Arama

Medya Haber - Tek Mesaj #263

kompetankedi - avatarı
kompetankedi
VIP Bir Dünyalı
23 Ağustos 2006       Mesaj #263
kompetankedi - avatarı
VIP Bir Dünyalı
cocuklar C3A7ocuk

İŞTE YÜZ KIZARTAN BİLMECELER...


İlkbiz Yayınevi'nin '100 Temel Eser' adı altında ilkokul çocuklarına sattığı 'Türk Bilmecelerinden Seçmeler' kitabında ağza alınmayacak ifadeler var.
23 Ağustos 2006 Çarşamba 10:25

Milli Eğitim Bakanlığı'nın ilköğretim öğrencilerinin ufkunu açmak ve okuma alışkanlığı kazandırmak amacıyla 2005'te okullara tavsiye ettiği '100 Temel Eser'le ilgili skandalların sonu gelmiyor.
Bazı yayınevlerinin piyasaya sürdüğü '100 Temel Eser'deki yabancı hikâye kitaplarının çevirilerinde İslami söylem kullanılması ve küfre varan argo ifadelerin yer aldığı 'Deyimler Sözlüğü'nden sonra 'Türk Bilmecelerinden Seçmeler' adlı kitap da çocuklar için sakıncalı argo sözcükler içeriyor.

Dilin kemiği yok!
Adem Kaymakçı'nın hazırladığı, İlkbiz Yayınevi tarafından basılan kitaptaki bilmecelerde argo sözcükler, dini motifler ve şiveler kullanılıyor, anlam bütünlüğü bulunmuyor, dil bilgisi kurallarına uyulmuyor. Üzerinde 'Milli Eğitim Bakanı Doç. Dr. Hüseyin Çelik tarafından 15.7.2005 tarihinde açıklanan ilköğretim öğrencileri için 100 Temel Eser listesinde yer almıştır' yazan 'Türk Bilmecelerinden Seçmeler' adlı kitapta, sık sık küfürler de yer alıyor.
Radikal'in ortaya çıkardığı skandalda, MEB'in, öğrencilere tavsiye ettiği eserlerle ilgili denetim yapmadığı anlaşılmıştı. Denetimsizlikten yararlanan Damla ve Nehir adlı yayınevleri, kitapların içeriklerini kendi ideolojilerine göre değiştiriyor, bir klasik haline gelmiş yabancı çocuk kitaplarında kahramanlara Türkçe isim veriyor. Yabancı yazarların kitaplarında günler 'hayırlı sabahlar'la başlıyor, Heidi'nin Alm dedesinin adı Alp, Pinokyo'nun marangoz babası Gephetto'nun adı da Galip Dede olarak değişiyor. Pinokyo, 'Allah rızası için' dilenirken, Andersen'in masalları 'Bir varmış bir yokmuş, Allah'ın kulu çokmuş'la başlıyor.
Kitapların aslına sadık kalınmadan çevrilmesine Milli Eğitim Bakanlığı ve çevirmenler tepki göstermişti. MEB, argo ifadeler taşıyan 'Deyimler Sözlüğü'nün okullara sokulmayacağını açıklarken, Müsteşar Prof. Necat Birinci, piyasada sorumsuz yayınlar olduğunu ve Talim Terbiye Kurulu'na bunları incelemesi için talimat vereceğini söylemişti. Talim Terbiye Kurulu Başkanı İrfan Erdoğan da, çevirilerde aslına sadık kalınmamasını ve dini söylemle yazılmasını 'Fahiş hata, çok yanlış' diye değerlendirmişti.

Yüz kızartan bilmecelerden bazıları
Aşgalanın fa hişesi .
(Surfa) .
Aldım ele, vurdum yere .
Tu allah belan vere .
(Sümük) .
Karşıda oturur .
S.kini yere batırır .
(Körük) .
Don içinde dik durur .
(Mum) .
Dağdan gelir taştan gelir .
G.tü açık enişten gelir .
(Keçi) .
Ezirganın sürtüği .
(Peynir) .
Garşida gan ayahli .
Gına yahmış gan ayahli .
Bögün bir hekmete vardım .
Üş başli on ayahli .
(Gadın, dana) .
Gel bizim eve koyum k.çına.
(Minder) .
.
Karanlık yerde kadı oturur .
T.şaklarını suya batırır .
(Turşu) .
Vıkka da vıkka .
Yıkka da yıkka .
Ortası hokka ..
Şokka da şokka .
(Hamur) .
Ağzı açık alamet .
İçi kızıl kıyamet .
Yaş koydum kuru çıktı .
Salli ala Muhammed .
(Fırın).
Bir direkli sayvan .
Bunu bilmeyen hayvan .
(Mantar) .
Arddır, urddur, arnavvuddur .
Ağzi yohdur, adam gapar .
(Isırgan) .
Bi guşum var havayi .
Üsgeh yapar yuvayi .
Deyme guşlar yapamaz .
Demirçiler tökemez .
(Örümceh aği) .
Gapgara lillim .
Gupguri lillim .
Gemihsiz lillim .
İlihsiz lillim .
(Sülüh) .
Kara tavuk .
Karnı yarık .
Balta saplı .
K.çı delik .
(Dişler) .
Dağdan gelir gıdacık .
Gömlek belde, k.ç açık .
(Patlıcan, Keçi, Oğlak).


