Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Aralık 2009       Mesaj #7
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Kitap okumanın yararları saymakla bitmez Kitap okumanın yararı herkese vardır. Kitap okumak, sadece gençlik için değil, aynı zamanda çocuk yetişkin ve yaşlılar için de gereklidir. Özellikle de kitap okuma alışkanlığının çocukluk döneminde kazanılması gerekir. Bu alışkanlığın kazanılmasında okulun etkisi büyüktür. Ancak toplumumuzda bu alışkanlık yeterince kazanılmadığından kitap, yeteri kadar okunmamaktadır.

Özellikle kimliğin oluşturulması dönemi olan gençlik döneminde kitap okumak şarttır. Genç, kitap okudukça kendini tanıma fırsatını bulur, yeteneklerini keşfetmiş olur. Genç, kitap okudukça ufkunu da genişletir. Ufku geniş olan genç, olaylara at gözüyle bakmaktan kurtulur. Kitapla dost olan genç, bu dostluğu sayesinde bir-çok başarıyı elde edecektir.

Günümüz koşullarında bilgiye ulaşmanın bir çok yolu vardır: Konferanslar dinlemek, seminerlere katılmak, belgesel seyretmek vb. Ancak, bu çalışmalarda insanın durup düşünmeye,ihtiyacı olduğunda bu bilgiye tekrar ulaşma olanağı yoktur. Fakat kitap okurken kişinin düşünmeye zamanı ve tekrar tekrar aynı bilgiye ulaşabilme olanağı vardır. Özelliğinden dolayı, ’bu bilgi edinme koşuluna’ ihtiyaç duyan gencin kitap okuması gerekir.

Kitap okumanın aynı zamanda derslere de faydası vardır. Özellikle ÖSS ve OKS sınavına hazırlanan öğrencilerin bol bol kitap okuması gerekir. Kitap okumanın yalnız Türkçe, Edebiyat derslerine değil, bütün derslere katkısı vardır. Öğrenciler arasında ’Kitap okumanın sayısal derslere olumlu ne gibi bir etkisi olabilir?’ düşüncesi yaygındır. Oysa sayısal derslerden çıkan sınav sorularının büyük bir kısmı metindir. Özellikle Biyoloji dersinin sorularının yoruma dayalı olması, yorum yeteneğini güçlendirecek kitapların okunmasını gerektiriyor. Özellikle kapsamlı düşünme yeteneği isteyen fizik ve matematik konuları düşünme yeteneği yüksek olan insanların başarılı olabileceği derslerdir. Bu yeteneğin kitap okumayla geliştirilebileceği unutulmamalıdır.

Sınavlarda zamanı iyi kullanma çok önemlidir.Çok kitap okuyan öğrenci, hızlı okuyup anlayarak,dakikaların altın değerinde olduğu sınavlarda daha da başarılı olacaktır. Sınav soruları incelendiğinde okuma alışkanlığının soruları yanıtlamada gösterdiği etki açıkça görülecektir.

Günümüzde, gençlik arasında ne yazık ki okuma alışkanlığı yaygın değildir. Bugün gençliğin yaşadığı sorunlara çözüm bulamamasının ve sorunlar karşısında çaresiz kalmasının nedeni de kitap okumamasıdır. Kendini ifade edememesinin, sorunlarını başkasıyla tartışacak kapasiteye sahip olamamasının nedeni de kitap okumayışından kaynaklıdır. Gençlik, kendisi için ekmek su kadar önemli olan kitabı gözardı etmemelidir. ’Neden okumuyorsunuz?’ sorusuna, kendilerince haklı olduklarına inandıkları yanıtlar sunmaktadırlar: Kitapların pahalılığından, istedikleri kitaba ulaşmakta yaşadıkları zorluklardan vb. nedenlerden yakınmaktadırlar.

O halde bu yakınmaları ortadan kaldırıcı önlemlerin alınması gerekir. Gençlerin kitaba rahatlıkla ulaşabilecekleri merkezleri yaygınlaştırmak, bu amaçla gerçekleştirilen çabalara katkı sunmak gerekir. Nusaybin Belediyesinin gençliğe yönelik örnek sayılabilecek bir çalışması var: Kültür merkezi kütüphanesi. Bu kütüphanenin geliştirilmesi için yapılan çağrıya ve benzeri çalışmalara katkı sunabilecek herkesin çaba göstermesi gerekir. Evimizde okumadığımız kitaplarımızı bu ve benzeri merkezlere bağışlayarak, kitaplardan yararlanma olanağını artırmalıyız. Bu ve benzeri çabaların çoğalması toplumumuzu bilgi toplumuna ulaştırmada da kolaylık sağlayacaktır.Çabaların çoğalması dileğiyle..

