SOYUT
1. Bir soyutlamanın sonucu olan şey için kullanılır, mücerret: Ruh kavramı soyut ve genel bir düşüncedir.
2. Somut gerçekliğe olan uzaklığı yüzünden anlaşılması güç olan bir şey için kullanılır: Örnek vermekten kaçındığı için yazısı çok soyut kalıyor.
—Çağ. sant
Soyut peyzajcılık, Fransa'da, ılımlı ve duyarlı lirizmi doğadan esinlenen bir akıma İkinci Dünya savaşı'ndan sonra verilen ad.
—Dilbil. Soyut ad, somut ad’a karşıt olarak düşüncelere, yargılara gönderme yapan ad ve/ya da fiil ya da sıfattan türeme durum ya da eylem adı.
—Fels. Kurucu öğelerinden bağımsız olarak kavranan şeye denir: Soyut tümel.
—Güz. sant. Soyut sanat, XX. yy.’da, elle tutulur gerçekliği betimlemeyi ve narenet noktası olarak almayı reddeden ve bu gerçekliği bir soyutlama işleminden geçiren ya da geçirmeyen plastik ve grafik sanat akımı. (Bk. ansiki. böl.)
—Koregr.
- Soyut bale, herhangi bir konuya ya da bir çağrışıma bağlanmayan soyut dans düzenlemesi. (Karşt. EYLEM BALESİ.)
- Soyut dans ya da saf dans, belli bir hava, bir ruh hali yaratmaya ya da soyut bir düşünceyi anlatmaya yönelik soyut hareketler üzerine kurulu dans türü.
- Soyut hareket, herhangi bir ifadeye yol açmayan doğal, içgüdüsel hareket. (Bk. ansiki. böl.)
—Ruhbil. içerdiği duyusal ya da algısal öğelerin azlığı dolayısıyla soyut sayılan bir tasarıma, bir kavrama denir. ("Soyut-somut” karşıtlığının birçok derecesi olabilir.)
♦ a. Soyut olan şey: Somuttan soyuta gitmek.
—ANSİKL. Çağ. sant. İkinci Dünya savaşı sonlarında ortaya çıkan soyut peyzajcılık, transız sanat geleneğinin (Monet, Câzanne, kübizm) içinde yer alır, ama doğayla uyum sağlamaya önem verir; bu uyum manevi, hatta tümtanrıcı bir coşkudan kaynaklanır. Doğayla iç uzamın kaynaşması, ritimlerle, renk dalgalarıyla ve temel yapılarla yansıtılır. Peyzajcılığın başlıca temsilcileri, Estâve, Tal-Coat, Ubac, Music vb'nin yanı sıra Bissiâre, Bazaine, Manessier, Le Moal, Bertholle, Singier’dir.