BETÜL KOTAN /Radikal Gazetesi

kesk memur miting gosteri

İLGİNÇ HÜKÜMLER VAR!.. İŞTE YENİ MEMUR TASARISI!..


Hükümet adına toplu görüşmelere katılan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Devlet Memurları Kanun Tasarısı Taslağı'nı görüş için konfederasyon başkanlarına verdi.
23 Ağustos 2006 Çarşamba 00:13
Devlet Memurları Kanun Tasarısı Taslağı'na göre, 'personel ve başarı değerlendirmesi' üst üste iki kez 'olumsuz' sayılan memurlar başka bir personel ve başarı değerlendirme amirinin emrine atanacak. Burada da 'olumsuz' değerlendirme alan memurlar ile değerlendirmesi 10 yıl içinde toplam 4 defa 'olumsuz' olan memurların görevlerine son verilecek.
Hükümet adına toplu görüşmelere katılan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Devlet Memurları Kanun Tasarısı Taslağı'nı görüş için konfederasyon başkanlarına verdi.
Taslağa göre, memurlar toplu olarak göreve gelmeme veya hizmetin yavaşlatılması veya aksatılması sonucunu doğuracak eylemlerde bulunamayacak.
Memurların greve karar vermeleri, grev düzenlemeleri, ilan etmeleri ve bu yolda propaganda yapmaları yasak olacak. Memurlar, herhangi bir greve veya grev teşebbüsüne katılamayacak, grevi destekleyemeyecek veya teşvik edemeyecek.
Memurlar, görev alanlarıyla ilgili olarak gizlilik derecesi bulunmayan bilgileri, basın ve yayın organları ile haber ajanslarına kurum amirinin izniyle verebilecek.

EVLİLİK, ÖLÜM
Memura, eşinin doğum yapması, kendisinin veya çocuğunun evlenmesi, eşinin veya çocuğunun ölümü, kendisinin veya eşinin ana, baba ve kardeşinin ölümü halinde isteği üzerine 5 iş günü izin verilecek.
Kadın memura çocuklarını emzirmeleri için doğum tarihinden itibaren ilk 6 ayda günde 3 saat, ikinci 6 ayda güde 1.5 saat süt izni verilecek. Süt izninin hangi saatler arasında kaça bölünerek kullanılacağı kadın memurun tercihine bırakılacak.
Kadın memura, doğumdan önce 8, doğumdan sonra 8 hafta olmak üzere toplam 16 hafta analık izni verilecek. Çoğul gebelik halinde doğum öncesi 8 haftalık analık izni süresine 2 hafta daha eklenecek.

EVLAT EDİNENE DE İZİN...
Doğum yapan memura doğum sonrası analık izni sürelerinin bitimi tarihinden itibaren, eşi doğum yapan memura çocuğun doğduğu tarihten itibaren 12 aya kadar istekleri üzerine aylıksız izin verilecek. Bu izin 3 yaşını doldurmamış bir çocuğun evlat edinilmesi halinde de evlat edinmenin kesinleştiği tarihten itibaren evlat edinen memura aynı koşullarda verilecek.

OLUMSUZ NOT ALAN MEMURA NE OLACAK?
Her memura ait bir 'personel ve başarı değerlendirme dosyası' bulunacak. Memurlardan, 100 tam not üzerinden yapılan değerlendirme sonucu 'personel ve başarı değerlendirme' notu ortalaması 0-59 olanlar 'yetersiz', 60-69 olanlar 'geliştirilmesi gerekli', 70-79 olanlar 'yeterli', 80-89 olanlar 'iyi', 90-100 olanlar 'çok iyi' kabul edilecek. Not ortalaması 'yetersiz' olanların değerlendirilmeleri 'olumsuz', diğerleri 'olumlu' sayılacak.
Personel ve başarı değerlendirmesi üst üste iki kez 'olumsuz' sayılan memurlar, başka bir personel ve başarı değerlendirme amirinin emrine atanacak.
Burada da 'olumsuz' olan memurlar ile değerlendirmesi 10 yıl içinde toplam 4 defa 'olumsuz' olan memurların görevlerine son verilecek. Bunlar bir daha memur olarak istihdam edilemeyecek.
Personel ve başarı değerlendirme formunun şekli, içereceği sorular, düzenleneceği haller, düzenleme zamanı, itiraz yollarını gösteren hususlar Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak genel yönetmelikle belirlenecek.
Memurlar, kanun, tüzük ve yönetmeliklerin öngördüğü kılık ve kıyafet kurallarına uymak zorunda olacak.

