Arama

Nevşehir - Tek Mesaj #8

_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
24 Haziran 2010       Mesaj #8
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Yeraltı Şehirleri

Özkonak Yeraltı Şehri:
Avanos'a 14 km. uzaklıktaki Özkonak kasabasında bulunan yeraltı şehri, İdiş Dağı'nın kuzey yamaçlarında volkanik, granit bünyeli tüf tabakalarının oldukça kalın olduğu bir yerde yapılmıştır. Yeraltı şehri henüz tam olarak temizlenmemiş olup temizlendiği kadarıyla ziyarete açılmıştır.

Kaymaklı Yeraltı Şehri: Nevşehir'e 20 km. mesafede bulunan Kaymaklı kasabasındadır. 8 katlı olup ilk katı erken dönem tarihlenmektedir. Roma ve Bizans dönemlerinde de diğer alanların oyularak genişletilmesi suretiyle yeraltı şehri haline dönüştürülmüştür. Bugün 4 katı ziyarete açıktır.
Tüf kayalara oyulmuş bu yeraltı şehri, bir kitlenin geçici olarak yaşayabilmesi için gerekli barınma şartlarına haizdir. Dar koridorlarla birbirlerine bağlanan oda ve salonlar, şarap depoları, su mahzenleri, mutfak ve erzak depoları, havalandırma bacaları, su kuyuları, kilise ve dışarıdan gelebilecek herhangi bir tehlikeyi önlemek için kapıyı içten kapatan büyük sürgü taşları vardır.


Derinkuyu Yeraltı Şehri: Nevşehir- Niğde karayolu üzerinde ve Nevşehir'e 30 km. uzaklıkta bulunan Derinkuyu ilçesindedir. Kaymaklı yeraltı şehrinde olduğu gibi burada da büyük bir topluluğu içinde barındıracak ve ihtiyaçlarını karşılayacak mekânlar vardır. Bu yeraltı şehri 8 katlıdır. Kaymaklı yeraltı şehrinden farklı olarak burada misyonerler okulu, günah çıkartma yeri, vaftiz havuzu ve ziyaretçilerin ilgisini çeken kuyu mevcuttur.
Yeraltı şehirleri sadece Kappadokia bölgesinin jeolojik oluşumlarına özgü yapılar olup diğer bölgelerde bu tür örneklere rastlanmamaktadır.

Mazı Yeraltı Şehri: Antik adı "Mataza" olan Mazı köyü, Ürgüp'ün 18 km. güneyinde, Kaymaklı yeraltı şehrinin ise 10 km. doğusundadır.
Değişik yerlerde 4 girişi tespit edilebilmiştir; asıl girişi düzensiz taşlarla örülmüş koridor sağlamaktadır. Kısa koridordaki iri sürgü taşı, yeraltı şehrinin giriş çıkışını kontrol altına almaktadır. İç kısımdaki küçük oda, sürgü taşının rahat bir şekilde hareket etmesi için yapılmıştır. Yeraltı yerleşiminin geniş alanlarına yayılan ahırlar, diğerlerinden farksızdır. Ahırlardan kısa bir koridor vasıtasıyla yeraltı şehrinin kilisesine ulaşılmaktadır. Bu mekânın girişi sürgü taşı ile kapatılabilmektedir. Kilise apsisi, köşeye oyulmuştur ve cephesi kabartmalarla süslüdür.

Özlüce Yeraltı Şehri: Eski adı "Zile" olan Özlüce köyü merkezindeki yeraltı şehri, Nevşehir- Derinkuyu karayolu üzerindeki Kaymaklı kasabasının 6 km. batısındadır.
Girişte bazalttan yapılmış, birbirine geçmeli iki kemerli mekân bulunmaktadır. Daha sonra yine moloz taşlarla örülü 15 m. uzunluğunda bir geçit vasıtasıyla asıl tüf kayaya ulaşılmaktadır. Yeraltı şehrine girişi sağlayan taştan yapılmış mekânlar, asıl yeraltı şehrini oluşturan kaya oyma mekânlara nazaran daha yenidir. Bu koridorun bitiminde 1.75 m. çapında sert granit taştan yapılmış sürgü taşı bulunmaktadır.
Girişteki ana mekân, yeraltı yerleşiminin en geniş alanı olup iki bölümden ibarettir. Büyük mekânın sağında erzak depoları, solunda ise oturma odaları bulunmaktadır. Oldukça uzun olan galerilerin kenarlarında hücre tipi odalar, tabanlarda ise tuzaklar yer alır. Henüz ziyarete açılmamıştır.

