Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
21:17, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Cumartesi, 06 Aralık 2025 - 21:18
Arama
MaviKaranlık Forum
Konya
-
Tek Mesaj #8
_Yağmur_
VIP
VIP Üye
24 Haziran 2010
Mesaj
#8
VIP
VIP Üye
Konya - Tarihi Eserleri
Türkiye'nin en eski sürekli yerlesime ugramis yerlerinden biri olan Konya Roma devrinde Iconium adiyla taninmaktadir. 12. yüzyildan 13. yüzyila kadar Selçuk Türkleri'ne baskentlik yapan Konya Türkiye'nin önemli kültürel merkezlerindendir. Bu dönemin sanatsal, politik ve dinsel gelismesi esnasinda Mevlana Celaledin Rumi batida da çok taninan dinsel ögretisini olusturmustur. Mevlana'nin çarpici yesil bezemeli türbesi Konya'nin en ünlü binasidir. Türbeye bitisik olan eski dervis dergahi bugün Mevlana'nin eserlerinin el yazmalarinin ve tarikatin çesitli devrelerine ait eserlerin sergilendigi bir müzedir. Her yil aralik ayinin ilk yarisinda bu hala faal olan dini tarikat Mevlana Dervisleri'ni anmak için törenler düzenlenmektedir. Uzun beyaz giysili erkeklerin kontrollü ama kendinden geçmeye yakin dönüsleri izleyenlerde mistik bir izlenim uyandirir.
Hz. MEVLANA VE ŞEBİ ARUZ
Mevlâna 30 Eylül 1207 yılında bugün Afganistan sınırları içerisinde yer alan Horasan yöresinde, Belh şehrinde doğmuştur. Mevlâna'nın babası Belh şehrinin ileri gelenlerinden olup sağlığında "Bilginlerin Sultanı" ünvanını almış olan Hüseyin Hatibî oğlu Bahaeddin Veled'dir. Annesi ise Belh Emiri Rükneddin'in kızı Mümine Hatun'dur.
Mevlana’nın asıl adı Muhammed Celaleddin’dir. Mevlana ve Rumi de, kendisine sonradan verilen isimlerdendir. Efendimiz manasına gelen Mevlana ismi O’na daha pek genç iken Konya’da ders okutmaya başladığı tarihlerde verilir. Bu ismi, Şemseddin-i Tebrizi ve Sultan Veled’den itibaren Mevlana’yı sevenler kullanmış, adeta adı yerine sembol olmuştur. Rumi, Anadolu demektir. Mevlana’nın, Rumi diye tanınması, geçmiş yüzyıllarda Diyar-ı Rum denilen Anadolu ülkesinin vilayeti olan Konya’da uzun müddet oturması, ömrünün büyük bir kısmının orada geçmesi ve nihayet türbesinin orada olmasındandır.
Hazret-i Mevlana’nın Vasiyeti ;
“Ben size, gizli ve aleni, Allah’dan korkmanızı, az yemenizi, az uyumanızı, az söylemenizi, günahlardan çekinmenizi, oruç tutmaya ve namaz kılmaya devam etmenizi, daima şehvetten kaçınmanızı, halkın eziyet ve cefasına dayanmanızı avam ve sefihlerle düşüp kalkmaktan uzak bulunmanızı, kerem sahibi olan salih kimselerle beraber olmanızı vasiyet ederim. Hayırlısı, insanlara faydası dokunandır. Sözün hayırlısı da az ve öz olanıdır. Hamd, yalnız tek olan Allah’a mahsustur. Tevhid ehline selam olsun.”
Şeb-i Arus ;
İrfan ve sevgi güneşi Mevlana, 5 Cemaziye’l-ahir, 672 (17 Aralık 1273) Pazar günü gurup vakti, bütün parlaklığı ile, bütün güzellikleriyle gülerek ebediyet aleminin asumanına doğdu. Mevleviler, o geceye Şeb-i Arus derler. Şebi Aruz, düğün gecesi manasına geliyor. Bu gece Mevlana hazretlerinin Allah'a kavuşma gecesidir.
