bir mezar sessizliğinde kalıntılarımızla oyalanıyoruz
bir taş alıp fırlatıyoruz sinirlerimizi fişekliyoruz
anlatmak istediklerimiz var susuyoruz korkuyoruz
durduk yerde baş ağrıları diş sancıları çekiyoruz
aslında yaşamaktanda soğumadık seviyoruz haytalığımızı
şakalar yapıyoruz fıkralara takılıyoruz ne gerekiyorsa
bazen senlerden gecelerden uzaklaşıyoruz
sokaklara yuvamıza ürediğimiz yerlere koşuyoruz
hakkımız diyoruz zaman bizim yağmurlarla kaytarıyoruz
bir kürdanla kalpler çiziyoruz aşklar yazıyoruz
yolunu kaybetmiş bir karıncaya adresler tarif ediyoruz
omuzlarında el örgüsü bir şal ninemle bakışıyoruz
o çok şey anlatıyor biz asfaltta solucanlarla
bir Don Kişot yalnızlığında Sanşo Panza’ları oynuyoruz
necmi dayan 12 10 2007