Tatlarin Yeraltı Şehri: 1991 yılında ziyarete açılan yeraltı şehri ise, mekânlarının büyüklüğü, erzak depolarının sayısının ve kiliselerin çokluğu nedeniyle askeri garnizon ya da manastır kompleksini akla getirir. Yeraltı şehri oldukça geniş alanlara yayılmış, ancak küçük bir kısmı temizlenebilmiştir. Halen iki katı gezilebilen yeraltı şehrinin en önemli özelliği diğer yeraltı şehirlerinde pek bulunamayan tuvalete sahip olmasıdır.

Kaleler

Nevşehir Kalesi: Selçuklular döneminde, Bağdat'a giden kervan yolunun korunması amacıyla inşa edilmiştir. Nevşehir'in eski yerleşim yerinde, sağlam bazalt kütleli bir tepenin üzerinde bulunan kale, Osmanlı döneminde Damat İbrahim Paşa tarafından onarılmış ve cumhuriyet döneminde de yeniden restore edilerek tahrip olmaktan korunmuştur. Sur duvarları genelde sağlam olup, kale girişi güneybatı yönündedir.

Uçhisar Kalesi: Nevşehir merkezine 10 km. uzaklıkta bulunan Uçhisar, doğal konumu nedeniyle bir hisar görünümündedir. Kapadokya manzarasına hâkimdir. Doğu Roma döneminde, korunaklı yapısı ile Arap akınlarına karşı kolayca savunma sağlamıştır. Kalenin içerisine oyulmuş eski bir mağara bulunmaktadır. Mağaraya üç yol ile girilir ve bu yollar geniş bir salonda birleşir. Yolların birinde taş kapı, ardında da nöbetçi odası mevcuttur. Kalenin içerisinde başka dehlizler de bulunmakla birlikte, bunların bazıları çökmüş bazıları ise molozla dolmuştur.

Ortahisar: Ürgüp-Nevşehir yolunun güneyinde bulunmaktadır. Yerleşimin ortasında kayalardan oyma evlerle çevrelenen doğal bir kale bulunmaktadır. Ortahisar’ın en önemli özelliği, bünyesindeki yeraltı kentleridir. Kolayca şekillendirilebilen bir kaya yapısına sahip olan kalede yerin altına oyulmuş doğal soğuk hava depoları da bulunmakta olup, bu depolarda günümüzde narenciye saklanmaktadır.


Kaplıca ve İçmeceler

Kozaklı Termal Turizm Merkezi
Ürgüp İçmece ve Kaplıcası: Su kaynağı, ilçe merkezinin 5 km. doğusunda bulunmaktadır. Kaplıca suyunun ısı derecesi 14 °C olup, tuzlu, kokusuz, gazsız sular gurubundan sayılmaktadır. Deri hastalıklarının tedavisinde su banyosundan ve kaynağın az ilerisindeki kükürtlü çamurdan yararlanılır.


Bahçeli İçmecesi: Kaynak, Bahçeli köyünün kuzeybatısındadır. Suyu 18 °C olan bu içmece fazla gazlı, kokusuz, bikarbonatlı sofra sularını ihtiva eder. Hazmı kolaylaştıran ve böbrekleri temizleyen bu su aynı zamanda sofra suyu olarak da kullanılır.

