YARINA BÖLÜNEN DÜŞ
Önce martılar terketti denizi,
gece isimsiz bir fırtına oldu.
Orman sustu,
su kendini yıkadı bir kez daha,
eski bir evde,
dantel perdeler zamana direndi.
Adını değiştirmedi çınar,
zeytin ağacı atmadı meyvesini dalından.
Eskisi gibi
yağmur kiremide düştü,
zamanında çiçeklendi can eriği.
Fakirin biri,
sıcak akmak kokusuna sarıldı yine;
yüreği utana sıkıla.
"Ay ölmedi ki" diye söylendi usulca,
"bitmedi ki söylenen türküler."
Aklına getirmeden üşüyen ayaklarını,
gözlerini yeniden kapadı.
İnciye gebe istiridye gördüğü düşünün,
yarısını yarına böldü çocuk...