Her yıl 10 -17 aralık tarihleri arasında düzenlenen Mevlana'yı anma etkinlikleri 17 aralık günü yapılan Şeb-i aruz töreniyle sona erer.Özellikle son yıllarda oldukça yoğun talep gelen bu törenlerin biletleri aylar öncesinden tükenmektedir.
NASRETTİN HOCA
Kesin olmamakla beraber 1208-1284 yılları arasında yaşadığı sanılan Nasrettin Hoca’nın Sivrihisar’da doğduğu ancak ömrünü Akşehir’de geçirdiği söylenir.Akşehir belediyesince 5-10 Temmuz tarihleri arasında düzenlenen ve bugün uluslararası bir nitelik taşıyan Nasrettin Hoca Şenlikleri her yıl dahada ilgi odağı haline gelmekte.Çünkü bu şenliğe yalnız Türkiyeden değil hocayı seven yabancı ülkelerden de binlerce hayranı katılmakta.
Akşehir'e yolunumuz düşüpte Nasreddin Hoca'nın türbesini ziyaret etmemek olur mu? Nasreddin Hoca'nın Türbesi bile fıkralara uygun yapılmıştır. Etrafı açık ve direkler üzerinde kurulan Türbeye bir kapı yapılmış ve kapı yada kocaman bir kilit asılmış.
CAMİLER
Alaeddin Camii :
Anadolu Selçuklu Devri Konya'nin en büyük ve en eski camiisidir. Sehrin merkezinde yüksekçe bir hüyük olan Alaeddin Tepesi üzerine insa edilmistir. Üzeri agaç ve toprakla örtülmüstür. Içerisi Sütunlar ormanini andirmaktadir. Bizans ve klasik devirlere ait 41 tas mermer sütundan ibarettir. Camiinin en ilginç taraflarindan birisi de minberidir. Minber abanoz agacindan birbirine geçmis olup, Anadolu Selçuklu ahsap islemeciliginin en güzel örnekleridir. 1155 yilinda Ahlat'li Mengum Berti tarafindan yapilmis bir saheserdir. Çinilerle süslü mihrabin önünde çini süslü kubbesiyle örtülmüs bir saha mevcuttur. Mihrap ve kubbelerin çinileri kismen sökülmüstür.
Iplikçi Camii ;
Alaeddin Caddesi üzerindedir. Semseddin Altinoba tarafindan 1201 yilindan sonra yaptirilmis, 1951-1960 yillari arasinda Klasik Eserler Müzesi olarak kullanilan camii, 1960 yilinda tekrar ibadete açilmistir
Sahip Ata Camii ve Külliyesi :
Anadolu Selçuklu Devleti Vezirlerinden Sahip Ata tarafindan 1258-1283 yillari arasinda insaa edilmis olan mescid türbe, hanigâh ve hamamdan ibarettir. Mimari Abdullah Bin Kellük'tür.
Sadrettin Konevi Camii ve Türbesi :
Konya'nin Seyh Sadrettin mahallesindedir. 1274 yilinda yapilmistir. Türbe, Camiinin dogusundaki avludadir. Açik türbeler tipinin ayakta kalan tek örnegidir
Sems-i Tebrizî Camii ve Türbesi :
Serafettin Camii kuzeyinde eskiden mezarlik olan Sems Parkinin içinde yer alir. Bugünkü yapi 1510 yilinda Abdürrezzakoglu Emir Ishak Bey tarafindan mescidle birlikte elden geçirilmis ve genisletilmistir. Ilk yapinin 13. Yüzyilda yapildigi ileri sürülmektedir. Ancak kim tarafindan yaptirildigi bilinmemektedir.
Kadi Mürsel (Haci Hasan) Camii :
Hükümet konaginin batisindadir. Güney duvarinda bulunan kitabesine göre 812 H.-1409 M. Yilinda ve Karamanoglu Mehmet Bey zamaninda Haci Mustafa oglu Mürsel tarafindan yaptirilmistir
Selimiye Camii :
Mevlâna Dergâhinin batisinda insaatina Sultan Selim II'nin sehzadeligi zamaninda baslanmis (1558-1567) arasinda tamamlanmistir. Camii Osmanli klasik mimarisinin Konya'daki en güzel eserlerindedir.
