Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Tek Mesaj #6626

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Ağustos 2006       Mesaj #6626
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Mavi Anka Kuşunun öyküsü

Renklerin kör kara maviye battığı bir anda
Bir Anká kuşu havalanacak.
Önce vurulacak, sonra uçacak.
Vurulup vurulup kanatlanacak.
Kanının kırmızısıyla,
Kanadının mavisiyle,
Yaşamaya olan inadıyla,
Dört mevsimin renklerini bir araya gagasıyla toplayacak.
Herdaim bu masal anlatılacak,
Herdaim bu böyle olacak.
Önce kaybedilecek, sonra kazanılacak.
Önce verilecek, sonra alınacak.

Huzurun sükut ettiği bir akşamda
Asma bahçeli bir sırça köşk yanacak.
Yıpranıp yıkılıp ahşap olacak.
Bu harabeye bir kadın uğrayacak.
Oymalara olan sevgisinden
Kadife şilteli sedirlerde gördüğü düşler yüzünden
Çerçeveleri kırık alın yazmaların şikayetlerinden
Sus pus olup ateşe yüz vuracak.
Yüzyıl sonra da olsa sahanlıkta oturup dinlenecek.
Uşşak makamından taş plaklar dinleyecek.
Her köşe onarılacak tırnak tırnak.
Herdaim bu masal anlatılacak,
Herdaim bu böyle olacak.
Önce kaybedilecek, sonra kazanılacak.
Önce verilecek, sonra alınacak.

Hurma ağaçlarının yanısıra seyir eyleyen bu kervanın
Fincan yüklü katırları talan olacak, yağmalanıp dağılacak.
Yanmamış bir balya ipeğini, kırılmamış bir usta işi ibriğini,
Bir seyyah bohçasına alıp Istanbul’a varacak.
Adını bilmediğin panayırlarda tezgah açacak.
Kulbuna göz nurunu döktüğün,
İlmeğine yüreğini iliştirdiğin sanatını satacak.
Marifetin dillere şayan olacak, diyardan diyara adın okunacak.
Herdaim bu masal anlatılacak,
Herdaim bu böyle olacak.
Önce kaybedilecek, sonra kazanılacak.
Önce verilecek, sonra alınacak.

Bu Mavi Anká,
Vurulup vurulup kanatlanacak

Bu masal,
Unutulup unutulup anlatılacak.




Murat Kayalı