Çorak ve Karakaya İçmeceleri: Nevşehir-Avanos karayolu üzerindeki bu içmecelerden; Çorak İçmecesi il merkezine 5 km., Karakaya İçmecesi de 13 km. uzaklıktadır. Alkali düzeyi yüksek, tuzlu ve bikarbonatlı olan Çorak suyu, içme olarak değerlendirildiğinde sindirimi kolaylaştırıcı etki yapmaktadır. Sodyum bikarbonatlı ve alkalik sulardan olan Karakaya İçmecesi de mide ve bağırsak rahatsızlıklarının tedavisinde kullanılmaktadır.

Gümüşkent İçmecesi: Gümüşkent kasabasının hemen yakınında bulunan bu içmece, kısmen doğal, betonlaşmış bir havuzun içinde kaynamaktadır. İkinci bir havuzda toplanan su, bahçe sulamasında kullanılmaktadır. Gümüşkent İçmecesi, toprak alkali, bikarbonatlı ve bol karbondioksitli bir maden suyudur. İçme olarak değerlendirildiğinde metabolizma hastalıklarında karaciğer ve safra kesesi hastalıklarında yararlı olmaktadır.

Cami ve Kiliseler

Kurşunlu Cami (Damat İbrahim Paşa Külliyesi-Merkez): XVIII. yüzyılda Nevşehirli Damat İbrahim Paşa'nın yaptırdığı külliye; cami, medrese, kitaplık, sübyan mektebi, imaret ve hamamdan oluşmaktadır. Külliyenin güneydoğusunda olan cami, 1726 yılında yapılmıştır. Dıştan yalın görünüşlü caminin içi, Lale Devri özelliğini yansıtan kalem işi nakışlarla bezelidir.

Hacı Bektaş Veli Dergahı ve Külliyesi (Hacı Bektaş): Hacı Bektaş Veli, XIII. yüzyılda yetişmiş ünlü bir Türk-İslam düşünürüdür. Üstün zeka ve kişiliğe sahip olan Hacı Bektaş Veli, ilk eğitimini büyük Türk düşünürü Türkistan Piri, Hoca Ahmet Yesevi'nin kültür ocağında almış ve o dönemde ün yapmış çok sayıda Türk bilim adamının yetiştiği Horasan'da engin bir bilgi birikimine, geniş bir dünya görüşüne sahip olmuştur. Orta Anadolu'yu şehir şehir, köy köy dolaştıktan sonra, yaşayan Türk gelenek ve göreneklerini korumaya çalışarak Suluca Karahöyük'te İslâm inanç ve öğreti merkezi kurmuş çok sayıda öğrenci yetiştirmiştir. Yeniçeri ocağının da Piri olarak bilinen Hacı Bektaş Veli, Anadolu'daki Türk-İslam birliğinin sağlanmasına yardımcı olmuştur.

Dergah ve Külliye (Hacı Bektaş): XIV. yüzyılda Hacı Bektaş Veli'nin yaptırdığı Kızılca Halvet (Çilehane) ile çevre yapılarına sonraki yıllarda yenileri eklenmiştir. XIX. yüzyılda onarılan Dergah, 1959-1964 arasında Vakıflar Genel Müdürlüğü'nce yeniden elden geçirilmiş, 1964'te müze olarak açılmıştır.

Hacı Bektaş Veli Türbesi (Pir Evi-Hacı Bektaş): Türbenin cephesi, yan yana üç kemerli bir eyvandan meydana gelmektedir. Pir Evi'ne ortadaki büyük kemerin altındaki demir parmaklıklı, çift kanatlı kapıdan girilir.

