Arama


MeLL - avatarı
MeLL
Ziyaretçi
7 Temmuz 2009       Mesaj #6
MeLL - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
watashı adlı kullanıcıdan alıntı

KARDEŞİM ALLAH KADERİ BİLİYORSA BİZ NEDEN YAŞIYORUZ DEMİŞSİN NE KADAR GÜZEL SÖYLEMİŞSİN KADERİMİZİ SADECE ALLAH BİLİYOR AMA SEN BİLİYORMUSUN?
BİZLERDE KADERİMİZİ BİLSEYDİK ŞU AN YAŞAMANIN NE ANLAMI KALIRDI DEĞİLMİ SEVGİLİ KARDEŞİM

Alıntı
recepkaymak adlı kullanıcıdan alıntı

kaderi anladım ama peki neyapacagımızı ALLAH BİLİYOR... YANİ BİZ ALLAHIN kendi isteklerimizi yapsakta biliyor...neden biz yaşıyoruz... ? Msn Thinking






Cevabımız

Değerli Kardeşimiz;

Allah için “ hikmetinden sual sorulmaz” tabiri kullanılmaktadır. Yani Allah’ın yaptığı hiçbir şey sorgulanmamalı, çünkü O sonsuz hikmet ve Adalet sahibidir.

Size verdiğimiz cevapta sorduğunuz sorunun cevabı var.

Şöyle ki: Allah yapacağımız şeyleri bilir ve kaderimizde yazar. Bu yazdığı ve bildiği şeyleri, bizim yapacağımıza göre biliyor. Şayet bizim yaratılmadığımızı kabul etsek o zaman işlediğimiz herhangi bir fiil olmayacağından, kaderimizde yazılan herhangi bir mukadderat ta olmayacaktır. O zaman cennet ve cehennem imtihandan dolayı olmayacaktır. Çünkü “ilim maluma tabidir” diye ifade edilen genel bir kaide vardır. Yani bir şeyi bilmek, o şeyin nasıl olacağına bağlıdır.

Şimdi, “Madem Allah bizim ne yapacağımızı biliyor, öyleyse bizi neden imtihana tabi tuttu?” sorusuna gelelim. Bu soruya bazı maddelerle cevap vermeye çalışalım:

1- Allah bizi yaratmayı irade etti ve irademizi serbest bıraktı. İrademizin önüne çok alternatifler açtı. Bizde kaderimizde nelerin yazıldığını bilmediğimiz halde, serbestlikle kendi hür irademizle kendi yolumuzu seçiyoruz. Dolayısıyla vicdanen biliyoruz ki, bu fiillerimizi biz isteyerek işliyoruz.

2- Bu fiilleri işleyen biziz. Bilen Allah’tır. Bir günahtan bilen değil, işleyen sorumludur.

3- İnsanların bu fiilleri hiç işlemeden doğrudan cennete veya cehenneme gönderildiğini farz edelim. O zaman yukarıda belirttiğimiz “ bir şeyin bilinmesi, bilinen ve işlenen şeye bağlıdır” kaidesine göre, Allah’ın ilmine veya Levh-i mahfuza işlenen bir fiil geçmeyecektir. Çünkü, işlenen bir fiil yok ki, kaydedilsin. Oysa Allah’ın bir insan için kaydettiği fiiller, onun işlemesine göre belirleniyordu.

İnsanların mahşerde yapmadıkları ve işlemedikleri bir suçtan dolayı, ceza almaları adalete ve hikmete zıttır. İşte Allah bu adamın bu fiili işleyeceğini bilse bile, o adamın itiraz etmemesi için, o adamı yine yaratması ve imtihan etmesi gerekiyor. Yukarıda verdiğimiz öğretmen ve öğrenci örneğinde olduğu gibi, şayet öğretmen o öğrenciyi imtihan etmeden 0 verseydi, çocuğun itiraz etmesine vesile olacaktı. Ama öğretmen o öğrencinin 0 almasını bilse bile, yine onu imtihan etmesi gerekir. Çünkü, nefis daima kendisini haklı görmek ister.
Selam ve dua ile...

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.