Kapu Camii :
Konya'da merkezde sarraflar (çikrikçilar) caddesi üzerindedir. Asil adi Ihyaiyye olup eski Konya Kalesinin kapilarindan birinin çevresinde yer aldigindan Kapi Camii adiyla anilir. Cami ilk defa 1658 yilinda Mevlevi Dergahi Postnisinlerinden Pir Hüseyin Çelebi tarafindan yaptirilmistir. Bir süre sonra yikilan bu camiiyi 1811 yilinda Konya Müftüsü Esenlilerlizade Seyyid Abdurrahman yenilemis, 1867 yilinda bir yangin, cami ile birlikte bu civarda vakif dükkanlari da yoketmis. Bu olaydan bir yil sonra camii üçüncü defa yeniden yapilmistir. Bu yeni insaasina dair 1285 H. (1868 M) tarihli kitabesi taç kapisi üzerinde yeralmaktadir. Kapi Cami Konya'da yer alan Osmanli Dönemi camilerinin en büyügüdür
Osmanlı Devrine ait diger Camiler : Tursunoglu (Tahir Pasa Camii) - Aziziye Camii - Serafettin Camii - Nakiboglu Camii -Piri Mehmet Pasa Camii -Haci Fettah Camii -Ovali oglu (Çelik Pasa) Camii -Saray (Kisla) Camii -Sep Hevan Camii -Köprübasi Camii -Namik Pasa Camii -Amber Reis (Feridiye) Camii
TÜRBELER
Yesil Türbe (Kubbe-I Hadra) :
Dört fil ayagi sütun üzerine bir Selçuklu saheseridir. Kubbeyi hadranin ve kalkmali distan 16 dilimli bir külahi vardir. Külahla silindir gövdenin birlestigi yerde Ayet-Ül Kürsi yazilidir. Kubbe muhtelif motifler süsü ve kufi ayetlerle bezenmistir. Kubbenin altinda Mevlâna ve Sultan Veled yatmaktadir. Mezar üzerinde en son Abdülhamit II.'nin hediye ettigi altin sim isli bir puside örtülüdür. Kubbenin dogusunda Sultan-Ül - Ülema'nin kabri bulunmaktadir. Selçuklu agaç islemeciliginin bir saheseri olan sandukasi yüksekçedir
Sultanlar Türbesi :
Alaeddin Camii içinde kuzeyde, klasik Selçuklu türbeleri tipindedir. Gövdesi kesme taslardan on yüzlü prizma seklinde yükselmis, üzeri tugladan on köseli bir pramitle örtülmüstür. Türbe, Sultan Kilinçaslan tarafindan yaptirilmistir. Türbede sekiz çinili sanduka vardir. Türbede Selçuklu Sultanlari; Sultan Mesud I, Kilinçaslan II, Rükneddin Süleymen II, Giyaseddin Keyhüsrev I, Alaeddin Keykubat I, Giyaseddin Keyhüsrev II, Kilinçaslan IV, Giyaseddin Keyhüsrev III medfun yatmaktadır.
Ates-Baz Veli Türbesi :
Eski Meram yolu üzerindedir. Klasik Selçuklu Kümbetleri tipindedir. Türbe 1285 yilinda ölen Mevlevi Ates-Baz Yusuf'a aittir
Diger Türbelerden bazilari ; Tavusbaba Türbesi , Gömeç Hatun Türbesi , Kesikbas Türbesi , Tahir Ile Zühre Türbe Ve Mescidi , Emir Nurettin Türbesi , Taç-Ül Vezir Türbesi , Ali Gav Zaviyesi Ve Türbesi , Burhaneddin Fakih Türbesi , Gühertas Türbesi, Karasungur Türbesi, Pir Esat Türbesi, Ulas Baba Türbesi, Seyh Osman Rümi Türbesi, Fakih Dede Türbesi, Kalender Baba Türbesi, Siyavus Veli Türbesi, Turgutogullari Türbesi
TARİHİ ESERLER
SELÇUKLU KÖSKÜ :
Alaaddin Tepesini çeviren iç kalenin kuzey etegindedir. Sarayin II. Kilinçaslan'a ait oldugu kuvvetle muhtemeldir. Kösk, Alaadin Keykubat I zamaninda genisletilerek tamir edilmis, kare bir plan üzerine harç ve tuglalarla iki kat olarak yapilmis, alti kat ker**** ve molozlarla takviye edilmistir. Kösk bugün harap olmus bir duvar parçasindan ibarettir.
