Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
2 Mart 2011       Mesaj #4
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Albert Einstein


Almanyada 14 Mart 1987 tarihinde doğdu. Doğumundan kısa süre sonra ailesi Munich’e taşındığı için eğitimine Munich’deki Luitpold Gymnasium’da başladı. Bu dönemlerde annesinin ısrarı ile keman dersleri alıyordu. 1894 yılında Hermann Einstein’ın iflası sonucu aile İtalya’ya taşındı. Bu dönem, Albert okulunu bitirmek için dönem sonuna kadar Munich’te kaldı. 1896 yılında ailesi tarafından eğitimine devam etmesi için Aarau, İsviçre’ye gönderildi ve Zurich’deki Swiss Federal Polytechnic School’a fizik ve matematik öğretmeni olmak için başladı. 1901’de mezun oldu ve İsviçre vatandaşlığına hak kazandı. Öğretmenlik yapabileceği bir pozisyon olmadığı için teknik asistan olarak İsviçre Patent Ofisinde çalışmaya başladı. 1905 yılında doktorasını tamamladı.

Patent Ofisinde çalıştığı sürede birçok önemli iş yaptı ve 1908’de Berne’e okutman olarak atandı. 1909’da Zurich Üniversitesinde Professör ünvanı ile çalışmaya başladı. Daha sonra 1911’de Prague Üniversitesinde Fizik Professörlüğüne erişti fakat 1912’de benzer bir pozisyon için Zurich Üniversitesine geri döndü. Burda, matematikçi Marcel Grossman ile çalışmaya başladı. Bu dönemde Albert, zamanı dördüncü boyut olarak tanımladı. 1914’de Kaiser Wilhelm Fizik Enstitüsü müdürlüğüne ve Berlin Üniversitesinde Professörlüğe atandı. Aynı yıl Alman vatandaşlığına geçti fakat 1933’de politik sebeplerden ötürü (Hitler’in ve Nazi Partisi’nin iktidara gelmesi ve kendisinin Musevi olmasi) bu haktan vazgeçip Amerikaya göç etti ve

Princeton Üniversitesinde Professör oldu. 1940 yılında Amerikan vatandaşı oldu ve 1945’de Princetondaki işinden emekli oldu.

İkinci Dünya Savaşından sonra Albert Einsten dünya üzerinde belirli bir saygınlığa ulaşmıştı. Kendisine yapılan İsrail başkanlığı teklifini reddetti fakat Dr.Chaim Weizmann ile Jerusalem Musevi Üniversitesinin kuruluşunda ortak çalıştı. 1945 yılında Roosvelt’e yazdığı mektupta nükleer silahların yapılabileceğinden bahsetti fakat Hiroşima faciasından sonra bu icadından dolayı duyduğu pişmanlık ile ölümüne dek nükleer silah kullanımına ve geliştirilmesine karşı bir tutum izledi.

Albert Einstein, Avrupa ve Amerika’daki birçok üniversiteden fizik, tıp ve felsefe dallarında onursal doktora almaya hak kazandı. 1920’lerde Avrupa, Amerika ve Uzak Doğuda ders verdi. Çalışmaları sayesinde birçok ödül aldı, bunlar arasında Copley Nişanı (1925) ve Franklin Nişanı (1935) da vardır.

1903 yılında kendisi gibi bir fizikçi olan Mileva Maric ile evlendi, bir kızı ve iki oğlu oldu. 1919 yılında Mileva’dan boşanıp kuzeni, Elsa Löwenthal ile evlendi. Aldığı ilk Nobel Ödülünü boşanırken eski karısı Mileva’ya verdi. 18 Nisan 1955’de Princetonda öldü. Ölümünden sonra yapılan araştırmalarda beyin yapısının normal bir insandan oldukça farklı olduğu, çektiği çeşitli sorunların bu yapıdan kaynaklandığı ortaya çıktı.

Yirminci asrın ünlü Alman fizikçisi. Genel ve özel rölativite (izafiyet) teori?siyle tanınır. Aynı zamanda madde hakkındaki kinetik teorisi ve özel ısı teorileri kendisinin meşhur ?olmasına yardımcı olmuştur. Üstelik Kuantum teorisinin öncülerindendir. Einstein, 14 Mart 1879 senesinde Almanya'nın güneyindeki Ulm şehrinde Musevi ana-babadan dünyaya gelmiştir. Bir sene sonra ailesi Münih'e ta?şınmış, orada babası ve amcası küçük bir elektro?kimyasal fabrika kurmuştur. Einstein, okulu sev?memiş, tahsiline evde başlamıştır. Amcasından Pisagor teorisi ve cebiri öğrenmiştir. Einstein ba?sit cebir hesaplarından ve geometrik problemler?den çok hoşlanmıştır. 14 yaşına geldiği zaman, tabii bilimler hakkında yazılmış kitapların tesiri al?tında kalmıştır. Böylece alakası teorik fiziğe kay?mış, 16 yaşındayken, ancak ikinci teşebbüsünde, 1896 senesinde Zürich’teki Federal Polyteknik oku?lunun giriş imtihanını kazanmıştır. Polyteknik okulunda öğrenciyken derslere pek devam etme?miş, kendi başına çalışmayı tercih etmiştir. Helm?hotz, Boltzmann, Mach gibi fizik teorisyenleri?nin kitaplarını,okumakla kalmamış, aynı zamanda Maxwell'in elektromagnetik teorisini tetkik et?miştir. 1900 senesinde buradan mezun olan Eins?tein, iş bulmakta çok zorluk çekmiş, nihayet 1902 senesinde Berlin'deki bir patent bürosunda iş bula?bilmiştir. Buradaki vazifesi patent için yapılan müracaatları düzgün bir şekle sokmaktı. Şüphesiz ki bu iş kendisine fizik alanında rahat düşünme fır?satı vermiştir.

Bir Başka kaynakta:


1905 yılı Einstein’ın verimli bir yı?lıdır. Özel rölativite (izafiyet) teorisi hakkında beş mühim yazı neşretmiştir. Daha sonra itiraf ettiğine göre bu yazıları yazması beş, hafta sür?mesine rağmen 16 yaşından beri ışık hızı ile ala?kalı meselelerle meşgul olduğu ve bu ışık hızı meselelerinin ise rölativite teorisine yol açtığını söylemiştir.

“ Benim özel bir yeteneğim yok; sadece tutku derecesinde meraklıyım.”

Albert Einstein
Son düzenleyen Baturalp; 2 Kasım 2016 00:21 Sebep: başlık ve sayfa düzeni