Arama


Eylül - avatarı
Eylül
Ziyaretçi
30 Mart 2010       Mesaj #18
Eylül - avatarı
Ziyaretçi

BONSAİ


Ve işte zor doğa koşullarına rağmen, sarp dağların yamaçlarıyla kaya çatlaklarında boy veren kavruk cüce ağaç BONSAİ.

Saksıya taşınmış doğa olmanın ötesinde, kaba büyüklükleri güçsüz kılıp öze bakışı keskinleştiren bir dünya görüşünün de simgesi olan Bonsai, insan ve doğanın yetkin uyumunun ilginç bir sonucudur.

Uzmanlara göre gerçek Bonsai; Yönlendirilmek için kesilmeyen, budak yeri ve madeni tel taşımayan ağaçtır. Doğayı saksıda yaratmada mükemmeliği yakalamanın yolu iyi bir gözlem yeteneği, sabır, büyük bir ustalık ve özenden geçer. Ağacın yaşı ise, sanıldığı kadar büyük bir öncelik taşımaz; iyi bir Bonsai ikiyüz yıllık olabileceği gibi 10-15 yıllık da olabilir.

Günümüzde adeta sanayi dalı haline gelen Bonsai sanatı Batı'da da bir koleksiyon, dekoratif obje ve antika olmaktan öteye geçmez.

Bonsai kabı seçimi iyi bir Bonsai yetiştirmek için çok önemlidir. Genellikle renkli sırlı ya da sırsız toprak saksılar seçilmelidir. Yuvarlak, kare, oval, dikdörtgen, sekizgen ya da boğumlu olabilirler ve altlarında fazla suyun akabileceği bir ya da iki delik bulunmalıdır. Kapların boyut ve renk olarak ağaçla uyumlu olması çok önemlidir. Başlangıçta bitki küçük olduğundan, kabında bu oranda küçük olmasına dikkat edilir. Tohum ekilirken seçilen kap parmak ucu kadar yani içine bir tohumun sığabileceği kadar olmalıdır. Kap ne kadar küçük olursa kökleri o kadar az besin alacaktır. Burada amaç; bitkinin beslenmesine engel olmak değil, aksine bitkinin uzun yaşaması için sağlıklı bir ortam yaratmaktır. Saksı ağacın türüne ve köklerin yayılma alanına göre 2-7 yılda bir değiştirilmelidir. Yine burada dikkat edilecek bir başka konuda, her değişimde ağacın kabının bir öncekine göre 1-2 cm. büyük olmasıdır. Yetişkin bir Bonsai 30 ila 50 cm. arasındadır.

Görselliğin hoş bir şekilde sergilendiği Bonsai, bazen bir saksı içinde birden fazla ağacın bir araya gelmesiyle minyatür orman görünümü de alabilir.
Bonsai yetiştirmeye başlarken yapılması gereken ilk şey sonuçta nasıl bir bonsai istediğinize karar vermektir.

Ağaç ve saksısı şekil, desen ve renkleriyle bir bütünlük oluşturmalıdır. Bonsai ağacın kendisi değil ağaç ve saksı arasındaki görsel uyumdur. Ağacı bir saksıya dikmek ve gelişmesine bırakmak yeterli değildir. Bu şekilde bitki ağaç gibi durmayacak ve ömrü de uzun olmayacaktır. Gövde kalınından incesine tüm dallar şekillendirilerek ve gerekirse kesilerek uygun görüntü elde edil- meye çalışılır. Ağacın şekli belirginleştikten sonra düzenli kesim ve budamalarla son şekil elde edilir.

