Arama


Mystic@L - avatarı
Mystic@L
Ziyaretçi
29 Temmuz 2006       Mesaj #1234
Mystic@L - avatarı
Ziyaretçi
Yoğunlukmuş Yıl 1983.Bursa Uludağ Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde öğrenciyim o
zamanlar...son sınıf.
Hürriyet semtinde, dört arkadaş aynı evi paylaşıyoruz.
Erkan,Metin,Bilal ve ben.
Öğrenci evlerini bilenler bilir.ortada bir teneke sobamız arada sırada
yanar.odun,kömür tanımaz.sağdan soldan topladığımız çalı-çırpıyla idare
etmek zorundadır.hain soba da bu kadarla ancak kendini ısıtır.biz de
ısınmak için yaklaşma sınırını milimetre ölçülerine kadar zorlarız her
yanışında.
Yine bir kış akşamı soba ile gayet samimi bir şekilde oturuyoruz.
Bir tarafında Erkan diğer tarafında ben.sınav dönemi olduğundan sadece
sınav günleri okula gidiyoruz.ertesi gün de sınav var.erkan Altıparmak’taki
binada bense Hürriyet’teki binada giriyoruz derslere.benim otobüs derdim
yok yani.Erkan otobüse binecek ,zorunlu olarak.
Bütçe yapmamız gerek bu durumda.ikimiz de ceplerimizi boşaltıyoruz.epeyce
zenginiz.
- 1 adet otobüs bileti
- 1 adet yemek fişi
- Çok az tutarda bozuk kağıt para
-
Doğal olarak otobüs bileti Erkan’ın.yemek fişini de almak istiyor.
Erkan daha 2.sınıfta.ben son sınıftayım ya...yemek fişini halleder mişim
bir yolla.oldu olacak paraları da al.benim arkadaşlarımın hepsi ayaklı
banka zaten.
İktisatçı olsak ne yazar?John Maynard Keynes gelsin, sıkıysa yapsın adil
bir bölüşüm.
Öyleydi..böyleydi derken pazarlık uzadı da uzadı tabi ki.uzadıkça da
kavganın ayak sesleri duyulmaya başladı , sesimizin desibelleri ev
sahibinin zaten hiç olmayan sabrının sınırlarına askerlerini yığmaya
başladı..müthiş bir kavga gecikmedi haliyle.
-bilet senin olsun,ben yürürüm.
-yemek fişi senin olsun ben aç da dururum.
-al paraları da,üstüne bir de tatlı ye.

Bütün hazinemiz Erkan’ın ellerinde.sonra sustu birden bire.
Ne oluyor demeye kalmadı.sobamızın kapağındaki küçük ağızda,üç beş kağıt
parçalık bir lokma belirdi ...aynı anda küçük bir alev göründü..kayboldu.
Birbirimize bakışımızla,kahkaha tufanının kopuşunun arasına saniyeler bile
sığamamıştı.
Öğrencilik yılları biteli çok zaman oldu.Erkan’la bazen yıllarca
görüşmediğimiz zamanlar oldu.Kendimizden,görüşemeyişlerimizden söz ederken
işlerden,yoğunluklardan dem vururuz hep.
Metin arkadaşımız aynı üniversitede Profosör oldu.Onunla daha da az
görüşebiliyoruz.
Erkan’la geçen gün eski günleri yad edip,Metin’den söz ederken sitemlerde
bulundum Metin hakkında..ben biraz daha duygusalım bu konularda.
-‘takma kafana’ dedi Erkan ‘çok yoğun o bu sıralar’
-erkan dedim,biletler ve soba hikayesini anımsıyor musun?
Anımsayamadım dedi Erkan.