KUBADABAD SARAYI :
Beysehir Gölü'nün güneybati kiyisinda, Heyran Köyü yakinindaki alanlardan biri üzerindeiri.1236 Selçuklu Sultani I. Alaadin Keykubat tarafindan yaptirilmis 35x50m. boyutunda yazlik bir saraydir.. Saray, Kiz Kalesi, tersane, hamam vs.'nin kalintilari bulunmaktadir. 35x50 m. boyutundaki saraya ait kalintilar arasinda göl kiyisi tarafindan ancak sarayin terasi yer almistir.
ZAZADIN HANI :
Sultan Alaeddin Keykubat devrinde (633-Hicri 1236 Miladi yilinda) Selçuklu Emirlerinden Vezir Sadettin Köpek tarafindan yaptirildi. Yazlik ve kislik tiplerin birlesmesinden meydana gelmis avlu tipte yapilmistir. Hanin boyu 104 m., eni 62 metredir.Tas yapinin dis duvarlarindan gayri Islami devirlere ait eserlerden bazi parçalarda kullanilmistir. Konya-Aksaray yolunun 25. Km'sinde Tömek bucagindadir
HOROZLU HAN :
1248 yilinda bugünkü Konya-Aksaray asfaltinin 8.'sinde kislik olarak yapilmistir.
KIZILVIRAN HANI :
Konya-Beysehir yolu üzerinde olup, Konya'ya 44 km. uzakliktadir. Kislik ve yazlik olmak üzere iki tipte yaptirilmistir.
OBRUK HAN :
Anadolu Selçuklu döneminde ticaret yollari üzerinde kurulan hanlardan bir örnegi de Obruk Hanidir. Oburk Hani, Konya'yi Aksaray'a baglayan yol üzerindedir.
ÖREN YERLERİ
Sille (Siyata) :
Sille Konya il merkezinin 8 km. kuzeybatisindadir. Bugün merkez belediye hudutlari içinde olup, sehir otobüsü çalismaktadir. Erken Hiristiyanlik döneminin de önemli bir merkezidir. Bu dönemden baska Ak Manastir diger adi ile HAGIOS Khariton (St. Chariton) olmak üzere bir çok manastir kesisler tarafindan kayadan oyularak yapilmistir. Bu manastirlar dünyada kurulan ilk manastirlar arasindadir.
Ak Manastir :
Genis ve magara gibi kayadan olusmus olup, magaraya itaf edilmis bir kilisesi, 6-7 sapeli ve bir çok hücreleri vardir. Bu manastirda bulunan Mikael Hommenos ve Mikaeles oglu Abraham'a ait mezar taslari Konya Arkeoloji Müzesinde teshir edilmektedir.
Sille Aya-Elena Kilisesi :
Sille, Konya Ili, Selçuklu Ilçesine bagli kent merkezine 7 km. uzaklikta bir yerlesim yeridir. Isa'nin dogumundan 327 sene sonra Bizans Imparatoru Constantin'in annesi Helena, Hac için Kudüs'e giderken Konya'ya ugramis, buradaki ilk hiristiyanlik çaglarina ait oyma mabetleri görmüs, hiristiyanlara Sille'de bir mabed yaptirmaya karar vermistir. Mihail Arhankolos adina bu kilisenin temel atma töreninde bulunmustur. Kilise asirlar boyu onarimlar görerek günümüze kadar gelmistir. Kilisenin iç kapisinin üstünde Yunan harfleriyle yazilmis Türkçe bir tamir kitabesi kilisenin tarihi hakkinda bilgi vermektedir. Bu kitabe 1833 tarihlidir. Ayni kitabenin üzerinde ise kilisenin dördüncü tamiratinin Sultan Mecit döneminde gördügünü belirten üç satirlik bir kitabe daha bulunmaktadir.
