Gidiyorsun.
Ağlamaklıyım biraz bu gece,
Biraz dalgın, biraz yorgun.
Gidiyorsun,
Lanet olsun!
Dönüşü bana olmayan bir gidiş daha…
Acaba kaderim mi bu diyorum....
Hep beklemek, bekletilmek mi?
Oysa ben seninle tomurcuklanmak istiyordum,
Oysa, oysa ben seninle yeşermek istiyordum,
Çöl misali şu yalan dünyamda.
İşte yine aynı, alışılmış,
İşte yine aynı hazin son.
Gidiyorsun,
Lanet olsun!
Dönüşü bana olmayan bir gidiş daha…
Canım yanıyor doğrusu.
Kalbim acıyor seni uğurlarken.
Titretici bir soğuk var;
Üşüyorum,
Yalnızlığımın doruğundan sana el sallarken.
Gidiyorsun,
Lanet olsun!
Dönüşü bana olmayan bir gidiş daha…
Ama her şeye rağmen, bil ki bekliyorum.
Çünkü sen sevda sarayımın tek sahibi,
Çünkü sen diyarı vazgeçilmez olanı,
Çünkü sen yalan dünyamın tek gerçek kalanısın.
Ama sen…
Gidiyorsun,
Lanet olsun!
Dönüşü bana olmayan bir gidiş daha…
Biliyor musun yıllardır bir arayışta olduğumu?
“Seni seviyorum.”diyebileceğim “Sen’imi” arıyordum.
Peki ya biliyor musun bu arayışın seninle son bulduğunu?
Doğru ya, neden şimdi söylüyorum?
Gidiyorsun,
Lanet olsun!
Dönüşü bana olmayan bir gidiş daha...
Beni devirmek çok kolaysa tarihinden adımı sil