Kültür Bakanlığı'nın Pamukkale'yi kurtarma planı şöyle:
1- Pamukkale üzerindeki tüm hoteller ve sonradan yapılan binalar yıkılacak.
2- Travertenlere daha fazla su verilerek mevcut traverten alanları fazlalaştırılacak
3- Travertenlerde seyir terasları kurularak halkın buralarda su ile bütünleşmesi sağlanacak.
4- Antik Hierapolis kenti düzenlenerek turistlerin hizmetine açılacak.
5- Pamukkale kuzey ve güney bölgelerinde yapılacak iki giriş, kapısı aynı zamanda PTT , banka ve alış veriş merkezi olarak kullanılacak.
6- Pamukkale'ye her türlü araç giriş ve çıkışı yasaklanarak şehiriçi ulaşım ıo-12 kişinin oturabileceği akülü araçlarla sağlanacak.
7- İnsanların Pamukkale'deki termal sulara girmesi tamamen yasaklanacak, ancak travertenlerden sonra aşağıbölgelerde yapılacak havuzlarda insanların suya girmesine izin verilecek.

Kültür Bakanlığı'nın çalışma programı yöredeki insanlarda korkuya sebep olsa da, gerçekleşmeyecek gibi görünmesi rahatlatıyor. Hotel ve binaların kaldırılmasına kimse ihtimal vermiyor. Travertenlere su verilmesi düzenli bir şekilde devam ediyor. Ancak, travertenler her zamanki gibi beyazlığı kendin den menkulolma özelliğini koruyor. İnsanların kendi evlerindeymişcesine rahat hareket etmesi ve travertenlerde gezmesi engellenmiş değiL. Travertenlerde terasların kurulması ise, Pamukkale'yi sevenlerin ortak beklentisi.

Bu arada, Pamukkale'nin araç trafiğine kapatılması turizmi menfi etkileyecek gibi. Çünkü, ziyaretçilerinin büyük bir bölümü yaşlılardan oluşan Pamukkale'de, yaklaşık 8 km.lik bir yoldan sonra S km.lik bir yürüyüş insanlara itici gelecek. Bakanlığın akülü araç düşüncesi ise, turizm çevrelerince gerçekçi bulunmuyor.

OTELLER KALKACAK MI?
'Pamukkale kararmasın' kampanyası başlatıldığında, travertenlerin kararmasının en büyük sebeplerinden birisinin oteller olduğu, bu nedenle en kısa zamanda bunların taşınması gerektiği söyleniyordu. Yani travertenler civarında bulunan oteller kalkacaktı. Devletin teşvikleriyle kurulan turistik tesisler istimlak edilecekti. Ancak, Vali Köksal'ın da itiraf ettiği gibi bunların kalkması 'para meselesi '

Pamukkale yöresinde devletin teşvikleri ile dört bini aşan bölümü dört yıldızlı olmak üzere, (pansiyonlar dahil) on üç bin yatak kapasitesi bulunuyor. Bunlardan 2 bin 796 yataklı 20 tesis Turizm Bakanlığı'ndan işletme belgeli, 4 bin 259 yatak kapasiteli 30 tesis ise yatırım belgeli olarak hizmet veriyor.
Koru Motel'in genel müdürlüğünüyürüten ~amukkale Turizm Derneği'nden Cahit Benlidayı, Pamukkale travertenlerinin kirlenmesinin ziyaretçilerin disipline edilmemesinden kaynaklandığına inanıyor. Otellerin Pamukkale'nin korunması için elinden geleni yaptığını söyleyen Benlidayı, insanlar tarafından kirletilen travertenlerin 'günah keçisi' olduklarını dile getiriyor. Benlidayı'nın, 'travertenlerin korunması için yanlış noktadan başlandığı düşüncesi' oldukça yerinde. Özellikle yaz günlerinde günde yaklaşık 20 bin insan, hiçbir rahatsızlık ve kaygı duymadan traverterlerde dolaşıyor. Görevliler tarafından ayakkabılar çıkartılsa bile, insanların istedikleri şekilde travertenlerde dolaşması, şifalı olduğuna inanılan suyunda banyo yapmak istemesi ayakkabılardan daha fazla zarar veriyor.

Travertenler, önce çevre yolu yapılarak korunma yoluna gidildi. Girişlerde örenyerini gezmek isteyen insanlardan ücret alınarak gelir elde edilirken, travertenlerin aşınmasını önleyecek tedbirler her nedense unutuldu. Koruma Planı içinde yer alan travertenlerde seyir terasları kurularak ziyarete sunulması ihmal edildi. Amerika Montana'da bulunan ve Pamukkale'ye çok benzeyen Yellowstone yürüme bantları ile korunmaya alınmış. Yasak ihlallerinde ise ISO dolarlık ceza kesiliyor. Aynı uygulamanın Pamukkale'de de gerçekleştirilmesi için halii geç kalınmış sayılmaz. Geçmişten günümüze o eski güzelliğiyle gelen Pamukkale birkaç tedbirle her zaman güzel kalmaya devam edecek.