SALON ÇİÇEKLERİ
Günümüzün «sihirli halısı» SALON ÇİÇEKLERİ yetiştiricilerinin yeni bir buluşundan başka bir şey değildir. Bu halı, aşağı yukarı iki santimetre kalınlığında, süngerimsi bir maddeden yapılmış ve metre ile alınıp satılabilen herhangi bir kumaş gibidir.
Evin havadar, aydınlık, güneş alan sıcacık bir köşesine yerleştirilen bu modern «sihirli halı» dikkatle sulanır.Ve... «olağanüstü» sonuç beklenir»Birkaç gün geçince yüzeye ince yeşil yapraklarla daha sonra ise renk ve görünüşleri her hafta değişen çiçeklerle örtülür.
Bütün bunlar olurken ortada ne toprak, ne de saksı vardır.Gerçekte süngerimsi yapılışta olan bu «sihirli halı» bitkiler için gerekli besinleri kapsar. «Halı» ya serpilen tohumlar, kendileri için elverişli ortamı bulur bulmaz, hemen filizlenir, yaprak verir, çiçeklenirler.
«Sihirli Halı» öyle büyük boyda çiçek yetiştirdiği de söylenemez.
Ama onda yetişenler bizim çiçekçi dükkânlarında hayranlıkla seyrettiğimiz çiçeklerde olduğu gibi pek çok emek ve bakım da istemezler.
SALON ÇİÇEKLERİ TROPİKAL BİTKİLERDİR
Bitkiler kapalı yerlerde yetiştirilmeye pek elverişli değillerdir. Ama bahçıvanlar bunlardan uygun gördüklerini seçer, büyük bir emek harcayıp salonlarda yaşayabilecek cinsleri aşılama yoluyla elde ederler.
Bunların çoğu tropikal ya da subtropikal bölgelerde yetişen bitki türlerinden üretilir. Bundan ötürü çok değişik görünüşlere sahiptirler.Yılın her mevsimi yeşil kalan ve yapraklarını dökmeyen çiçekleri buna örnek olarak gösterebiliriz.
Bütün ağaçların «soyunduğu» kış aylarında bile bu çiçekler, salonlarımızın en güzel süslerini meydana getirirler.Bunun yanısıra bir de iklim konusu olduğunu unutmamak gerekir: Modern apartmanların kış aylarında sahip oldukları ısı, bu bitkilerin yetiştikleri sıcak bölgelere yaklaşıktır.Bununla birlikte onların evlerimizde kolayca gelişebilmeleri için büyük dikkat harcamamız gerekir. Şimdi bakım için en önemli konuların neler olduğuna gelelim.
SAKSILAR
Toprak koymak için seçilen kap, içine dikilecek bitkinin gelişen köklerini rahatça alacak genişlikte olmalıdır. Kökler hiçbir zaman saksının iç çeperlerine değmeme! idi r.Gelişen köklerin, saksının iç çeperlerine değmemesi seçilen kabın elverişli genişlikte olduğunu gösterir Plâstik vazolar ise hafiflikleri yönünden önemli bir üstünlüğe sahiptir. Bunların ağırlıkları birkaç gramı geçmediğinden duvarlara kolaylıkla asılabilir.
TOPRAK
Her bitki türü için ayrı bir ortam ve besin gerekir. Hanımeli'nin asitli, kaktüs'ün alkali maddeler bulunan topraklar içinde gelişmesini buna örnek olarak gösterebiliriz. Bununla birlikte hemen her bitki türünün yetiştiği «âdi toprak» kendisinden en çok yararlanılan bir ortam değerindedir. Bir de bildiğimiz bayağı topraktan çok daha hafif olan «funda toprağı» vardır. Besleyici madde yönünden 'zengin olan bu toprak bahçıvanlar tarafından kullanılır.
ISI VE NEMLİLİK
Salon bitkilerinin genellikle üç büyük düşmanı vardır. Birdenbîre meydana gelen ısı değişimleri, soğuk hava akımları ve kuraklık. Onları uygun yerlere kaldırmakla ilk iki tehlikeden koruyabilirsiniz. Üçüncüsü için ise sağdaki resimde görülen usulleri uygulamanız gerekir.
Bitkinin çevresindeki havayı nemlendirme sistemi:
(1) Bitkinin çevresinde sürekli olarak nemli yosunlar bulundurmak gerekir. Böylece ıslak yosunlardan çıkan buğular, bitki yapraklarının altında biriktirilmiş olur. Bu yosun Çiçekçilerde satılır.
(2) Buharlaşma yoluyla bitkiyi nemlendirmeye yarayan suyun, kökleri çürütmemesi için saksı, ayrı olarak İçi çakılcıklarla dolu bir kaba yerleştirilir.
SULAMA
Bitkileri çok fazla sulamamak en elverişli bir tutumdur. Aşırı sulama, toprağın havalanmasını engeller ve köklerin çürümesine yol açar. Bununla birlikte bu konuda genel bir kural bulunduğu da söylenemez. Çünkü her bitki türünün kendine göre ayrı bir bakım istediğini unutmamak gerekir.
Bahçıvanlar, bir bitkinin su isteyip istemediğini anlamak için sert bir madde ile saksıya vururlar. Eğer saksı boş ve kof bir ses çıkarırsa bitkinin su istediği anlaşılır. İki çeşit sulama sistemi görülmektedir.
(1) Saksı, içi su ile dolu bir kaba daldırılarak bitkinin kılcallıkla su emmesi sağlanır.
Ayda bir iki kere tekrarlanacak bu iş için bitkinin bulunduğu saksıyı yarım
(2) Otomatik bir sulama sistemi. Bitkinin ihtiyacı olan su, amyant ya da cam pamuğundan yapılmış bir fitille toprak kaba gelir.
PANADUS
Bu bitkinin bütün türleri (Pasifik pandanusu. Cava pandanusu v. b. gibi) her mevsim, bol ışık ve ısı ister. Aynı zamanda bitkinin saksıdan uzayan «ha* Va kökleri» ni de zedelememek gerekir. MIZRAKLI ROKET (Aechmea) — Amerika kökenli tropikal bir bitkidir. Sıcağı sever ve dayanıklıdır.
BEGONYA (Begonia)
Çiçek ve yapraklarının güzellikleriyle salonlarda aranan bu bitkinin birçok türü vardır. Her zaman nemli bir toprak ister.
KANARYA OTU (Senecio)
Kanarya Adaları kökenli bir bitkidir. İyi ışıklandırılmış bir yerde birkaç hafta sak-lanılabilir. Çok su istemediği gibi yapraklarını da ısiatmamaya dikkat etmek gerekir.
NOEL YILDIZI (Euphorbia pulcherri-ma)
Çiçeklerinin canlı renkleri, bütün kıs süresince evleri şenlendirir. Bu bitki hiçbir özel bakım da gerektirmez.
DEVETABANI veya AĞAÇSEVEN
(Philo-dendron)
Bu bitki Lâtince adıyla da çok tanınmıştır: Philodendron. Çeşitli türleri tropikal ormanlarda kendi kendine yetişir. Philodendron, nemli ve besin yönünden zengin bir toprak bulunca apartmanlarda da kolayca yetiştirilebilir.
KAUÇUK AĞACI (Ficus elestica)
Asya kökenli tropikal bir bitkidir. Sert ve parlak yapraklara sahip kauçuğun birçok çeşidi vardır. Işık ve nemden hoşlanmakla birlikte sert ışınlardan da korumak gerekir. Kauçuğun geniş yapraklarını ıslak bir süngerle hafifçe silmek te çok yerinde bir harekettir.