Bir bonsai bir çalıdan çok ağaca benzemelidir. Ağaçta belirli yaprak kümeleri ve aralarında belirgin boşluklar vardır, çalıda ise yapraklar tek bir küme oluşturur. Budama size uygun dal yapısını belirginleştirme imkanı verir. Bonsai yaşlandıkça, üzerinde değişiklikler yapabilir, bir dalını kesebilir, diğer birinin istediğiniz bir şekilde büyümesine izin verebilirsiniz.
Saksısını değiştirerek başka bir açıdan gösterir, daha güzel bir görüntü yakalayabilirsiniz.Tel sararak dalların da yerlerini istediğiniz yönde değiştirebilirsiniz. Gövde bonsai'nin kişiliğinin en önemli parçasıdır. Cılız ve zayıf görünüşlü gövde bonsai 'yi çirkinleştirir.
Toprak üzerinde görünen güzel kök oluşumu ve yukarı doğru incelen yapıdaki gövde en idealidir. En altta kalın dallar olmalı, dallar yukarı doğru incelmeli ve kısalmalıdır. Dallar arasındaki mesafe yukarı çıktıkca azalmalıdır. İki dal gövde de aynı yükseklikte olmamalı, dalın karşısı mutlaka boş olmalıdır. Bunların yanında bonsai' de kuru dallar bırakarak ağaca yaşlı havası verilebilir. Bonsai için kesin kurallar yoktur.
Herşey sizin özel zevkinize, ona bakış açınıza bağlıdır. Pahalı bir hobi olmamakla beraber, uzun süreli uğraşı ve sabır gerektirir. Başlangıçta bazı şeyler planlandığı gibi gitmeyebilir. Bir ağacın ölmesi sizi vazgeçirmemelidir. En usta kişinin dahi ağaçları ölebilir. Ancak tecrübe kazandıkca bunun daha az sıklıkta olduğunu göreceksiniz.

BONSAİ BAKIMI


SAKSILAR; Malzemeyi test etmenin en emin yolu saksının deliklerini kapatıp,suyun kuruma süresine bakmaktır.
Toprak -taş-beton-tahta malzemelerinin terleme özellikleri katkı ve elementlerine göre çok farklılık gösterebilir.
Klasik bonsai saksılarının alt tarafı sırsızdır-terleme yapabilsin diye.
Son yıllarda dünya pazarlarına ihraç edilen Uzakdoğu saksıları bu özelliği gösterememektedir.
Kil-kaolen ağırlıklı karışım yerine,yüksek ısıda kuvars-silisyum-demir ağırlıklı karışımlardan yaptıkları saksıların uzun ömürlü ama terleme özelliği olmadığından dolayı sulama ve ışık konularında dikkatli olunması gerekmektedir.
Terleme köklerin sigortasıdır;koyu renk saksının sıcaklığı güneş altında 50 dereceye kadar çıkabilir,terleyen saksı ise aynı ortamda en fazla 25 derece olur.
ISI; Farklı ısılara geçerken biraz alışma süresi bırakmanız gerekir.
IŞIK; Bonsai’nin cinsi ne olursa olsun eğik ışımayı almalı.Işıma tek yanlıysa arasıra saksıyı döndürmeniz gerekir.Işık azlığında ağaçlar yaprak alanlarını büyüterek tepki verirler,yaprakların büyük olması estetiği bozar.
Işık daha da azaldığında,dal aralarındaki yapraklar sararır-dökülür.
Reçineli ağaçlarda ışık azlığının uzun sürmesi tehlikelidir.
SU; Sulama konusu ‘hatalar’bölümünde kısmen anlatılmıştır.Suyun yapısallığı,elementleri,derişimleri gereğinden fazla derin konular.Oksijen hakkında yüzlerce,hidrojen için binlerce kitap-tez vardır.
binlerce de bu ikisinin birleşimi hakkında.Tabi ki ağaçlar açısından çok önemli ama evrenin elementi hidrojende de boğulmaya gerek yok.Ağacınız sağlam cins ise Ph derecelerinden fazla etkilenmeyecektir.

