Arama


ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
15 Mayıs 2010       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Mutlakiyet

Mutlakiyet, bir devlet yönetiminde, devletin temel güç ve yetkilerinin tek kişide veya grupta toplandığı yönetim biçimidir. Bu yönetim anlayışında gücü elinde toplayan kişiyi veya kişileri sınırlandıran herhangi bir yasa yoktur. Bu açıdan yönetenin veya yönetenlerin sınırsız iktidarı bulunmaktadır. Mutlakiyet mutlak monarşi olarak da adlandırılabilir.
Mutlakiyetin en önemli örneklerinden birisi Fransa kralı XIV Louis'in anlayışıdır. Bu anlayışa göre onun bakış ve yönetim anlayışı
L'état, c'est moi (Devlet Benim)
sözüyle mutlakiyeti en iyi tanımlayan örnek sayılır.

Mutlakiyetin tarihçesi

Avrupa'da 15. yüzyıldan itibaren derebeyliklerinin birleşerek tek yönetim altında toplanması sonucu mutlakıyet anlayışı oluştu. 15. yüzyıldan itibaren yeni coğrafi bölgelerin ve ticaret yollarının keşfi ile Avrupa ekonomisinin büyük bir değişime uğraması, yönetimsel açıdan da büyük değişimlere sebebiyet verdi. Madeni eşyaların önem kazanması ile altın, bakır ve gümüş gibi değerli madenlere önem veren merkantilist ekonomi politikası benimsendi.
15. yüzyıldan itibaren Avrupa'da söz sahibi olan İspanya Krallığı ile Osmanlı Devleti'nin yerini İngiltere ile Fransa aldı. Otuz Yıl Savaşları'nın ardından kazanılan zafer ile birlikte Fransa kralları tam anlamı ile mutlakıyeti sağladı. Bu gelişmenin sonucu Fransa'da papalık makamından bağımsız olarak kilise açıldı.
17. yüzyılın bitimi ve aydınlanma çağının başlangıcı ile mutlakıyet anlayışı düşüşe geçti. Rönesans ve reform hareketlerinin Avrupa insanına getirdiği yeni özgürlükler doğrultusunda mutlakıyete karşı başkaldırılar kendini gösterdi. 1789 Fransız İhtilali ile başlayan bu gelişmeler sonucu mutlakıyet anlayışı farklı eğilimlere yöneldi ve bazı ülkelerde kralların yetkileri kısıtlandı.
1905 yılına kadar Rus Çarları da yönetim biçimi olarak mutlakiyeti kullandılar.


Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!