Arama

Abaza Hasan Paşa - Tek Mesaj #3

AndThe_BlackSky - avatarı
AndThe_BlackSky
Ziyaretçi
28 Mart 2011       Mesaj #3
AndThe_BlackSky - avatarı
Ziyaretçi
Abaza Hasan Paşa (?- 1659) Osmanlı tarihinde
Abaza isyanları olarak tanınan ayaklanmalara adı karışmış, IV. Mehmet zamanında zorbalıklarıyla ün salmış bir vezirdir. Türkmen aşiretlerinin ağası bulunduğu sırada görevinden atıldığı için, Kastamonu dolaylarında başkaldırdı; kendisi gibi, padişaha başkaldırını; olan İpşir Mustafa Paşa ile birleşti. Bir süre sonra, İpşir Paşa sadrazam olunca, Abaza Hasan Paşa'yı gene eski görevine, Türkmen Ağalığı'na getirdi. Ancak, İpşir Paşa istanbul'da öldürülünce. Hasan Paşa gene başkaldırdı. Bu üstüste ayaklanmalar padişahın gözünü korkutmuştu. Bu yüzden. Hasan Paşa'yı önce Diyarbakır'a, sonra da Halep'e vali yaptı.

Abaza Hasan Paşa yeni sadrazam olan Köprülü Mustafa Paşa'nın Transilvanya seferine katılmak istemiyordu. Onun için, onbeş kadar valiyle veziri de kandırarak, Anadolu'da geniş bir ayaklanma hazırlığına girişti. Padişah, bu hazırlığı haber alınca, telâşa düşerek Sadrazam Köprülü Mustafa Paşa'yı istanbul'a çağırdı. Sadrazam hemen geri döndü; Diyarbakır Valisi Murtaza Paşa'ya Anadolu Serdarı unvanını vererek âsilerin üzerine gönderdi.

Abaza Hasan Paşa kuvvetleri Murtaza Paşa'nın ordusunu büyük bir bozguna uğrattı; gitgide büyüyüp güçlenerek, Anadolu'yu korkuya salan tehlikeli bir kuvvet haline gelmeye başladı. Gelgelelim, ki; gelip de askeri besleme güçlükleri başgösterince, ordudan ayrılanlar oldu. Abaza Hasan Paşa'ya bağlı valilerden birkaçı, padişahın canını bağışlayacağı vaadiyle onu kandırıp Halep'e getirdiler. Bir gece konağına baskın yapıp, adamlarıyla birlikte kafasını vurdular.


Abaza Hasan Paşa
Sultan dördüncü Mehmed Han devrinde, Osmanlı târihinin en büyük celâlî isyânını çıkaran âsi reisi. Silâhdar bölüğüne mensup kapıkulu süvârilerindendir. Anadolu’da Türkmen boylarının ağası olan Haydaroğlu Mehmed’in çıkardığı isyânı bastırarak meşhur oldu. 1648 (H. 1058)’de Yeni İl Türkmen voyvodalığına tâyin edildi ise de, ocak ağaları bu vazifeye getirilmesine razı olmadılar. Bu sebeble bir sene sonra vazifeden alındı.

Abaza Hasan Paşa, vazifeden azledilmesini bahane ederek 1651’de Kastamonu’da ayaklandı. İzmit’i ele geçirip, yol keserek yağmaya başladı. Üzerine Sivas vâlisi İbşir Mustafa Paşa gönderilmek istenmişse de, vazifeyi kabul etmedi. Yerine Karaman beylerbeyi Katırcıoğlu Mehmed Paşa, Sivas vâlisi olarak tâyin edildi ve isyânı bastırmakla vazifelendirildi. Harekete geçince, İbşir Mustafa Paşa, Abaza Hasan Paşa ile birleşip, üzerlerine gelen kuvveti Aksaray civarında bozguna uğrattılar. Abaza Hasan Paşa kendini kuvvetli hissedince, halktan zorla vergi toplamaya başladı ve İbşir Mustafa Paşa’yı sadrâzamlığa namzet gösterdi. Eskişehir çevresini idaresi altına alıp, İstanbul’a mektuplar göndererek bâzı isteklerde bulundu. İstanbul’dan Boynueğri Mehmed Paşa başkanlığında bir hey’et gönderildi. Gelen hey’et, sipahiler ile yeniçeriler arasındaki anlaşmazlığı giderdi ve Abaza Hasan Paşa’yı isyândan vazgeçirip, Türkmen voyvodalığını verdi. İbşir Mustafa Paşa da, Haleb beylerbeyliğine tâyin edildi.

Abaza Hasan Paşa Anadolu’daki vazifesinde iken, 1654’de eski müttefiki İbşir Mustafa Paşa sadrâzam olunca, Abaza’yı kendine müşâvir yaptı. İbşir Mustafa Paşa bir takım hâdiselere sebeb olduğundan altı ay sonra sadrâzamlıktan atıldı ve îdâm edildi.

Abaza Hasan Paşa, İbşir Mustafa Paşa’nın intikâmını almak niyeti ile Anadolu’da faaliyetlere başladı. Bu sırada sadrâzam olan Süleymân Paşa, onu, müttefiki Seydi Ahmed Paşa ile birlikte Boğazhisar’ın muhafazası ile vazifelendirerek Anadolu’dan uzaklaştırdı. Boynueğri Mehmed Paşa sadrâzam olunca, 1656’da Abaza’yı Diyarbakır’a; bir sene sonra da yeni sadrâzam Köprülü Mehmed Paşa Haleb’e vâli tâyin ederek İstanbul’dan uzaklaştırdı. Abaza Hasan Paşa, Köprülü Mehmed Paşa’nın icrâatından memnun olmadı. Erdel seferi için yaptığı teklifi de reddetti. İsteği, sadrâzamın azledilmesi idi. Nihayet sadrâzama karşı bâzı vâliler ile birleşerek yeni ve büyük bir İsyân çıkardı. Macaristan üzerine Erdel seferini düzenleyen Osmanlı ordusu bu yüzden İstanbul’a geri dönmek zorunda kaldı. Bursa yakınlarına kadar gelen ve pek fazla ileri giden Abaza Hasan Paşa, dördüncü Mehmed Han’a haber gönderip; “Anadolu bizim, Rumeli onların olsun” demek cür’etinde bulundu. 1658’de Diyarbakır vâlisi Murtaza Paşa üzerine gönderildi ise de başarı gösteremedi. Mevsimin kış olması yüzünden kuvvetlerini Anteb’e çeken Abaza Hasan Paşa erzaksız kaldı. Etrafındaki kuvvetler dağılmaya başladılar. Kendisi de Birecik üzerinden Arabistan’a geçmeyi düşünüyordu. Bu sırada affedileceği söylenerek serdâr Murtaza Paşa tarafından Haleb’e çağrıldı ve yakalanarak otuz adamı ile birlikte îdâm edildi