Bakarsın bir gün yine çıkıp gelmişim turna kanatlarına yükleyip yüreğimi
olur mu olur , olmaz deme sakın
gözlerimde nazlı bir bahar
dudağımda gönül türküleri
günaydın demişim dostlara, gülaydın demişim
düşmüşüm yüreklere bir tomurcuk gül gibi
belki bir sabah bakarsın yine beraber
bir bulut çizmişiz Munzur’un göğüne
dudaklarımızda o eski ıslık
yaylalara çıkmışımız halaylarla, türkülerle
olur mu olur olmaz deme sakın
bakmışsın çiçek açmışız saksılarda
kırlarda sarmaşık olmuşuz
ikimizin yüreği ile sevdalanmışız
sarılmışız bir gelin çiçeğine
yeni doğmuş bir bebek gibi
yeniden gülümsemişiz dünyaya
merhaba demişiz hayata
olur mu olur olmaz deme sakın
özlemlere kar yağınca gönül dağlarında
bakmışsın yine beraber çıkmışız yaylalara
dağ çiçeklerini koklamışız
her gece bir yıldız düşürmüşüz toprağa yüreğimizden
birlikte söylemişiz sevda türkülerini
birlikte sevinmişiz , birlikte üzülmüşüz
kekliklere yoldaş olmuşuz yamaçlarda
çağlayanlarda yıkanmışız
olur mu olur olmaz deme sakın
bakmışsın bir gün çıkıp gelmişim
sarılmışız kırk yılın hasretiyle
gözlerimizde iki damla duman
yeni bir güneş alıp dalımıza nar gibi
düşmüşüz yola
bir sen bir de ben
yorgun hayatlarımızın akşamında
üşüyen yaralarımız
saçı ağarmış umutlarımızla
dertleşip gitmişiz kolkola
unutmam seni
sen gönül dostumsun gülüşü gül kokan
yüreğini yazamadığın şiirlere sakladım
şiirleri yüreğime
unutmadım son sözlerini, gülen gözlerini
şimdi her gece bir mektup yazarım sana
bulutlara, rüzgarlara, yağmurlara atarım
unutmadım korktuğumuz geceleri
okuduğumuz kitapları, gezdiğimiz yerleri
yediğimiz dayakları babalarımızdan
görmesek de biribirimizi, duymasak da sesimizi
buluşuruz bir gün elbet
gönülden gönüle giden o uzun yolda
üşüyorsun şimdi belki
unutma dostumsun sen gülüşü gül kokan
her zaman açık gönül kapım
....
sen öldün
beni de öldürdüm
yüreğime gömdüler seni