Afet isim (a:fet) Arapça ¥fet 1 . Çeşitli doğa olaylarının sebep olduğu yıkım: "O yıl su baskınları bir afet gibiydi."- . 2 . Kıran. 3 . (sıfat, mecaz) Çok kötü: "Şöhret gibi servetin de afet olduğunu yeni anlıyordum."- R. N. Güntekin. 4 . (mecaz) Güzelliği ile insanı şaşkına çeviren, aklını başından alan kadın: "Gül yüzlü bir afetti ki her busesi lale."- Y. K. Beyatlı. 5 . (tıp) Hastalıkların dokularda yaptığı bozukluk. Birleşik Sözlerafet istasyonu doğal afet tabii afet
"O yıl su baskınları bir afet gibiydi."- .
"Şöhret gibi servetin de afet olduğunu yeni anlıyordum."- R. N. Güntekin.
"Gül yüzlü bir afetti ki her busesi lale."- Y. K. Beyatlı.