün malların dörtte üçü suçlunun borçlarına karşılık teşkil eder.

6 - Mallar satıldıktan sonra A fıkrasının 2 numarasında yazılı müddetin hitamından evvel suçlunun ölmüş olduğu anlaşılırsa satılan malların bedeli mirasçılarına verilir.

7 - Zaptolunan mallar satıldıktan sonra vicahi muhakeme neticesinde suçlu beraet ederse geldiği veya yakalandığı günden ilerisi için bütün medeni haklarına sahip olur. Geçen zaman için mallarının zaptedilmesi yüzünden kendisine ve ailesine vakı olan zarar ve ziyanın tazminini Devletten talep ve iddia edebilir.

C:1 - Şahsi servetini gizlemek, elinden çıkarmak veya azaltmak kastiyle seferberlikte gerek hayatta bulunanlar arasında cari olan ve gerek ölüme bağlı bulunan akit ve tasarruflardan birine dair suçlu tarafından karşılıklı veya karşılıksız doğrudan doğruya veya bilvasıta yapılan her türlü talep ve müracaatlar ve muamelelerin muteber olmayacağı zabıt karariyle beraber karar altına alınır.

2 - "A" fıkrasında gösterilen suçlunun mallarının zaptına karar verilmeden veya verildikten sonra bu suçlunun bütün mallarının veya bir kısmının kaçırılmasına veya azaltılmasına doğrudan doğruya ve bilvasıta bilerek yardım eden bütün devlet memurları, varisler, ticari, ve mali müesseseler, şirketler ve bütün üçüncü şahıslar bu suretle gizlenen veya kaçırılan mallar kıymetinin iki mislinden az ve üç mislinden çok olmamak ü zere adli para c ezasına mahkum olurlar.

D: Suçlu Kanunu Medeni mucibince haiz olduğu vesayete mütallik bütün haklarını zayi eder.

E: Bu maddedeki suçlar hakkında, dava ve ceza müruru zamanı işlemez.
Son düzenleyen Daisy-BT; 18 Şubat 2011 15:41 Sebep: İfadeler silindi.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....