TOPRAK-GÜBRE; Besin zincirinin altlarında olan bitkiler,fabrika gibidir.Elementleri birleştirme ve
dönüştürme yetenekleri olan garip fabrikalar.Bir kayaçda büyüyen ağaç içinde kombine tesisler olan
3-5 element,biraz suyla çalışan muazzam dönüştürücü bilgisi olan enterasan bir varlıktır.Bu fabrikanın önüne organik gübre koyarsanız çok hoşlanır ve 1-2 tesisini kapatır,bir kısmını da yarım kapasiteye alır.
hazır bileşik gübrelerde ise kapanan tesis sayısı anormal artar.Ağacınız uzun sürelerde buna alışmışsa
bileşik gübreleri az da olsa vermeniz gerekir.Kapanan tesislerin tekrar faaliyete geçmesi çok uzun zaman alabilir.

BONSAİ GEÇMİŞİ


Bonsainin tarihsel gelişimi hakkında çeşitli söylentiler bulunmaktadır.Bu konuda M.Ö şu tarihte şöyle oldu– böyle gelişti tarzında uzak geçmişi çok sağlam kanıtlarla incelemiş gibi bilgi vermeyi uygun bulmuyorum.Net olmayan uzak geçmiş söylentilerine göre bonsai M.Ö 2000-3000’li yıllarda ortaya çıkmıştır.İnsanların resmi dahi hobi niyetine yapmadıkları bu dönemde bonsai yapmalarının bir amacı olmalı: İnanç yada gereksinim. 22 yüzyıl önce Çin'de doğan Bonsai sanatı 10.11. yy.'larda Budist rahiplerle birlikte Japonya'ya gelmiş. Bonsai ile ilgili en eski kaynakların 600'lü yıllarda- Tang Hanedanı Döneminde- yapılmış Çin minyatürleri olduğu belgeleniyorsa da, kimi araştırmacılar saksılarda yetiştirilmiş bazı çamlar ve meyve ağaçları ve bambuların görüldüğü bu minyatürlerden daha çok öncelere, İ.Ö. 206- İ.S. 221 yılları arasında hüküm süren Han Hanedanı dönemine kadar götürür.

Başlangıçta Japon derebeyleri (Shogunlar) için dinlendirici bir hobi ve felsefi düşünceye dalmak için bir araç özelliği taşıyan Bonsai, Uzakdoğu yaşam felsefesinin bir ifadesi sayılabilecek özelliklerine sahip olmasından dolayı yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelir. Ve küçücük bir saksı içerisinde ağaç yetiştirme işine kendini adayanların sayısı her geçen gün artar.
14. yüzyılda Çin'den Japonya'ya yoğun bir Bonsai ticareti söz konusu olmaya başlar. Doğanın yetkin uyumuna ulaşma çabası, inançlı kişileri etkiler ve yüzyıldan fazla yaşayan Bonsailer kişilerin ilgisini çeker.
İlk olarak göçebe orta Asya halkları ecza gereksinimlerini karşılamak amacıyla bodurlaştırılmış ağaç yapımına yönelmişlerdir.Daha sonraları Çinliler bodurlaştırılmış ağaç ile tanışmışlardır.Çinliler daha farklı tedavi yöntemlerine sahip oldukları için bodurlaştırılmış ağaç bu dönemde ecza ihtiyacı olmaktan çıkmıştır.Onlar bodurlaştırılmış ağacı inanç ve hobi boyutuyla almışlardır.
Daha sonraları Japonlar bonsai (bodurlaştırılmış ağaç) ile tanışmışlar.İşin içine estetik normlar ve kategoriler katarak bonsainin gelişimine katkıda bulunmuşlardır.

Batılılar ise bonsainin estetik yönü ile ilgilenerek bonsaiyi daha ekzentirik hale getirmişlerdir.
Bonsainin kendisinin de bir amacı vardır.

Bonsainin amacı insanda önem sıralamalarını bozmaktadır.Bonsaiye bireysel bir canlı olarak değer verilir,saygı duyulur.Ota,ağaca,karıncaya bakış değişmeye başladığında bonsai amacına ulaşmıştır
Son düzenleyen perlina; 8 Temmuz 2016 16:17