İlahiyatçılar Kurban ibadetinin kabulü için hayvanın kesilip, kanının akıtılmasının şart olduğuna vurgu yapıyorlar.
"Kurban ibadeti ancak kurban olacak hayvan, usulüne uygun olarak kesilirse yerine getirilebilir. Bedelin ödenmesi, ancak kesiminin yapılmamasıyla bu ibadet yerine getirilmiş olunmaz." uyarısında bulunuyorlar.

Konuya ilişkin bir tartışma;
Geçtiğimiz yıllarda gündeme gelen 'Kurban kesmeyin, yerine parasını ihtiyaç sahibine verin' tartışması, bu sene LÖSEV'in kampanyasında da yer aldı.

Şöyle bir broşürleri vardı ; "Ben kurbanımızın kesilmesini arzu etmiyorum. Hasta bir çocuğa yapılan yardımın en güzel ibadet olduğuna inanıyorum. Bağışımla lösemili bir çocuğun daha parasız tedavi olmasını, iyileşmesini ve annesinin yüzünün gülmesini istiyorum."

İlahiyat profesörleri sadaka ile kurban ibadetinin birbirine karıştırılmaması gerektiğine dikkat çekiyor. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Saim Yeprem, kurban kesimi ile sadakanın birbirine karıştırılmaması gerektiğinin altını çiziyor. Yeprem, "Kurban, sadece kurbanlık hayvanların kesimi ile olur. Para vermek sadakadır, kurban ile bir değildir. Kılınan namaz nasıl oruç ibadetinin yerini almazsa, sadaka olarak verilen para da kurban ibadetinin yerini almaz." sözleriyle konuya açıklık getiriyor. İslam hukuku profesörü Hayrettin Karaman da farklı ibadetlerin birbirinin yerine geçemeyeceğini ifade ediyor. Prof. Dr. Karaman, "Kurban kesimi, para verilmesi ile yerine getirilmez. Bunlar bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor. Tabii ki lösemili çocuklarımıza yardım edilmeli. Onlar mağdur bırakılmamalı. Ama iki ibadeti birbiri yerine koymak da uygun değildir." açıklamasında bulunuyor.