Arama


asi_prenses - avatarı
asi_prenses
Ziyaretçi
3 Ocak 2011       Mesaj #4
asi_prenses - avatarı
Ziyaretçi
Koala’ (Phascolarctos cinereus), Avustralya’da yaşayan ve Phascolarctidae familyasını olusturan keseli memeli. Koala (Phascolarctos cinereus) Avustralya’ya özgü, yapılı, otçul, keseli ve ağaçta yaşayan bir memeli türüdür. Phascolarctidae ailesinin yaşayan tek temsilcisidir.
Koala, Adelaide civarından Cape York Yarımadası’nın güney kısmına kadar, Avustralya’nın batı kıyıları boyunca ve ormanları besleyecek yeterli yağışın bulunduğu iç kesimlerde bulunur. Güney Avustralya koalaları 20. yüzyılın ilk dönemlerinde geniş çaplı katliama uğradı. Koala, Tazmanya ve Batı Avustralya’da bulunmamaktadır.
Adlar "
Koala" kelimesi Dharuk dilindeki gula kelimesinden gelmektedir.
Avustralya Aborijin dillerindeki benzer kelimeler şu şekildedir:
Canberra bölgesindeki Ngunnawal’da da gula olarak adlandırılmaktadır. Yeni Güney Wales’in Mavi Dağlar’ındaki Aborijinler tarafından Cullawines olarak adlandırılmıştır. Murray bölgesinde, Aborjinler tarafından Karbors olarak adlandırılmıştır Koala için kullanılan diğer adlar: Bangaroos, Koolewongs, Narnagoons ve Cholos. Genel olarak kullanılan koala adının Aborijin dilinde "su içmeyen" anlamına geldiği yaygın olarak dile getirilse de, bunu destekleyecek bir kanıt yoktur. Koalalar çok nadir de olsa su içerler.
Koalaların ana besin maddesini oluşturan okaliptüs yaprakları kolaların temel düzeydeki su ihtiyaçlarını karşılamaya yeterli miktarda su temin etmektedir. Genelde yapraklarda yeterli nemin bulunmadığı kuraklık dönemlerinde ve hastalandıklarında su içmektedirler.
Koalaların, vücut yapıları bulundukları çevrede ihtiyaçlarını üst düzeyde karşılayacak niteliktedir. Örneğin kol ve pençeleri geniş gövdeli okaliptüslere kolaylıkla tırmanmalarını sağlar, ön ayaklarındaki ilk iki parmakları ise diğer üç taneden ayrıktır. Kendi elimizi düşünürsek, iki tane baş parmaklarının olduğu söylenebilir. Arka ayaklardaki baş parmaklar da diğerlerinden ayrıktır ve diğer dört parmak gibi keskin pençelere sahip değildir. Diğer parmaklardan farklı olan bu baş parmaklar daha küçük dallara tutunmayı sağlar.
Pençeleri ağaçların yumuşak ve düzgün gövdelerine çengel gibi saplanabilen koalaların, dört ayağı da, tıpkı bizim bir sopayı kavramamız gibi ağaç dallarını rahatlıkla kavrayabilir ve dallara sarılarak koalanın tırmanmasını sağlar. Ancak koalaların sahip oldukları özellikler bunlarla sınırlı değildir. Koalaların diğer özellikleri ise şöyledir:
Okaliptüs yaprakları yüksek miktarda lif ve çok az da protein içerir. Bu yapraklarda güçlü kokulu yağlar, fenolik bileşimler ve birçok memeli için yenilemez hatta zehirli olan siyanür niteliğinde maddeler de bulunur. Başka hayvanlar için zararlı olan bu maddeler koalanın vücudunda zehir etkisini kaybeder. Çünkü koala, çok özel bir anatomisi ve fizyolojisi olan bir sindirim sistemine sahiptir. Bu özelliği ile "Minyatür Bir Biyokimyasal Fabrika" benzetmesi yapılabilir.
Tıpkı diğer otçul memeliler gibi koala da okaliptüslerin ana maddesi olan selülozu sindiremez. Ancak bu işlemi, onun için selülozu sindirebilen ve koalanın körbağırsağında yaşayan mikro organizmalar yaparlar.
Koalanın kör bağırsağı, kalın bağırsağına açılır ve çok büyüktür. Öyle ki körbağırsak, bağırsağın
toplam uzunluğunun yaklaşık %20′sini oluşturur. Uzunluğu 1.8 ile 2.5 metre arasındadır.

Körbağırsak koalanın sindirim sisteminin en ilginç parçasıdır. Yaprakların sindirim
sisteminden geçişi burada geciktirilir. Bu gecikme sayesinde körbağırsaklardaki mikro organizmalar faaliyete geçerek selülozu koalanın faydalanacağı hale getirirler. Bu haliyle koalanın kör bağırsağı biyokimyasal bir fabrikaya benzetilebilir. Selüloz bu fabrikada işlenirken, yağlar ve zehirli niteliğe sahip kimyasallar (fenol bileşikleri) başka bir fabrikada yani karaciğerde süzülmeye uğrayarak etkisiz hale gelirler.

Bilindiği gibi koalanın tek besin kaynağı okaliptüs yapraklarıdır. Bu ise hayvanın karbonhidrat
gereksinimini tümüyle mikro organizmaların selülozu sindirmesiyle karşılaması demektir. Bu durum, mikro organizmalar olmadan koalaların yaşamasının mümkün olamayacağını açıkça göstermektedir.

Ayrıca koalalar uykucu olmalarıyla karikatürlere filmlere ve dizilere konuk olan canlılar
arasındadır…