Arama

Süt Dişleri ve Önemi - Tek Mesaj #1

GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
3 Eylül 2006       Mesaj #1
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
Süt Dişleri ve Önemi
MsXLabs.org

Süt dişleri genellikle değişecekleri düşüncesiyle pek fazla önemsenmemektedirler. Ancak 6-8 aylıkken başlayıp üç yaşında sürmeleri tamamlanan toplam 20 adet süt dişi, çocukluk yılları boyunca yaklaşık 10 – 12 yaşlarına kadar ağızda kalmakta ve çocuğun hem ağız-diş sağlığında hem de genel sağlığında önemli rol oynamaktadırlar. Süt dişleri bireyin dişlenmesinin temel yapısını oluşturmaktadır. Bu nedenle süt dişlerinin erken kaybı büyük problemlere neden olmaktadır.

Süt dişlerinin önemini birkaç yönden inceleyecek olursak; öncelikle bu dişler sürekli dişlere sürme rehberliği yapmaları açısından büyük önem taşırlar. Yüzün ve çenelerin gelişimine yardımcı olarak yüzün şeklini önemli ölçüde etkilerler. çünkü dişler, bir insanın görünümüne büyük katkıda bulunurlar ve bu sayede kişinin kendine olan güveninin artmasına yardımcı olurlar.
Bunun dışında bebeğin katı gıdalarla beslenmeye geçtiği zaman ısırma ve çiğneme işlemlerini gerçekleştirebilmesi için sağlıklı dişlere ihtiyacı vardır. Ancak bu sayede yiyecekler doğru şekilde sindirilir ve dolayısıyla bebeğin gelişimi sağlanır. çocuklarına yemek yedirmek birçok ailenin en önemli sorunlarından biri olmaktadır. Buna bir de ağrılı, çürük dişler eklenince bu büyük bir probleme dönüşür.

Süt dişlerinin en önemli özelliklerinden bir diğeri sürekli dişlere göre daha geçirgen bir yapıya sahip olmalarıdır. Bu da çürüğün süt dişlerinde daha hızlı ilerleyerek dişin sinirine ulaşmasına neden olmaktadır. Bu dişlerin tedavileri tabii ki mümkündür. Ancak, özellikle küçük yaşlardaki çocukları bir diş hekimi koltuğuna oturtup bu tedavileri yapmak çok kolay olmaz. Bazen biz pedodontistler (çocuk diş hekimleri) bile, bu ağrılı dişlerin tedavilerini çocuk koopere olmadığı (uyum göstermediği) zamanlarda diş hekimi koltuğunda gerçekleştiremiyor ve aileye genel anestezi önermek zorunda kalıyoruz. Tüm bu zorluklar göz önüne alınarak ilk süt dişlerinin sürmesinden itibaren ağız ve diş bakımına büyük özen gösterilmelidir. Ayrıca sağlıklı ve çürüksüz süt dişleri, sürekli dişlerin sağlıklı bir ortamda sürmeleri açısından da büyük önem taşımaktadırlar.
Süt dişlerinin erken kaybı, özellikle arka azı dişleri bölgesinde sürekli dişlenme sırasında bazı problemlere neden olmaktadır. çünkü dişin kaybedildiği boşluğa doğru komşu dişler zaman içerisinde kayarak bu yerin kapanmasına neden olup ileride yerine gelecek olan sürekli dişin süremeyip içeride gömülü kalmasına ya da farklı bir yerden (diş dizisinin önünden ya da arkasından) sürerek hatalı kapanışların gerçekleşmesine neden olabilir. Bu gibi durumlarda da ileride ortodontik tedavi gereksinimi kaçınılmaz olur.

