İtzhak Perlman, 1945 yılında İsrael'de doğmuştur. Öğrenimini, Tel Aviv'deki Müzik Akademisi'nde bitirmiştir. 1958 yılında New York'a gitmiştir ve uluslararası alanda başarılar göstermiştir. Daha sonra çalışmalarını Juilliard Okulu'nda devam etmiştir. 1964 yılında Perlman büyük prestije sahip Leventritt Yarışması'nı kazandı. Kazandığı prestijli ödül sayesinde şu an dünya çapında kariyer yapmış bir müzisyen (kemancı) olmuştur. O zamandan beri, İtzhak Perlman karşımıza birçok orkestrada çıkmıştır. Dünyanın birçok ülkesindeki festivallere katılıp oralarda konserler vermiştir. 1987 yılının Kasım ayında, İsrael Filarmonik Orkestrası'na katılmıştır. Varşova'da ve Budapeşte'de konserler vererek ilk performansını göstermiştir. 1990 yılında Rusya'ya konser vermeye gitmiştir. Moskova halkı onu, büyük bir neşeyle karşılamıştır. İtzhak Perlman, bu orkestrayla neredeyse tüm dünyayı gezmiştir. 1994 yılının Aralık ayında, bu sefer Çin'e ve Hindistan'a gitmiştir. 1980 yılında Amerika'da bir magazin gazetesinde senenin müzisyeni seçilmiştir. Yeşiva veİbrani Üniversiteleri tarafından onurlandırılmıştır. 1986 yılında Başbakan Reagan tarafından ödüle layık görülmüştür. 2000 yılının Aralık ayında Clinton tarafından da "National Medal of Arts" ödülüne layık görülmüştür. İtzhak Perlman'ın imza attığı başka bir başarı ise " Schindler's List" filminde görülmüştür. Keman solosu performansı başarı ile sonuçlanmıştır. İtzhak Perlman'ın fiziksel bir problemi vardır. Çocukluk yıllarında çocuk felcine yakalanmıştır. Maalesef, her iki bacağında da destekleyici ateller vardır ve ancak koltuk değnekleri yardımı ile yürümektedir. Her türlü zorluğa rağmen sahneye çıkmaktan çekinmemiştir ve ağır aksaklıklar da olsa sahneye çıkmıştır. İnsanlar tarafından azmi ve hırsı ile bilinen bir müzisyendir. Hatta 1995 yılında verdiği bir konserde karşılaştığı terslik onu zor durumda bırakmasına rağmen bozuntuya vermeden işini sürdürmüştür. Bu terslik de çaldığı kemanın tellerinden birinin kopmasıydı ama o kalan tellerle konserini tamamlamıştır. İtzhak Perlman yeteneği ile öne çıkan bir müzisyen olduğu gibi yaptığı işten zevk alan bir kemancı olarak da bilinmektedir. Perlman tüm dünya tarafından benimsenmiş bir sanatçıdır. İnsanlarla sağladığı güzel iletişim yaptığı eğlenceli müzik sayesinde gerçekleşmiştir.
Şarkı söylercesine çalıyor... Keman yorumculuğunda 19. yüzyılın sonu ve 20. yüzyılın ilk yarısında yerleşip kökleşen Elman-Szigeti-Milstein-Kreisler-Heifetz-Menuhin-Oistrakh geleneğinin, geçen yüzyılın son çeyreğine damgasını vurmuş tek gerçek temsilcisidir Perlman. Saydığımız büyük ustaların alameti farikası sayılan her şey onda da bulunabilir: Kadife yumuşaklığında, sımsıcak ve hiç kimselerinkine benzemeyen son derece özgün bir tını, geniş ve hacimli sonorite, inanılmaz teknik ustalık, cantabile (şarkı söylercesine) çalış...
Kadife yumuşaklığında, sımsıcak ve hiç kimselerinkine benzemeyen son derece özgün bir tını, geniş ve hacimli sonorite, inanılmaz teknik ustalık, cantabile (şarkı söylercesine) çalış...