Kilise düzgün kesme Sille Tasi ile yapilmistir. Avlusunda kayalara oyulmus odalar bulunmaktadir. Kilisenin kuzeye açilan kapisindan dis nartexe girilir. Burada kadinlar mahfeline çikan iki yönlü tas merdivenler yer almaktadir. Kilisenin ana kubbesi dört fil ayagi üzerinde olup, kilise üç sahinlidir. Kilisenin içerisinde ahsaptan içerileri alçi süslü bir vaaz kürsüsü ile apsidle ana mekani ayiran ahsap alçili ****s bir sanat saheseridir. Kubbe geçislerinde ve tasiyici ayaklarda Hz.Isa, Hz. Meryem ile havarilere ait resimler bulunmaktadir.
Çatalhöyük :
Çatalhöyük, Konya'nin Çumra Ilçesi sinirlarinda olup, Ilçenin 10 km. dogusunda yer almaktadir. Höyük, farkli yükseklikte iki tepe düzü olan bir tepe seklindedir. Bu iki yükseltisi nedeniyle çatal sifatini almistir. Çatalhöyük 1958 yilinda J.Mellaart tarafindan kesfedilmistir, 1961-1963 ve 1965 yillarinda kazisi yapilmistir. Yüksek tepenin bati yamacinda yapilan çalismalar neticesinde 13 yapi kati açiga çikartilmistir. En erken yerlesim kati (1) ise M.Ö. 5500 yillarinda tarihlenmektedir. Stil Kritik yolu ile yapilan bu tarihleme, C14 metodu ile de dogrulanmistir. Ilk Yerlesme, ilk ev mimarisi ve ilk kutsal yapilara ait özgün buluntulari ile insanlik tarihine isik tutan bir merkezdir. Yapilarda kullanilan malzeme ker**** agaç ve kamistir.
Eflatunpinar Hitit Aniti :
Konya Ili, Beysehir Ilçesi, içinde bulunmaktadirAnit bir su kaynaginin kenarinda dikdörtgen taslar üzerinde kabartmalardan olusmaktadir. Niteligini kaybetmeyen kabartmalar ön kismindaki 14 adet tas bloklar üzerine oyulmustur. Anitin ilk plani bilinmemektedir. Bu anit açik hava anitlarindan daha küçüktür. Dogal bir kayaya oyulmamis, her parçanin üzerinde figür bulunan blok taslarin örülmesiyle olusmustur. Aniti'nin blok taslari üzerendeki figürler; üstte günes kursu, ortada tanriça ve tanri diye kabul edilen figürlerin arasinda, yanlarinda ve en alttaki figürler ellerini yukariya dogru kaldirip tanri ve tanriçayi selamlamaktadir. Bu anit Hitit Krallik dönemine tarihlenmektedir.
Kilistra Antik Kenti :
Kilistra Antik Kenti Konya'nin 34 km. güney batisindaki Hatunsaray Bucaginin 16 km. kuzey batisindaki Gökyurt Köyü sinirlari içerisinde yer almaktadir. Yapilan çalismalarda M.Ö. III. y.y. kadar yerlesim oldugu anlasilmistir. Listradan (Hatunsaray) gelip Mistiya'ya Beysehir'e dogru devam eden tarihi kral yolu (Vig Seboste) üzerinde yer almaktadir. Kilistra Antik kentinin M.S. 7. y.y. da Kapodokya benzeri yumusak kayalarin oyulmasi ile bir çok kaya yerlesmesi oulsturulmustur.
