Arama


**merFe** - avatarı
**merFe**
Ziyaretçi
5 Nisan 2010       Mesaj #2
**merFe** - avatarı
Ziyaretçi
Divan Edebiyatı Türklerin İslam dinini benimsemesinden sonra ortaya çıkan yazılı edebiyattır. Arap ve Fars Edebiyatlarının etkisi altında gelişmiştir. Bu etki, Arapça ve Farsça sözcüklerin önce Türkçe, sonra Osmanlıca'ya girmesinin yanı sıra, bu dillerin anlatım biçimlerinin benimsenmesiyle de kendini gösterir. Bu akımın "Divan Edebiyatı" olarak adlandırılmasının nedeni, şâirlerin, şiirlerini divan denen el yazması kitaplarda toplamış olmalarıdır[kaynak belirtilmeli].

Kur'an’ın Arapça olmasından dolayı pek çok toplumun (kültürü ve) dili değişime uğramıştır[kaynak belirtilmeli]. İranlılar, 9. yüzyılda edebiyat ürünlerini, "Yeni Farsça" diye adlandırılan bir dille vermeye başlamışlardır[kaynak belirtilmeli]. Fars Edebiyatı'nın bu ürünlerinden Türk Edebiyatı büyük ölçüde etkilenmiştir.

Öte yandan, Anadolu'da kurulan Türk devletleri, resmi yazışma dili olarak Arapça ve Farsça’yı kullanmışlardır[kaynak belirtilmeli]. Bu durum, edebî dilin değişmesine de yol açmış; özellikle Saray çevresindeki şairler ve yazarlar, yapıtlarını Arapça ve Farsça yazmaya başlamışlardır. Osmanlı Devleti döneminde Arapça ve Farsça'nın yoğun etkisinde kalmış olan Osmanlıca dili, Divan Edebiyatı'nda kullanılan ana dildir.

Divan Edebiyatı, daha çok şiir türünde örnekler içerir ve düzyazı nesir eserler azdır.