Arama


ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
25 Mayıs 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Cenaze Töreleri
MsXLabs.org & Temel Britannica

İnsanlar toplu yaşama­ya başladığından beri ölüm önemli bir olay olmuş ve ölü için çeşitli geleneklere ve törelere uyularak törenler yapılagelmiştir. Toplumların dinsel ve kültürel özelliklerine bağlı olarak bu törenler büyük bir çeşitlilik gösterir. Ama bu törenlerin tümü ölünün gö­mülecek, yakılacak ya da saklanacak bedeniyle ilgilidir.

Dinler genel olarak ölümün bir son olmadı­ğını, ruhun ölümden sonra da sonsuz olan öteki dünyada varlığını sürdüreceğini kabul eder. Bazı toplumlarda insanlar ölülerin ya­şayanları etkileme gücüne sahip olduğuna inanırlar. Bu nedenle ölüme ilişkin törenle­rin kusursuz ve geleneğe uygun biçimde uygulanmasına özen gösterirler. Törenler ge­nellikle toplumun katılımına açık olarak yapı­lır. Ölen kişiye çeşitli nedenlerle yakınlığı bulunan insanları bir araya getiren bu tören­ler, acılı bir günde "beraberlik" duygusu yaratmaya yardım eder. Yaşam, ölünün kal­dırılmasına ilişkin törelerin uygulanması ta­mamlandıktan sonra olağan akışına yeniden döner.
Bazı kültürlerde ölü gömülür, bazılarında ise yakılır. Hindu dinine göre insan öldükten sonra tez elden yakılmalıdır. Bu nedenle Hindu törenleri kısa sürede tamamlanır. Baş­ka bazı kültürlerde ise daha uzun sürer. Müslümanlar ve Hıristiyanlar ölülerini gö­merler. Toprağa verilmek anlamında, göm­mek için kimi işlemler uygulanır. Müslüman­lıkla ölü yıkanarak arındırılır, kefen denen bir beze sarılır. Kefenlenmiş, tabuta konmuş ölüye "cenaze" adı verilir. Ölünün namazının kılınması zorunlu bir görevdir. Tabut omuz­larda taşınır, bu taşıma işinin hızla yapılması gerekir. Cenaze toprağa indirilip üstü örtül­dükten sonra Kuran okunur ve tören sona erer. Yahudiler de ölülerini vakit geçirmeden gömmeye özen gösterirler. Ama mezar taşı­nın konmasına kadar, bir yıl süreyle yas tutarlar. Eski Mısırlılar ölen firavunlarını mumyalar ve görkemli anıtmezarlara koyar­lardı. Piramit adı verilen fira­vun mezarlarının en ünlülerinden üçü Gize' dedir. Eski Mısır'da sıradan ölüler de mumyalanır ama onlar daha gösterişsiz mezarlara gömülürdü. Her yıl be­lirli günlerde ölünün akrabaları mezar başın­da ölülerini anar, böylece cenaze töreleri kuşaklar boyunca sürerdi.
İnsanlar değer verdikleri ölülerinin mezarı­na zaman zaman çiçek koyar; yakılması duru­munda, külleri özel bir kapta saklar ya da istenilen yere serper.
Ölünün değeri ve yaşayanları etkileme gü­cü toplumdaki önemine ve ölüm biçimine bağlıdır. Japon, Çin ve bazı Afrika topluluk­larında ölen bir kral ya da şef için özel törenler uygulanır, böylece ölen kişinin yaşa­yanlara yardım etmeyi sürdüreceğine inanılır­dı. Bazı toplumlarda ölen aile reisi ailenin etkili bir atasına dönüştürülürken, ölen ço­cuksa, çocuğun toplumdaki yeri önemsiz ol­duğu için, kısa ve sade bir tören yapılırdı. Ölüm kime gelirse gelsin tedirgin edici bir olaydır. Şiddet sonucu olan ya da doğal olmayan ölümler ise daha da rahatsız edicidir. Bu nedenle bazı toplumlar savaş, kaza, cina­yet ya da intihar ölümlerinde çoğu zaman özel törenler uygular.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!