Tokalı Kilise (Göreme): Göreme Vadisi'nde, bölgenin bilinen en büyük kaya kilisesi olup Tek Nefli Eski Kilise, Yeni Kilise, Eski Kilisenin altındaki kilise, yeni kilisenin kuzeyindeki yan şapel olmak üzere dört mekandan oluşur. X. yy. başlarına tarihlenen Eski Kilise, bugün Yeni Kilisenin giriş mekanı şeklinde ise de orijinal olup tek nefli, beşik tonozlu bir yapıdır. Aziz tasvirleri, müjde, ziyaret, bakireliğin ispatı, Beytüllahim'e yolculuk, doğum, üç müneccimin tapınması, masum çocukların katliamı, Mısır'a kaçış, İsa'nın mabede takdimi, İsa'nın cehenneme inişi, İsa'nın göğe çıkışı vb. gibi tasvirler bulunmaktadır.
Yeni kilise, enlemesine dikdörtgen planlı, basit beşik tonozludur. Beşik tonozlu nefinde İsa'nın siklusu kronolojik sıraya göre daha çok kırmızı ve mavi renkler kullanılarak işlenmiştir. Lapis mavisi, Tokalı Kiliseyi diğer kiliselerden ayıran en önemli özelliktir.
Enlemesine nefte Aziz Basil'in hayatı çeşitli azizlerin tasviri ve çoğunlukla İsa'nın mucizelerine ait sahneler yer alır. Kilise X. yüzyılın sonuna ve XI. yüzyılın başına tarihlenmektedir.

Rahipler ve Rahibeler Manastırı (Göreme): Göreme Açık Hava Müzesi girişinin solunda yer alan 6-7 katlı kaya kütlesi "Rahibeler Manastırı" olarak bilinir. Bu manastırın birinci katındaki yemekhanesi, mutfağı, bir kaç odası, ile ikinci kattaki yıkık şapel de gezilebilir durumdadır. Üçüncü kattaki (bir tünelle ulaşılan) kilisesi çapraz kubbeli, dört sütunlu üç apsislidir. Kilisede doğrudan kaya üzerine yapılan İsa freskinin yanında kırmızı bezemeler görülür.

St. Basil Şapeli (Göreme): Göreme Açık Hava Müzesi'nin girişindedir. Kilise XI. yüzyıla tarihlenmektedir. İsa portresi, yanında Meryem ve çocuk İsa, Aziz Theodore, at üzerinde ejderle savaşan Aziz George tasvirleri bulunmaktadır.

Elmalı Kilise (Göreme): Göreme Açık Hava Müzesinde, basit planlı bir kilisedir. Günümüze gelmiş fresklerin altından ikonoklastik dönemde yapılmış geometrik bezekler çıkmıştır. Bundan Kilisenin 2. dönemde de kullanıldığı anlaşılmaktadır.
Fresklerde İsa'nın yaşamından bölümler görülmektedir. Mavi, al ve tonları, kahverengi, sarı, ak renkler kullanılmış, giysi kıvrımları ince işlenmiştir.
İsa'nın vaftizi, çarmıha geriliş, değişim, son yemek, Lazarusun dirilişi, İsa'nın göğe çekilişi tasvirlerde işlenen başlıca konulardır. Sütunlar, sütun başlıkları vb. mimarı öğeler üzerinde de İncil'i yazan azizlerin ve kimi peygamberlerin betimleri vardır. Adını çevresindeki elma bahçelerinden alan kilisenin freskleri II. yy.a tarihlenmektedir.

Çavuşin Kilisesi (Göreme): Göreme-Avanos yolu kenarında, Göreme'ye 2.5 km. uzaklıktadır. Tek nefli, beşik tonozlu, 3 apsisli olup narteksi yıkılmıştır.
İmparator Nicephorus Phocas adına yapılan Çavuşin Kilisesi 964-965 yıllarına tarihlenmektedir. Kilisede işlenen konular diğer kaya kiliselerinde olduğu gibi İncil ve Hz. İsa'nın hayatından alınmıştır.

Yılanlı Kilise (Göreme): Göreme Açık Hava Müzesindedir. Kapadokya'da saygın olan Azizlerin tasvirleri bulunan kilise, XI. yy.a tarihlenmektedir. Tasvirlerden bazıları şunlardır. İncil tutan İsa ve yanında Kilisenin Banisi, Aziz Onesimus, Ejderle savaşan Aziz George ve Aziz Theodore, çıplak uzun saçlı ve önünde palmiye ağacı bulunan Aziz Onuphrius.

