Tıraş
isim Farsça ter¥ş
1 . Saç veya sakalı kesme işi, yülüme:
"Tıraştan sonra da bıyık, sakal yerleri belli olurdu."- M. Ş. Esendal.
2 . Erkek saçını belli bir biçim vererek kesme:
"Asker tıraşı."- .
3 . Kesilme ve kazınma zamanı gelmiş saç ve sakal:
"Üç günlük tıraşıyla hasta yatıyordu."- .
4 . Bir şeyin üzerindeki pürüzleri alma, belli bir biçim vermek için yontma.
5 . (argo) Yalan, asılsız, bıktırıcı söz:
"Bırak tıraşı, doğru konuş."- .
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- tıraşa tutmak
- tıraş etmek
- tıraşı gelmek (veya uzamak)
- tıraş olmak
Birleşik Sözler
- tıraş bıçağı
- tıraş fırçası
- tıraş köpüğü
- tıraş kremi
- tıraş losyonu
- tıraş makinesi
- tıraş sabunu
- tıraş tası
- dikine tıraş
- elmastıraş
- heykeltıraş
- kalemtıraş