Arama


_PaPiLLoN_ - avatarı
_PaPiLLoN_
Ziyaretçi
15 Temmuz 2009       Mesaj #2
_PaPiLLoN_ - avatarı
Ziyaretçi

Serebral Palsi



Serebral Palsi, vücut hareketlerinin kontrol edilmesini etkileyen bir grup bozukluğa verilen addır. Serebral Palsili birey beynindeki hasara bağlı olarak vücudundaki bazı kasları normal olarak kullanamaz; çocukluğunda yürümek, konuşmak, yemek yemek ve oyun oynamak gibi konularda diğer çocuklar gibi hareket edemeyebilirler. Serebral Palsi, ilerleyici bir hastalık değildir, bu yüzden bu çocukların yaşam süresi normaldir. Hayatın ilk yıllarında ortaya çıkar ve genellikle zaman içerisinde değişmez veya daha kötüye gitmez, ancak kalıcıdır. Beyin gelişimi hamileliğin erken dönemlerinde başlar ve çocuklukta da devam eder. Hayatın ilk 3 yılında beyne zarar veren herhangi bir olay sonucunda Serebral Palsi oluşabilir.

Doğum öncesinde, doğum sırasında veya hayatın ilk yıllarında beyindeki bir gelişme bozukluğu, travma, enfeksiyon veya anoksi (beynin oksijensiz kalması) nedeniyle gelişebilir. Serebral Palsili çocuklarda beynin hasar gören bölümüne göre spastik çocuklarda kaslarda sertlik veya kasılmalar, istemsiz hareketler, yürüme ve koşma gibi kaba motor hareketlerde zorluk, algılama zorluğu ve yazı yazma veya düğme ilikleme gibi ince motor hareketlerde zorluk gibi bulgulara rastlanabilir. Bunlar beslenme, solunum, idrar-dışkı kontrolünde problemler, öğrenme güçlükleri, gelişme geriliği veya havale geçirme gibi ek sorunlara neden olabilir. Bu çocuklar, zaman içinde daha iyi duruma gelebilir veya gelişebilecek ek sorunlar nedeni ile daha kötüye gidiyor gibi görünebilir. Olumsuzlukları engellemek ve yaşam kalitelerini artırmak için mümkün olduğunca erken yaşta tedaviye başlamak gereklidir.

Tipleri


Etkilenen kol ve bacak sayısına göre ;
Hemipleji: Vücudun bir kısmı etkilenir.
Dipleji: Bacaklar kollardan daha fazla etkilenir.
Kuadripleji (tetrapleji): 2 kol ve 2 bacak etkilenir.

Hareket bozukluğuna göre ;


Spastik serebral palsi: Spastik kaslar serttir ve gerilmeye karşı direnç gösterirler. Kas grupları aynı anda kasılırlar ve etkin hareketi engellerler.
Ataksik serebral palsi: Denge bozuk olur ve yürüme bozukluğu görülür.
Atetoid serebral palsi: Hareketle birlikte artan istemsiz hareketler vardır. Genelde konuşma bozukluğu da görülür.

Oluş Nedenleri


Doğum öncesinde Serebral Palsiye neden olabilecek birçok durum vardır: herediter, bebeğin anne karnında geçirdiği önemli infeksiyonlar, çoğul gebelikler, plasenta sorunları, genetik bazı hastalıklar ve kromozom bozuklukları, annenin beslenme bozukluğu, annenin hamilelikte sigara ve alkol alışkanlıkları, kan uyuşmazlığı, anne karnındaki bebekte beyin kanaması oluşması, annenin hipertansiyonu, radyasyona maruz kalması, şeker hastalığı.

Doğum sırasında oluşan nedenler şunlardır: zor ve uzun doğum veya erken doğum, bebeğin anormal gelişi, kordon dolanması, kordonun kısa veya uzun olması, doğumdan hemen sonra solunumun yeterli olmaması. Doğum sonrası beyne zarar verebilen durumlar ise şunlardır: kalp ve akciğer anomalileri, menenjit (beyin zarlarının iltihabı), ansefalit (beynin iltihabı) gibi enfeksiyonlar, kafa travması, beyin kanamaları, zehirlenme, bebeğin kötü beslenmesi, boğulma ve beynin kaza, düşme gibi nedenlerle yaralanması, hipoglisemi (bebeğin kan şekerinin düşmesi), ağır sarılık, prematürelik.


Tedavi


Serebral palsinin destek tedavisi; eğitim, fizik tedavi, cerrahi tedavi, ilaç tedavisi ve serebral palsi nedeniyle gelişen sorunların tedavisi olmak üzere beş bölümden oluşur. Serebral Palsili çocuğun yaşamını güçleştirebilecek birçok sorunla karşılaşacağı düşünülürse, erken tanı, problemlerin tanımlanması ve aile ile işbirliği çok önemlidir. Bağımsız bir yaşam sürmeleri ve topluma kazandırılabilmeleri açısından çok yönlü bir eğitim programına gereksinimleri vardır. Bu eğitim programı serebral palsinin tipine, şiddetine ve başka hastalıkların olup olmadığına göre her çocuk için farklı olarak hazırlanır. Öncelikle günlük yaşam egzersizleri (beslenme, giyinme ve tuvalet eğitimi gibi) öğretilerek çocuğun kendi kendine yetebilmesi ve bağımsız bir yaşam sürmesi amaçlanır. Ayrıca işitme, konuşma, görme ve zeka ile ilgili sorunların olduğu durumlarda, bunların hayatına getireceği kısıtlılık en aza indirilmeye çalışılır. Aile, çocuğa karşı aşırı koruyucu bir tutum içinde olmanın sakıncaları hakkında eğitilmeli ve çocuğun yeteneklerinin geliştirilmesine yönelik yapabilecekleri yönünden yardım almalıdır. Fizyoterapide ise doğru hareketin öğretilmesi amaçlanır. İstenmeyen kasılmaları önlemek; doğru duruş şekillerini öğrenmesi, kendi vücudunu hissetmesi, ve normale yakın hareket özelliklerini kazanması v.b. açısından yararlıdır. Çocuğun fiziksel gelişiminde oyunun da önemli bir rolü vardır. Çocuğun oyundan alacağı zevk de düşünülürse, egzersizleri oyunla birleştirerek uygulamak daha yararlı hale gelir ve aileyle çocuğun iletişimini de arttırarak keyifli zaman geçirmelerini sağlar. Şekil bozukluğunu ve görünümü düzeltmek ve böylece çocuğun bağımsızlığını arttırmak amacı ile ortopedik cerrahi uygulanabilir. Operasyon için uygun yaşlar 5 ila 8 yaş arasıdır. Ayrıca kas gevşetici ilaçlar da bazen yararlı olabilir.

Serebral palsili çocuğun ve ailesinin; çocuk hekimi, fizyoterapist, nörolog ve psikolog gibi uzmanların oluşturduğu bir ekipten yardım alması en yararlı yöntemdir.
Son düzenleyen perlina; 28 Haziran 2016 11:28