BASAMAK İLERLEMESİ
İlk defa memur olarak atanacaklar, birinci basamaktan göreve başlayacaklar ve basamak ilerlemesine ilişkin esaslar çerçevesinde 10. basamağa kadar ilerleyebilecekler.
Personel ve başarı değerlendirmesi olumsuz olan yıllar hariç, bulunduğu basamakta 3 yıl çalışan memurlar, bu sürenin dolmasını izleyen yılın başından geçerli olmak üzere bir üst basamağa ilerlemiş sayılacak. Basamak ilerlemesi yapmış sayılanlardan ilerlemeye müstahak olmadığı sonradan tespit edilenlerin bu basamak ilerlemesi, ilerlemiş sayıldığı tarihten geçerli olmak üzere iptal edilecek.

DİSİPLİN CEZALARI
Kamu hizmetlerini, mevzuat hükümlerine uygun şekilde yerine getirmeyen, uyulması zorunlu hususlara uymayan veya yasaklanan işleri yapan memura durumun niteliğine ve ağırlık derecesine göre 'uyarma', 'kınama', 'aylıktan kesme', 'basamak ilerlemesinin durdurulması' ve 'memurluktan çıkarma' cezalarından biri verilecek.
Taslakta, memurluktan çıkarma cezası verilmesini gerektiren fiil ve haller arasında, 'siyasi partiye üye olmak, yetki almadan gizli belgeleri açıklamak, siyasi ve ideolojik eylemlerden arananları görev mahallinde gizlemek, amirine, mahiyetindekilere, iş arkadaşlarına ve hizmet sunmakla yükümlü olduğu kişilere karşı fiili tecavüzde bulunmak, Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkındaki Kanun'a aykırı fiilleri işlemek' de sayıldı.
Memurluktan çıkarma cezası alanlar bir daha memur olarak istihdam edilemeyecek.
Süresi içinde itiraz edilmeyen disiplin cezaları ile itiraz üzerine verilen kararlara karşı yargı yolu açık olacak.
Kamu hizmetlerinin yürütülmesi bakımından görevi başında kalmasında sakınca görülen memurlar, ihtiyati tedbir olarak görevden uzaklaştırılabilecekler.
Bir disiplin soruşturması nedeniyle alınan görevden uzaklaştırma kararı en çok 3 ay devam edebilecek. Bu süre içinde hakkında karar verilmeyen memur görevine başlayacak.





TÜRK BASINI MİSYONERLİK YAPTI!.. MERYEM ANA DEĞİL ORMANCILARIN MUCİZESİ!.


Önce Meryem Ana'da bulunan turistler tahliye edildi. Ardından ekipler yangına müdahele etti. Yangın'ın eve sıçramaması için çaba harcayan ormancılar ve itfaiye ekipleri yangının eve ulaşmasını engelledi.
23 Ağustos 2006 Çarşamba 09:41

HABERVİTRİNİ/ÖZEL Hürriyet Gazetesi haberi "Bülbül Dağı’nda çıkan yangının Meryemana Evi’ne 1.5 metre kala durmasının ilahi bir mucize olarak gerçekleşti" diyerek duyurdu.

Aynı mucize haberleri Sabah, Milliyet, Vatan ve diğer gazetelerde yer aldı.

Türk medyası söz birliği etmişcesine yangınların Meryem Ana'nın evine ulaşmamasını ilahi bir mucize olarak okuyucularına takdim etti. Aynı haberler TV'lerde de yer aldı.

Oysa işin aslı çok farklıydı.

Yangınların Meryem Ana'nın evinin bulunduğu yöne yönelmesi üzerine İzmir Orman Bölge Müdürlüğü ekipleriyle itfaiye, Türkiye için çok önemli bir yer olan burasını yangından korumak için olağanüstü bir çalışma içerisine girdi.

Önce Meryem Ana'da bulunan turistler tahliye edildi. Ardından ekipler yangına müdahele etti. Yangın'ın eve sıçramaması için çaba harcayan ormancılar ve itfaiye ekipleri yangının eve ulaşmasını engelledi.

Ormancılar ve itfaiyecilerin yaptığı bu başarılı çalışma, şanlı Türk Medyası tarafından "Meryem Ana" mucizesi olarak okuyucularına duyuruldu.

Bu skandala imza atan Türk medyası, aynı zamanda eşi görülmemiş bir misyoner propogandayı da gerçekleştirmiş oldu.

DİYANET TEPKİ GÖSTERDİ

DİYANET İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, Selçuk’ta meydana gelen orman yangınının Meryemana Evi’ne beş metre kala durmasının "mucize" olarak değerlendirilmesine, "Dinlerin ve yüce yaratıcının varlığını, böyle basit olaylarla ilişkilendirmek yanlıştır" sözleriyle tepki verdi. Bardakoğlu, şunları söyledi: "Tabii hadiselerin sebep-sonuç ilişkisi içinde incelenmesi gerekir. Bunlardan hemen mucize çıkarmak, mucize değerlendirmesi yapmak doğru değildir. Hıristiyanlar için önemli bir dini merkezin yangından kurtarılmış olması çok sevindirici bir olaydır."