Karanlık Kilise (Göreme): Göreme Açık Hava Müzesindedir. Narteksteki küçük bir pencereden ışık alan kilise oldukça karanlıktır. Bu yüzden Karanlık Kilise adıyla bilinir. Yapı tümüyle fresklerle bezenmiştir. Yöredeki kiliselerden freskleri en sağlam kalmış olanıdır.
Kilisedeki fresklerde işlenen konulardan bazıları şunlardır:
İsa'nın gömütünün meleklerle korunması, çarmıha gerilişi, İsa'nın yakalanışı, dirilişi, 12 havari ile son akşam yemeği, incili yazan dört azizle İsa birlikte, İsa'nın doğumu ve vaftizi vb.

Azize Catherine Şapeli (Göreme): Karanlık Kilise ile Çarıklı Kilise arasında yer alan Azize Catherine Şapeli'nde, hem narteks, hem de naos serbest haç planlı, merkezi kubbelidir; haç kolları beşik tonozlu ve apsis templonludur. Narteks zemininde mezar bulunmaktadır. Şapelin sadece naos kısmında figürler vardır. Pandantifler kabartma geometrik süslemelerle bezenmiştir.

Çarıklı Kilise (Göreme): Göreme Açık Hava Müzesindedir. İsa'nın göğe yükseliş sahnesi altında bulunan ayak izlerinden dolayı kiliseye "Çarıklı Kilise" adı verildiği sanılmaktadır. Kilise XII. yy. sonu, XIII. yy. başına tarihlenmektedir. İsa'nın hayatını konu alan Siklus, İbrahim Peygamberin misafirperverliğini gösteren Tevrat sahnesi, Aziz Bani tasvirleri iyi muhafaza edilmiştir. Elmalı ve Karanlık Kiliseye benzemekle beraber, İsa'nın çarmıha gidişi ve çarmıhtan alınışı sahneleri kilisenin farklı özelliğidir.
Kilisede, doğum, üç müneccimin tapınması, vaftiz, Lazarusun dirilişi, başkalaşım, Kudüs'e giriş, ihanet, kadınlar boz mezar peşinde, İsa'nın göğe çıkışı ve aziz tasvirleri bulunmaktadır.

Aziz Barbara Şapeli (Göreme): Elmalı Kilisenin bulunduğu kaya bloklarının arkasındadır. Duvarlara ve kubbeye zengin geometrik motifler, mitolojik hayvanlar ve askeri semboller resmedilmiştir. Duvarlarında taş izlenimi veren motifler ayrıca, İsa Pantokrator (Dünya hakimi) ile Azizlerden Georgia, Theodoros ve Barbara'nın tasvirleri yer almaktadır. Kilise, II. yy.ın ikinci yarısına tarihlenmektedir.


Durmuş Kadir Kilisesi (Göreme): Bazilika tipinde olan kilise, ortasında Papaz tahtı, iri dikdörtgen sütunları, vaftiz yeri, birinci bölmedeki duvarlara oyulmuş irili ufaklı mezarlardan oluşmaktadır. Kaya kabartma süslemelerinin en güzel örneklerine sahip olan bu kilise VI. ve VII. yy. ara tarihlenmektedir.

El-Nazar Kilisesi (Göreme): Göreme-Müze yolunun sağında, yoldan yaklaşık 800 m uzaklıkta El-Nazar vadisindedir. Kilise X. yy. sonlarına tarihlenmektedir. Kilisede, müjde, ziyaret, doğum, üç müneccimin tapınması, Mısır'a kaçış, İsa'nın mabede takdimi, Elizabeth'in takip edilişi, vaftiz vb. tasvirler bulunmaktadır.

Saklı Kilise (Göreme): 1957 yılında bulunduğundan dolayı "Saklı Kilise" adı verilmiştir. El-Nazar Kilisesinin yakınındadır. Kiliseyi süsleyen resimler sıva üzerine değil, doğrudan ana kaya üzerine yapılmıştır.
Kilisenin etrafında boyalı bez parçaları bulunmuş, yapılan analizler sonucu ise bu bezlerin kilisenin boyamasında fırça yerine kullanıldığı saptanmıştır. Saklı Kilise'nin mimarisi, Mezopotamya kilise mimari geleneğine benzemektedir. Kilisede, müjde, Doğum, İsa'nın mabede takdimi, vaftizci Yahya'nın görevlendirilmesi, başkalaşım. vb. tasvirler bulunmaktadır.

