Arama

Depresyon Nedir? - Tek Mesaj #13

volture - avatarı
volture
VIP "Ipıslak Balık"
11 Ocak 2010       Mesaj #13
volture - avatarı
VIP "Ipıslak Balık"

Depresyon riskinin en yüksek olduğu yaş 40’lar


İnsanların depresyona en açık oldukları yaş 44. Depresyon riski gençken ve yaşlıyken en düşük seviyede.
“Hayat 40’ında başlar” denilir ancak bilim adamları depresyon riskinin en yüksek olduğu dönemin 40’lı yaşlar olduğunu saptadı.

Bilim adamlarının 80 ülkede 2 milyon kişi üzerinde yaptığı veri analizine göre, insanların depresyona en açık oldukları yaş 44. ABD’deki Warwick Üniversitesi ile Dartmouth Yüksek Okulu tarafından yapılan araştırmaya göre, depresyon riski gençken ve yaşlıyken en düşük seviyede bulunuyor.
Daha önceki araştırmalarda ise mutsuzluk ve depresyon riskinin yaşam boyunca görece sabit olduğu öne sürülüyordu. Riskin 40’lı yaşlarda zirveye ulaştığı yolundaki bu son araştırma ise tüm dünyada, her çeşit insan için durumun aynı olduğunu gösteriyor.
Profesör Andrew Oswald, “Bu durum erkekler ve kadınlar, bekarlar ve evliler, zenginler ve fakirler, çocuklular ve çocuksuzlar arasında aynı” dedi, ancak orta yaşın evrensel olarak neden en riskli yaş olduğunun tam olarak bilinmediğini söyledi.
Oswald, bunun sebepleri arasında, insanların bu yaşta kendi zayıflık ve güçlülüklerini benimsemeyi ve hayata geçirilemeyecek hayallerini bastırmayı öğrenmelerinin bulunabileceğini belirtti.

Bir başka ihtimalin de insanların akranlarının öldüğünü gördükleri bu yaş diliminde bir karşılaştırma yapma sürecinin devreye girmesi ve kalan yılları konusunda değerlendirme yapmaya başlamaları olduğu kaydedildi.
Prof. Oswald, ortalama bir insanda depresyonun öyle bir yıl içinde birdenbire gelmediğini yavaş yavaş ortaya çıktığını söyledi.
İnsanların çoğunun 50’lerine geldiklerinde bu depresif dönemden çıktıkları, 70 yaşına gelindiğinde ise 20 yaşındaki bir genç kadar mutlu ve sağlıklı olunabildiği kaydedildi.
Bu tür hislerin orta yaşta normal olduğunu bilmenin belki de insanların bu dönemi daha kolay atlatmalarına yardımcı olabileceği bildirildi.

Depresyon D vitamini eksikliği ilişkisi


D vitamini eksikliği, özellikle yaşlı kimselerde depresyon riskini artırabiliyor...

Yüzde 14 daha düşük
Amsterdam’daki Vrije üniversitesi uzmanlarının 65 ila 95 yaşlarındaki 1282 kişi arasında yürüttüğü çalışma, depresyona uğrayan veya psikiyatrik sorunları olan kimselerde D vitamini eksikliği bulunduğunu gösterdi. Depresyondaki kimselerde D vitamini oranının, diğer insanlardan yüzde 14 düşük olduğu belirlendi.

“Paratiroid” bezlerinin fazla çalışması
Araştırma, D vitamini eksikliğinin “paratiroid” hormon seviyesinin artmasına da yol açtığını gösterdi. “Paratiroid” bezlerinin fazla çalışmasının depresyonla bağlantılı olduğu zaten biliniyor.

Tedavisi için önemli adım

Bu buluş, depresyon tedavisi bakımından önemli sayılıyor. Zira kandaki D vitamini eksikliği ve tiroid fazlası, perhiz ve kalsiyum takviyesi yaparak veya güneşe fazlaca çıkarak giderilebilecek.

Depresyona karşı yeşil kür


"Hemen belirtmekte fayda görüyorum, ıspanak suyu içerek veya ıspanak yemeğini sıkça tüketerek demir eksikliklerini gidereceklerini zannedenler..."
Değerli okuyucu, ıspanak deyince akla hemen demir gelmektedir. Ispanağı, demir deposu olarak bilenlerin bu bilgilerini kesin olarak değiştirmeleri gerekir.
Hemen belirtmekte fayda görüyorum, ıspanak suyu içerek veya ıspanak yemeğini sıkça tüketerek demir eksikliklerini gidereceklerini zannedenler veya demir eksikliklerini bu yolla takviye edeceklerini düşünenler kesinlikle yanılırlar. Çünkü ıspanak sanıldığı kadar demir bakımından zengin olmadığı gibi, demirin bağırsaklarda emilmesine de engel olmaktadır.
Bazı kimseler demir eksikliğine karşı ilaç alırken, takviye olsun diye veya daha çabuk demir eksikliklerini kapatabilmek için ıspanak yemeyi yer veya ıspanak suyu içerler ki bu tamamen yanlıştır çünkü bu şekilde aldıkları demir ilacının bağırsaklarda emilmesini de büyük oranda engellemiş olurlar.
Çizgi film kahramanı Temel Reis’in ıspanak yedikten sonra güç kazanmasının arkasında yatan gerçek, ıspanağın zengin bir protein deposu olmasından kaynaklanmaktadır. Çünkü, ıspanak bilinen sebzeler içerisinde protein bakımından en zengin sebzelerin başında gelmektedir.
Söz demirden açılmışken hemen belirtmekte çok büyük fayda görüyorum, hamilelik dönemlerinde demir eksikliği çeken anne adaylarının, dünyaya getirdikleri çocukları ileri yaşlarında çok büyük bir olasılıkla (yüzde 85 - yüzde 90) yüksek tansiyon hastası olmaktadırlar.
Bu nedenle hamilelerin özellikle beşinci aya kadar demir eksikliği çekmemeye özen göstermeleri, dünyaya getirecekleri çocuklarının ileri yaşta yüksek tansiyon hastalığına yakalanmamaları için çok mühimdir.

Demir takviyesi için ilaç alan anne adaylarının da çay, kahve ve kola türü içeceklerde mutlaka ölçülü olmalarını öneririm. Gerek çay, gerek kahve ve gerekse de kola türü içecekler demirin vücudumuz tarafından hem emilmesini hem de demirin normalden daha fazla vücudumuzdan atılmasına neden olmaktadırlar.
Son düzenleyen Safi; 19 Haziran 2016 03:48