Arama


ener - avatarı
ener
Ziyaretçi
17 Aralık 2009       Mesaj #5
ener - avatarı
Ziyaretçi
Nasıl oluyor da Allah'ı inkar ediyorsunuz? Oysa ölü iken sizi O diriltti; sonra sizi yine öldürecek, yine diriltecektir ve sonra O'na döndürüleceksiniz (2/28)

Sonra şükredesiniz diye, sizi ölümünüzden sonra dirilttik (2/56)

Bunun için de: "Ona (cesede, kestiğiniz ineğin) bir parçasıyla vurun" demiştik Böylece, Allah ölüleri diriltir ve size ayetlerini gösterir; ki akıllanasınız (2/73)

Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün ard arda gelişinde, insanlara yararlı şeyler ile denizde yüzen gemilerde, Allah'ın yağdırdığı ve kendisiyle yeryüzünü ölümünden sonra dirilttiği suda, her canlıyı orada üretip-yaymasında, rüzgarları estirmesinde, gökle yer arasında boyun eğdirilmiş bulutları evirip çevirmesinde düşünen bir topluluk için gerçekten ayetler vardır (2/164)

Binlerce kişinin ölüm korkusuyla yurtlarından çıktıklarını görmedin mi? Allah onlara: "Ölün" dedi, sonra da onları diriltti Şüphesiz Allah, insanlara karşı fazl sahibidir Ancak, insanların çoğunluğu şükretmez (2/243)

Allah, kendisine mülk verdi, diye Rabbi konusunda İbrahim'le tartışmaya gireni görmedin mi? Hani İbrahim: "Benim Rabbim diriltir ve öldürür" demişti; o da: "Ben de öldürür ve diriltirim" demişti (O zaman) İbrahim: "Şüphe yok, Allah güneşi doğudan getirir, (hadi) sen de onu batıdan getir" deyince, o inkarcı böylece afallayıp kalmıştı Allah, zalimler topluluğunu hidayete erdirmez (2/258)

Ya da altı üstüne gelmiş, ıssız duran bir şehre uğrayan gibisini (görmedin mi?) Demişti ki: "Allah, burasını ölümünden sonra nasıl diriltecekmiş?" Bunun üzerine Allah, onu yüz yıl ölü bıraktı, sonra onu diriltti (Ve ona) Dedi ki: "Ne kadar kaldın?" O: "Bir gün veya bir günden az kaldım" dedi (Allah ona "Hayır, yüz yıl kaldın, böyleyken yiyeceğine ve içeceğine bak, henüz bozulmamış; eşeğine de bir bak; (bunu yapmamız) seni insanlara ibret-belgesi kılmamız içindir Kemiklere de bir bak nasıl bir araya getiriyoruz, sonra da onlara et giydiriyoruz?" dedi O, kendisine (bunlar) apaçık belli olduktan sonra dedi ki: "(Artık şimdi) Biliyorum ki gerçekten Allah, her şeye güç yetirendir" (2/259)

Hani İbrahim: "Rabbim, bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster" demişti (Allah ona "İnanmıyor musun?" deyince, "Hayır (inandım), ancak kalbimin tatmin olması için" dedi "Öyleyse, dört kuş tut Onları kendine alıştır, sonra onları (parçalayıp) her bir parçasını bir dağın üzerine bırak, sonra da onları çağır Sana koşarak gelirler Bil ki, şüphesiz Allah, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir" (2/260)

İsrailoğullarına elçi kılacak (O, İsrailoğullarına şöyle diyecek "Gerçek şu, ben size Rabbinizden bir ayetle geldim Ben size çamurdan kuş biçiminde bir şey oluşturur, içine üfürürüm, o da hemencecik Allah'ın izniyle kuş oluverir Ve Allah'ın izniyle doğuştan kör olanı, alaca hastalığına tutulanı iyileştirir ve ölüyü diriltirim Yediklerinizi ve biriktirdiklerinizi size haber veririm Şüphesiz, eğer inanmışsanız bunda sizin için kesin bir ayet vardır" (3/49)

Ey iman edenler, inkar edenler ile yeryüzünde gezip dolaşırken veya savaşta bulundukları sırada (ölen) kardeşleri için: "Yanımızda olsalardı, ölmezlerdi, öldürülmezlerdi" diyenler gibi olmayın Allah, bunu onların kalplerinde onulmaz bir hasret olarak kıldı Dirilten ve öldüren Allah'tır Allah, yaptıklarınızı görendir (3/156)

Bu nedenle, İsrailoğullarına şunu yazdık: Kim bir nefsi, bir başka nefse ya da yeryüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın (haksız yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur Kim de onu (öldürülmesine engel olarak) diriltirse, bütün insanları diriltmiş gibi olur Andolsun, elçilerimiz onlara apaçık belgelerle gelmişlerdir Sonra bunun ardından onlardan bir çoğu yeryüzünde ölçüyü taşıranlardır (5/32)

Onlar dediler ki: "Bu dünya hayatımızdan başkası yoktur Ve bizler diriltilecek değiliz" (6/29)

Ancak dinleyenler icabet eder Ölüleri (ise,) onları da Allah diriltir Sonra O'na döndürülürler (6/36)

Sizi geceleyin öldüren (uyutan) ve gündüzün 'güç yetirip etkilemekte (yapıp kazanmakta) olduklarınızı' bilen, sonra adı konulmuş ecel doluncaya kadar onda sizi dirilten (uyandıran) O'dur Sonra 'en son dönüşünüz' O'nadır Sonra yapmakta olduklarınızı size O haber verecektir (6/60)

Ölü iken kendisini dirilttiğimiz ve insanlar içinde yürümesi için kendisine bir nur verdiğimiz kimsenin durumu, karanlıklarda kalıp oradan bir çıkış bulamıyanın durumu gibi midir? İşte, kafirlere yapmakta oldukları böyle 'süslü ve çekici' gösterilmiştir (6/122)

O da: "(İnsanların) dirilecekleri güne kadar beni gözle(yip ertele)" dedi (7/14)

Rahmetinin önünde rüzgarları bir müjde olarak gönderen O'dur Bunlar ağırca bulutları kaldırıp yüklendiğinde, onları (kuraklıktan) ölmüş bir şehre sürükleyiveririz ve bununla oraya su indiririz de böylelikle bütün ürünlerden çıkarırız İşte biz, ölüleri de böyle diriltip-çıkarırız Ki ibret alasınız (7/57)

De ki: "Ey insanlar, ben Allah'ın sizin hepinize gönderdiği bir elçisi (peygamberi)yim Ki göklerin ve yerin mülkü yalnız O'nundur O'ndan başka ilah yoktur, O diriltir ve öldürür Öyleyse Allah'a ve ümmi peygamber olan elçisine iman edin O da Allah'a ve O'nun sözlerine inanmaktadır Ona iman edin ki hidayete ermiş olursunuz (7/158)

Gerçek şu ki, göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır; diriltir ve öldürür Sizin Allah'tan başka veliniz ve yardımcınız yoktur (9/116)

O, diriltir ve öldürür Ve O'na döndürüleceksiniz (10/56)

O'nun arşı su üzerinde iken amel bakımından hanginizin daha iyi olduğunu denemek için gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur Andolsun onlara: "Gerçekten siz, ölümden sonra yine diriltileceksiniz" dersen, inkar edenler mutlaka: "Bu, açıkça bir büyüden başkası değildir" derler (11/7)

Dedi ki: "Rabbim, öyleyse onların dirileceği güne kadar bana süre tanı" (15/36)
Son düzenleyen Safi; 5 Aralık 2018 00:14