Tüm bunlar süt dişlerinin hiçbir zaman kaybedilmemesi gerektiği anlamına da gelmez. Bazı durumlarda süt dişlerinin çekimi kaçınılmaz olur. Bu durumda bir pedodontistin takibi çok önemlidir. Komşu dişlerin çekilen boşluğa kaymaması için "yer tutucu" denilen apareyler takılır ve bu apareyler sürekli diş sürene kadar ağızda kalır. Bu sayede erken çekimin neden olabileceği kaymalar önlenmiş olur.
Süt dişlerinde oluşan problemlerin sürekli dişlerde yol açabileceği yer kayıpları inceleyecek olursak;
Düşme ya da vurma sonucu ön bölgedeki süt keser dişlere gelecek travma, bu dişlerde zaman içerisinde enfeksiyon gelişmesine neden olabilir. Takibinin yapılmadığı durumlarda bu enfeksiyon, gelişmekte olan sürekli diş germlerinde şekil bozukluklarına ya da renklenmelerin oluşmasına neden olabilir.
10 – 12 yaşına kadar ağızda kalması gereken süt azı dişlerinde oluşan çürükler, tedavi edilmediği durumlarda özellikle altı yaşında süren sürekli altı yaş dişlerinin çürüklü bir ortamda sürmelerine neden olarak kolayca bu dişlerin de çürümesine neden olabilirler. Ayrıca yine bu tedavi edilmeyen dişlerde de enfeksiyon gelişebilir ve kök ucunda oluşan enfeksiyon, süt azılarının altında gelişen sürekli küçük azı dişlerinde şekil ve renk bozukluklarına neden olabilir.
Altı yaş dişi sürmeye başladığında özellikle ikinci süt azısının ağızda bulunması çok önemlidir. çünkü bu dişlerin eksik olması durumunda, altı yaş dişleri öne doğru kayarak sürmelerini tamamlarlar ve dolayısıyla 11 yaş civarında süren ikinci küçük azı dişinin yerinin kapanmasına ve bu dişin süremeyip gömük kalmasına neden olabilirler.
Tüm bu durumlarla karşılaşmamak için hem süt hem de sürekli dişlerin sağlıklı olması çok önemlidir. Bunun için de iyi bir ağız-diş bakımı ve düzenli diş hekimi kontrolleri büyük önem taşır. Ayrıca çürükten koruyucu tedaviler de bu konuda büyük yarar sağlar.
Diş minesini güçlendiren fluorid preparatları (yüzeyel fluorid uygulamaları) ve dişler üzerinde bulunan çukurcukların fluorid salan bir örtücüyle kapatılması (fissür örtücü uygulaması), dişlerin çürükten korunmalarında büyük önem taşırlar.
Yapılan araştırmalar, her beş çürük dişten dördünün arka azı dişlerinde oluştuğunu göstermiştir. özellikle büyük yüzeylere ve derin çukurcuklara sahip olan ve en önemlisi altı yaşında sürüp ömür boyu ağızda kalan, dişlenme ve kapanışın temeli olan altı yaş dişlerine fissür örtücü uygulanması büyük yarar sağlar. çünkü altı yaşındaki bir çocuk, en arkada bulunan bu büyük dişleri iyi ve özenli fırçalayamaz. Anne-baba da bu dişlere fırçalama sırasında özen göstermezse, derin çukurcuklar içerisinde biriken yiyecek artıkları kısa zamanda hatta dişler dizideki yerlerini tam almadan bile çürüyebilirler. çoğu anne-baba bu nedenle, bu dişlerin çürük olarak sürdüğünü düşünebilmektedir.

Yüzeyel fluorid uygulamaları da tüm diş yüzeylerine uygulanır. çocuklar için farklı tadlarda (çilekli, kayısılı, portakallı...) üretilmiş jeller, klinikte dört dakika süreyle uygulanır. Fluorid uygulamaları sonucunda jel yada verninin yapısındaki fluorid ağız içerisinde diş minesine, varsa dolgulara ve yumuşak dokulara tutunarak altı aya kadar ağızda fluorid salınımı yapmasını sağlar. Bu sayede çürükten korunmaya yardımcı olur.

Tüm bu koruyucu uygulamalar, ancak düzenli diş fırçalamayla birlikte fayda sağlar. Fırçalama olmaksızın sadece koruyucu uygulamalarla çürükten korunmanın mümkün olamayacağı unutulmamalıdır.
Anne-babaların çocukları 6 yaşına gelene kadar fırça üzerine konulan diş macunu miktarını, 8 yaşına gelene kadar da fırçalamalarını takip etmelidir.