Kılıçlar Kilisesi (Göreme): Kılıçlar Vadisinde, Göreme Açık Hava Müzesinin yaklaşık 600 m kuzeydoğusundadır. Oldukça zengin bir şekilde fresklerle süslenmiş olup, uzun bir İncil siklusunu içermektedir. IX. yy. sonu ile X. yy. başlarına tarihlenmektedir. Kilisede, peygamberlerin görünümü, müjde, ziyaret, Yusuf'un Meryem'i suçlaması, doğum, Yusuf'un rüyası, Mısır'a kaçış, vaftiz, İsa ve Zakkeus, kör adamın iyileştirilmesi, ayakların yıkanması, ihanet vb. tasvirleri bulunmaktadır.

Meryem Ana Kilisesi (Kılıçlar Kuşluk Kilisesi-Göreme): Tokalı Kilisenin arkasındaki sırtta açık hava müzesine yaklaşık, 250 m uzaklıkta, Kılıçlar Kilisesi'nin güneyindeki dik yamaçta yer alır. Kilise, aziz figürleri ve İncil siklusunun dört sahnesini içermektedir. Kilisede, deesis, Beytüllahim'e yolculuk, doğum, İsa çarmıhta, Meryem'in ölümü ve aziz tasvirleri bulunmaktadır.

Aziz Eustathios Kilisesi (Göreme): Tokalı Kilise ve Meryem Ana Kilisesi arasındadır. Kilisede İncil kaynaklı freskler mevcuttur. X. yy. başlarına tarihlenen kilisede, kazıma tekniği ile yazılmış 1148-1149 tarihi bulunmaktadır.

Tatlarin Kilisesi (Acıgöl): Tatlarin yeraltı şehrinin bulunduğu tepenin yamacında yer alır. Oldukça iyi korunmuş olan fresklerdeki sahneler betonlarla birbirinden ayrılmıştır. Zeminde koyu gri, tasvirlerde ise mor, hardal ve kırmızı renkler kullanılmıştır.
Kilisede, Meryem ve çocuk İsa, başkalaşım, İsa'nın cehenneme inişi, Kudüs'e giriş, 9 adet aziz tasviri vb. bulunmaktadır.

Tağar Kilisesi (St. Theodora Kilisesi-Ürgüp): Ürgüp ilçesinin Yeşilöz köyünde Ürgüp-Kayseri yolunun 16.5 km uzağında bulunmaktadır. Üst katta bulunan galeriye bir merdivenle çıkılmaktadır. Bu nedenle Kapadokya kiliseleri içinde tek örnektir. Genelde freskleri iyi korunmuş olan kiliseyi üç sanatçı kendi stiline göre süslemiştir. Aziz Theodora adına yapılmış olan kilise XI. - XIII. yy.a tarihlenmektedir. Kilisede, peygamberlerin görünümü, havarilerin görünümü, deesis, müjde, İsa çarmıhta ve madalyonlar içinde aziz tasvirleri bulunmaktadır.

Aziz Jean Kilisesi (Gülşehir): Gülşehir ilçe merkezi girişindedir. Kilise, 2 katlıdır. Alt katında şarap mahzenleri, su kanalları ve mezarlar bulunmaktadır. Üst katı ise kilise olup duvarları İncil'den alınmış sahnelerle süslenmiştir. 1995 yılında restore edildikten sonra bugünkü haline gelmiştir.

Ortodoks Kilisesi (Derinkuyu): 1858-1860 yılları arasında yaptırılmıştır. Derinkuyu yeraltı şehri bitişiğinde bulunan kilisenin çevre düzenleme ve restorasyonu çalışmaları sürdürülmektedir.

"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.