Arama

Şiir Nehri -1- [Arşiv] - Tek Mesaj #7472

Harabe-Gönlüm - avatarı
Harabe-Gönlüm
Ziyaretçi
23 Ağustos 2006       Mesaj #7472
Harabe-Gönlüm - avatarı
Ziyaretçi
siir SENİ SON GÖRÜŞÜM
Seni son görüşüm
Bir eylül, bir yanlız sonbahar
Ne senin ne benim bildiğim birşehir
Seni son görüşüm
Yine aynı gözler, aynı bakış
Yıllar sonra, asırlar geçmiş gibi
İlk elimi sıkışın
Seni son görüşüm
Yine bir eylül iki sarı yaprak parçası
Soğuk bir eylül ayın kaçıydı bilmem
Saat kaçtı hangi öğleden sonra
Kaç yaşındaydık ve seni son görüşüm
Hangi sene hangi öğleden sonra bilmen
Sorma kaçtı saat ayın kaçıydı
Ne vardı sırtımda sorma
Avuçlarımda ne vardı okuma sakın
Bir eylül, bir yalnız sonbahar de unut
Seni son görüşüm
Saat elimi bıraktığın o saniye
Yıllardan ayrılık mevsim bahar
Puslu bir akşam üstü, üstünde bir
Orman kokusu bir yeşil yaprak
Avucumda bir papatya dalında sevda
Seni niye terkettiğimi
Sakın sorma!!

siir BEYAZ SAYFALAR
iç yangınları her zamankinden alevli,
yeni beyaz sayfalar söndürmüyor kızıl karanlığı.
her bir gece satıyor beni eskicilere, artık gecelerde kalleş.
eskilerin ışıltılı vitrininde dolaşarak yoruluyorum her ölümde.
artık her sabah eski günlerin sarhoşluğuyla uyanıyorum,
meğer ne varsa eskilerde varmış, yeni günler yalan söylüyor.
bilinmeyenin tasması beni hep geleceğin karanlığına sürüklüyor.
karanlığı yaracak ışığım yok, köpek olmak çokmu iyi sanki.
gel artık kır şu tasmayı, bitir içimdeki çatışmalarımı.
gelecekten korkmazdım bu kadar sen olsaydın yanımda,
bu kadar sarhoş kalkmazdım sen yatsaydın yanımda.
gel artık, insin bütün gökyüzü aşağıya,
yıldızlar ay güneş hiç bir şey kalmasın
yeter ki bitsin bu derin yalnızlık, sessizlik, sensizlik.
Son düzenleyen Harabe-Gönlüm; 23 Ağustos 2006 22:48 Sebep: Mesajlar Otomatik Olarak Birleştirildi