Hoparlör
MsXLabs.org & Temel Britannica
Hoparlörün işlevi mikrofonunkinin tersidir. Hoparlörlerin pek çoğu şu ilkelere göre çalışır: Bir mikrofondan gönderilen ya da başka bir aygıtla üretilen elektrik akımı hoparlörün "motor" olarak adlandırılan bölümüne beslenir. Hoparlörlerin çoğunda motor, güçlü bir magnetik alanın içinde hareket eden bir bobinden oluşur. Ses bobini denen bu motor, elektriği mekanik enerjiye dönüştürür. Bobin, başlagıçtaki sesin ürettiği değişken elektrik akımıyla tam bir uyum içinde hareket eder. Ses bobini bir diyaframa bağlanmıştır; bobin hareket ettikçe diyafram da onunla birlikte titreşir. Titreşen diyafram da davullarda ve öbür vurmalı çalgılarda olduğu gibi çevresindeki havayı titreştirir. Sonuçta, havanın hareketi kulaklarımıza ses olarak gelir; bu, mikrofonla gönderilen sesin aynısıdır. Bazı hoparlörlerin motorunda bobin yerine piezoelektrik etki özelliği olan bir madde kullanılır. Bu madde, kristalli mikrofonlarda olduğu gibi diyaframı titreştirir. Diyaframı titreştirmek için elektrostatik güçlerden yararlanan hoparlörler de vardır. Mikrofon aracılığıyla gönderilen sinyaller (değişken akımlar) genellikle çok zayıftır; bu nedenle bu sinyallerin hoparlöre beslenmeden önce yükselteç ya da amplifikatör denen bir aygıtla büyütülmesi, yani güçlendirilmesi gerekir. Hoparlörlerin konuşma ya da müzik seslerini yeniden üretebilme kalitesi, özgün seslerin bütün frekanslarını (perdelerini) alabilmesine, yani bütün frekanslara duyarlı olmasına bağlıdır. Bunu sağlayabilmek için hoparlörler, genellikle bas hoparlörler ve tiz hoparlörler olmak üzere ikiye ayrılır. Bas hoparlörlerin alçak frekanslara duyarlı büyük diyaframları vardır; tiz hoparlörlerin yüksek frekanslara duyarlı diyaframları çok daha küçüktür.