Dokunuşun kadar yürek titreten gidişinin ilk sabahında zaman boğazımda bir düğüm
Yarım kalmış bir öykünün satır başlarında arama artık kendini
Gözlerinin kıyısında yakarken gemileri
Martıların çığlıklarına adıyorum gülümseyişlerimi
Mevsimleri ıslatıyorken vedalar
Son bahar bir çocuk düşürüyordu kalbinden
Yol yorgunu düşlerimi sırtlarken kalemim
Dudağımda detone olmuş tüm kelimeleri kusmakla meşguldüm
Düşlerimi sollayan ne idüğü belirsiz kelimelerin acıları dolarken içime
Ağırlık yapsın diye de bağrıma basıyordum aşkın gizemini
Susabildiğim kadardı hayat
Ve konuşabildiğim kadar aşk
Günahları aç karnına içiyorum ben
Toplu intiharlar taşıyorum üzerimde
Uydurduğum masalların inanırlığı kalmadı artık
Kuyruklu bir yalandım ben
Her şey başladığı yerde bitiyor şimdi
Günahlarımın tam gölgesinde
Öpeyim ve geçsin dedi hayat
Çünkü en büyük günahtı seni sevmek