Kitap okumanın yararları saymakla bitmez Kitap okumanın yararı herkese vardır. Kitap okumak, sadece gençlik için değil, aynı zamanda çocuk yetişkin ve yaşlılar için de gereklidir. Özellikle de kitap okuma alışkanlığının çocukluk döneminde kazanılması gerekir. Bu alışkanlığın kazanılmasında okulun etkisi büyüktür. Ancak toplumumuzda bu alışkanlık yeterince kazanılmadığından kitap, yeteri kadar okunmamaktadır.

Özellikle kimliğin oluşturulması dönemi olan gençlik döneminde kitap okumak şarttır. Genç, kitap okudukça kendini tanıma fırsatını bulur, yeteneklerini keşfetmiş olur. Genç, kitap okudukça ufkunu da genişletir. Ufku geniş olan genç, olaylara at gözüyle bakmaktan kurtulur. Kitapla dost olan genç, bu dostluğu sayesinde bir-çok başarıyı elde edecektir.

Günümüz koşullarında bilgiye ulaşmanın bir çok yolu vardır: Konferanslar dinlemek, seminerlere katılmak, belgesel seyretmek vb. Ancak, bu çalışmalarda insanın durup düşünmeye,ihtiyacı olduğunda bu bilgiye tekrar ulaşma olanağı yoktur. Fakat kitap okurken kişinin düşünmeye zamanı ve tekrar tekrar aynı bilgiye ulaşabilme olanağı vardır. Özelliğinden dolayı, ’bu bilgi edinme koşuluna’ ihtiyaç duyan gencin kitap okuması gerekir.

Kitap okumanın aynı zamanda derslere de faydası vardır. Özellikle ÖSS ve OKS sınavına hazırlanan öğrencilerin bol bol kitap okuması gerekir. Kitap okumanın yalnız Türkçe, Edebiyat derslerine değil, bütün derslere katkısı vardır. Öğrenciler arasında ’Kitap okumanın sayısal derslere olumlu ne gibi bir etkisi olabilir?’ düşüncesi yaygındır. Oysa sayısal derslerden çıkan sınav sorularının büyük bir kısmı metindir. Özellikle Biyoloji dersinin sorularının yoruma dayalı olması, yorum yeteneğini güçlendirecek kitapların okunmasını gerektiriyor. Özellikle kapsamlı düşünme yeteneği isteyen fizik ve matematik konuları düşünme yeteneği yüksek olan insanların başarılı olabileceği derslerdir. Bu yeteneğin kitap okumayla geliştirilebileceği unutulmamalıdır.

Sınavlarda zamanı iyi kullanma çok önemlidir.Çok kitap okuyan öğrenci, hızlı okuyup anlayarak,dakikaların altın değerinde olduğu sınavlarda daha da başarılı olacaktır. Sınav soruları incelendiğinde okuma alışkanlığının soruları yanıtlamada gösterdiği etki açıkça görülecektir.

Günümüzde, gençlik arasında ne yazık ki okuma alışkanlığı yaygın değildir. Bugün gençliğin yaşadığı sorunlara çözüm bulamamasının ve sorunlar karşısında çaresiz kalmasının nedeni de kitap okumamasıdır. Kendini ifade edememesinin, sorunlarını başkasıyla tartışacak kapasiteye sahip olamamasının nedeni de kitap okumayışından kaynaklıdır. Gençlik, kendisi için ekmek su kadar önemli olan kitabı gözardı etmemelidir. ’Neden okumuyorsunuz?’ sorusuna, kendilerince haklı olduklarına inandıkları yanıtlar sunmaktadırlar: Kitapların pahalılığından, istedikleri kitaba ulaşmakta yaşadıkları zorluklardan vb. nedenlerden yakınmaktadırlar.

O halde bu yakınmaları ortadan kaldırıcı önlemlerin alınması gerekir. Gençlerin kitaba rahatlıkla ulaşabilecekleri merkezleri yaygınlaştırmak, bu amaçla gerçekleştirilen çabalara katkı sunmak gerekir. Nusaybin Belediyesinin gençliğe yönelik örnek sayılabilecek bir çalışması var: Kültür merkezi kütüphanesi. Bu kütüphanenin geliştirilmesi için yapılan çağrıya ve benzeri çalışmalara katkı sunabilecek herkesin çaba göstermesi gerekir. Evimizde okumadığımız kitaplarımızı bu ve benzeri merkezlere bağışlayarak, kitaplardan yararlanma olanağını artırmalıyız. Bu ve benzeri çabaların çoğalması toplumumuzu bilgi toplumuna ulaştırmada da kolaylık sağlayacaktır.Çabaların çoğalması dileğiyle..
Son düzenleyen perlina; 10 Şubat 2017 23:41