Artistik Paten
MsXLabs.org & Temel Britannica
Başlangıçta dönüşler, atlayışlar ve geçişlerden oluşan artistik paten hareketleri zamanla gelişerek daha karmaşıklaştı. 19. yüzyıl ortalarında ABD'li bale öğretmeni Jackson Haines'in zarif bale hareketlerinin ritmik müzikle nasıl birleştirilebileceğini ortaya koymasıyla, artistik paten günümüzdeki biçimini aldı. Uluslararası Paten Birliği'nin (ISU) 1892'de kurulmasından sonra ilk dünya artistik paten şampiyonası 1896'da Rusya'da yapıldı. 1908 Olimpiyat Oyunlan'nda yer alan artistik paten yarışması daha sonra 1924'te başlayan Kış Olimpiyat Oyunları kapsamına alındı.
Artistik paten üç dala ayrılır: Bunlardan birincisi olan tekler yarışmasında patenci zorunlu hareketler ve serbest hareketler olarak iki bölümde yansır. Zorunlu hareketlerde önceden saptanmış belirli hareketleri yapar. Serbest hareketler bölümünde ise yarışmacı kendi seçtiği bir düzenlemeyle atlayışlar, dönüşler ve dans adımlarından oluşan hareketleri müzik eşliğinde yapar. Hareketlerin doğruluğu teknik puanlarla, estetik görünüm ise artistik puanlarla değerlendirilir.
Çiftler artistik paten yarışmasında ise bir erkek ve bir kadın yarışmacı birlikte serbest bir program sunar. Teklerde yapılan hareketlere ek olarak bu yanşmada, erkek patencinin
eşini bir süre için havaya kaldırdığı ortak hareketler olan "kaldırışlar" da yer alır.
Artistik patende üçüncü dal buz dansıdır. Vals, fokstrot, tango gibi dansların yapıldığı ilk bölümü, önceden kararlaştırılan bir dansın seçilen bir müzik eşliğinde yapıldığı ikinci bölüm izler. Buz dansında yarışmanın son bölümü yarışmacıların yaratıcılıklarını ortaya koyduğu serbest dans bölümüdür. 1982, 1983, 1984 dünya buz dansı şampiyonu olan İngiliz Jayne Torvill ve Christopher Dean çifti buz dansında çok yüksek bir ustalık düzeyine ulaşmıştır.
Paten yaparken dikkat edilecek en önemli nokta ayakkabı ve patenlerin ayağa çok iyi uymasıdır. Patenin ince kayma yüzeyi üzerinde durmaya alışmak için evde eski bir halı üzerinde çalışmak yerinde olur. Bilekleri içe ve dışa doğru hareket ettirerek halının üzerinde yürümek ayak bileklerini burkulmaya karşı güçlendirecek bir alıştırmadır.
Buzun üstünde kayarken, yürürken olduğu gibi parmaklardan ve topuktan güç alamayız. Yeri ayak parmaklanyla değil, patenin keskin sırtıyla itip dizleri hafifçe kırarak, ağırlığımızı kalça kaslarına vermemiz gerekir. Önce, yürürken yaptığımız hareketlerle pistin çevresinde kaymaya başlayarak buzun üzerinde gitmeye alışılır. Zamanla bazı durumlarda, doğru hareketin yürüyüştekinin tam tersi olduğunu, örneğin bir ayak öne giderken aynı yandaki kolun ve omzun da ona eşlik etmesi gerektiğini öğreniriz. Daha sonra içe, dışa, öne ve arkaya doğru hareketi, dönüşleri, sekiz çizmeyi ve üçlü dönüşleri öğrenmeye sıra gelir.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!