Haç Planli Sapel iç ve disi yekpare kaya oyugu olmasi nedeniyle esine az rastlanan nitelikte olup M.S. 8. y.y.'a aittir. Sümbül Kilisede M.S. 8. y.y'a ait olup devrini yansitan süslemelerle Bizans Devrine ait Büyük Su Sarnici ise karsilikli yekpare kayaya oyulmus dörder payeye oturan 3 nefli plan gösterir. Çiftli Sirahane ise karsilikli yekpare iki kay içine oyulmus çevresi ise bir kompleks halindedir. Dogu Sirahane'nin giris kapisi esiginde M.Ö. I. yy'la ait kentin adini veren bir yazit bulunmustur. Bizans devrine ait kaya oyugu iki ev ortaya çikartilmistir.
Karahöyük :
Konya Il Merkezine 15 km. güney dogusunda Harmancik mahallesindedir. Ulasim belediye otobüsleri ile saglanir. Karahöyük'te yapilan arastirmalarda höyügün M.Ö. 3000 (Eski Tunç Devri-M.Ö. 2000 Asur ticaret kolonileri devri) de iskan edildigi anlasilmis olup, 27 yerlesik kati tespit edilmistir. Konya bölgesinin M.Ö. 3000 ve 2000 yillarinin tarihe isik tuttugu bilinmektedir. Eski Anadolu'nun en önemli sehir harabeleri arasindadir. Karahöyük kazilarinda çikan buluntular Konya Arkeoloji Müzesi'nde teshir ve muhafaza edilmektedir
Bolat Örenyeri :
Bolat yaylasi ören yeri, Hadim ilçesi Bolat köyü sinirlari içinde kalan Temasalik mevkiindedir. Literatüre adi Astra olarak geçmis olan antik kent, Hadim ilçesinin kuzey batisinda ve Hadim'e 17 km. uzakliktadir. Hellenistik, Roma ve Bizans devirlerinde iskan gördügü yüzey buluntularindan anlasilmaktadir. Nekropol Alani ,Kentin güneyindedir. M.S. 3.yy'a ait bol miktarda mezar steli ve lahit parçalari bulunmaktadir. Stellerde ; boga baslari, asma dali, üzüm salkimlari ve mezuda baslari islenmistir. Stellerdeki insan figürleri stilizedir. Lahit ve kapaklari blok kayalarin islenmesi ile yapilmis olup, lahitlerde mezuda baslari ve üzüm salkimlari, kapaklarinda ise aslan baslari islenmistir. Bouleterion ,Kentin batisindadir. Yüksek bir noktada kurulmustur. Cave alaninin bir bölümü ayakta kalabilmistir.
Fasillar Aniti :
Dünyanin en büyük kaya anitlarindan biridir. Fasillar Aniti Büyük Tanri'yi bir dag tapinaginda iki arslan arasinda gösterir.
İvriz Kaya Aniti :
Tuvana Kralligindan günümüze kalan en önemli kültür varligimiz ivriz Kaya Kabartmasi'dir Eregli ilçesinin 17 km. güneyinde bu gün Hakapinar ilçesine bagli Aydinkent Köyü içinde, Torolarin kuzey eteklerindeki vadilerin birisinde kaya üzerine yapilmis olan bu anit 4.20 m x 2.40 m. ölçülerindedir.
SIRÇALI MEDRESE :
Mezar Anitlari Müzesi, Konya'daki Selçuklu Dvri eski eserlerinden Sirçali Medrese'de 1960 yilinda açilmistir. Sirçali Medrese, 1242 yilinda Bedreddin Muslih tarafindan yaptirilmis, çinilerle süslü açi (avlulu) medreselerden birisidir Konya sehrinde kamulastirilan mezarliklardan toplanan tarih ve sanat tarihi yönünden degerle mezar taslari selçukluluar Devri, Beylikler ve Osmanlilar Devri'ne göre tasnif edilerek teshir edilmislerdir. Ayrica Mezar taslari, sekil, motif ve yazi karakterleri de gözönüne alinarak degerlendirilmis ve kronolojik bir siraya konulmustur.
INCE MINARE MEDRESE :
Selçuklu, Beylikler ve Osmanli dönemine ait tas ve ahsap eserler teshir edilmektedir.
Kaynak
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Cevapla
Kapat
Saat: 21:18
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...